Yurt nasıl kurtulur

Haberin Devamı

TÜRK toplumbilimci, akademisyen Prof. Dr. Özer Ozankaya’nın ‘Yurt nasıl kurtulur’ başlıklı yazısından ‘26 Ağustos 1922 günlerinden çıkarılacak dersler: Yurt savunması ancak demokrasi temeli üzerinde kazanılabilir!’i anlatan son bölümü yayınlıyoruz:
“Türk ulusu ve yurduna, bugün BOP, AKP ve PKK’dan gelen saldırıları caydırmak ve yenilgiye uğratmak, her aşamasında doğru anlamı ve dürüst uygulamasıyla ‘ulusal egemenlik’ ilkesi temelinde yürütülen Türk Kurtuluş Savaşı’nın bu özünün, kadını ve erkeği, yaşlısı, genci, çocuğu ile her yurttaşın bilincine yerleşmesine bağlıdır.
Acıdır ki Atatürk’ün partisini yöneten kadro, Türk Kurtuluş Savaşı ve demokrasi devrimlerinin hepsini, yıldönümlerinde, demokratik özü ve yöntemiyle her yurttaşın anlayıp içten sevgi duygularıyla özümlemesine çalışmak üzere tüm yurt yüzeyindeki örgütleri aracılığıyla etkin çalışmalar yapma görevini yerine getir(e)memektedir.
Bu günlerin birçoğunu anmayan CHP’nin resmi web sayfası başlığında Atatürk’ün portresine bile artık yer verilmemektedir!
Sayın Kılıçdaroğlu yönetimi, Atatürk’ün önderliğindeki Türk Devrimi’nin, kapitalizmi de, Marksizmi de, sosyal demokrasiyi de fersah fersah geride bırakan ve uygulanabilirliği de eylemli olarak kanıtlanmış bulunan bir uygarlık projesi niteliğinde olduğunu ve CHP’nin seçim kazanmasının bu uygarlık projesini yurttaşların pek büyük çoğunluğunun ortak kültürü yapmaya bağlı olduğunu gereğince göz önünde tutmuyor, bu yolda çalışmıyor görünmektedir.
Oysa Atatürk’ün kendisi, 30 Ağustos Zaferi’nin böyle bir uygarlık projesini başlattığını daha o dönemde özenle vurgulamıştı:
Ulusun geleceğini doğrudan doğruya üzerine alarak umutsuzluk yerine umut, dağınıklık yerine düzen, duraksama yerine kararlılık ve inanç koyan ve yokluktan koskoca bir varlık çıkaran Meclisimizin özverili ve kahraman ordularının başında, bir asker bağlılığı ve uysallığıyla buyruklarınızı yerine getirmiş olduğumdan dolayı, bir insan yüreğinin pek seyrek duyabileceği memnunluk içindeyim. Yüreğim bu sevinçle dolu olarak, pek değerli ve saygıdeğer arkadaşlarımı, bütün dünyaya karşı temsil ettikleri
özgürlük ve bağımsızlık düşüncesinin zaferinden dolayı kutluyorum.
Bu Anadolu zaferi, tarihte bir ulus tarafından tam olarak benimsenen bir düşüncenin ne denli büyük ve dinç bir güç olduğunun
en güzel örneği
olarak kalacaktır.”

Günün sözü

Haberin Devamı

“Alimin ölümü âlemin ölümüdür.”
İdil BULUR

Haberin Devamı



‘Nasıl kaybettik nasıl kazanırız’

İSTANBUL’dan bir okurumuz “CHP’ye bazı isimler önereceğim” dedi ve şöyle konuştu: “Dünkü köşenizde bazı isimlerin aday adaylığı için ortaya çıkmaya başlamış olduğunu okuduk.
Size göre CHP’nin başarısız olduğu, hiç milletvekili çıkaramadığı illeri mercek altına almalı, tarama yapmalı... Saygın ve kimlikli isimlerle temas kurmalı. ‘Nasıl kaybettik, nasıl kazanırız’ sloganıyla çıkılmalı.
Benim önerim şu:
-Adıyaman CHP açısından şanssız bir yerdir. Son iki seçimde kazandığı iki milletvekili de AKP’ye geçti. 7 Haziran’da iki aday da iyiydi, demek ki CHP bazı şeyleri eksik yapmış... Adıyaman Üniversitesi’nde iki dönem rektörlük yapan Prof. Dr. Mustafa Gündüz’ü önermek istiyorum. ‘Atom karınca’dır; sanayicisini de tanır; kahvedeki köylü amcayı da... Adım atmadığı yer yoktur. Sevmeyeni de hiç yoktur. Adıyaman, Güneydoğu’ya sınırdır; farklı bir yerdir. Bu isimle görüşülmelidir.
-İstanbul için Prof. Dr. Faruk Şen’i öneririm. Kendisini Almanya’dan tanırım. TAM Vakfı ile çalışma hayatına büyük katkılar vermiş; Türkiye’ye döndükten sonra TAVAK Vakfı ile ‘Avrupa Üniversitesi’ni kurmak için büyük çaba harcadığını biliyorum. AB ilişkileri, dış politika ve eğitimde, uzman bir kişidir; çok tecrübelidir. Ekonomiyi de bilir; CHP’li olmasına karşın böyle bir isim üzerinde niye durulmaz.
-Tarsus’ta vahşi bir cinayete kurban giden Özgecan Arslan’ın babası Mehmet Aslan... Böyle bir acıyı, TV ekranlarında yaşayan bir baba olarak vakurluğu, topluma verdiği barışçı mesajlarla dikkati çekmişti. AKP kandırmadan konuşulmalıdır.
-En önemlisi de Hüseyin Sağ niye aday olmasın? İstanbul’da imar konusu üzerinde kamu zararına yol açan, rant yaratan projelere karşı verdiği mücadeleyi hiçbir siyaset veya mühendislik kurumu yapamamaktadır. Birçok kişiye göre ‘tek muhalif’tir, ‘yolsuzluklarla uğraşmakta Büyükşehir’in zülfikârıdır’, ‘İstanbul’un imar bekçisidir; jandarmasıdır’. Bütün uğraşlarına karşın bir süre önce saldırıya uğramıştır. Kemal Kılıçdaroğlu kendisini de yakından tanımaktadır. CHP’de yolsuzluklarla mücadele eden bir kişi siyasette örnek olarak aday gösterilemez mi?”

Haberin Devamı

Biliyor musunuz?


-KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı’na getirilen eski BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu’nun, Topkapı Sarayı’ndaki İdil Biret konserini “şarap içiliyor” diye basmak isteyen Alperen Ocakları’nı savunarak “Bunun üzerinde kıyamet
koparanlara milletin bir bakması lazım. Dikkat edelim, ağızlarına kırmızı bantlar bağlayarak vitrinlerimizi parçalayan, kaldırım taşlarını söken, arabaları yakan güruh için pek ses seda çıkmaz” dediğini... (Odatv)

Etnik bölücülük, dinci gericilik


HDP’nin ardından, MHP’nin kurucu liderinin oğlu Tuğrul Türkeş’in de seçim hükümetinde yer alması, hem etnik bölücülükle dinci gericilik arasındaki bağı gösterdi, hem de milliyetçiliğin antiemperyalist, Cumhuriyetçi, laik duyarlılıklarını yitirmesiyle nerelere savrulduğunu gösterdi. Ama asıl emperyalizmin; hepsi de kendi güdümünde olan etnik milliyetçiliği, dinci gericiliği ve NATO milliyetçiliğini aynı potada eritmedeki başarısını gösterdi.Barış DOSTER


MESAJ PANOSU

Haberin Devamı

-UZUN zamandır, halk ile kutlanan hiçbir milli bayramımızı kutlayamadık! Bugün 18 yaşındaki bir genç, hiçbir milli bayramımızı kutlayamadan büyüdü. H.A.
-TÜRKİYE’de şu an bir AKP-MHP-HDP koalisyonu var. Bahçeli kabul etmese de partisi artık AKP’nin ortağıdır.
Barış YARKADAŞ
-Yüzde 40 (gerçi şimdi düşüşte!) her
şeye varız diyor. Din iman ahlak hukuk adalet her şey ‘algıya’ feda!
Fatma DEMİRHAN
-ECEVİT’in getirdiği “Nereden buldun” yasasının AKP’nin kaldırdığı ilk yasa olduğunu hatırlıyor muyuz? Acaba niye? Z. ZUHAL

Yazarın Tüm Yazıları