Türkiye’nin ‘yönetilmezlik’ koridoru

SİYASET sosyoloğu Dr. Serdar Taşçı’ya 1 Kasım’da hangi partinin ne kadar oy alacağını sorduğumuzda beklenmedik bir yanıt aldık.

Haberin Devamı

Zira Taşçı, ‘1 Kasım’da hangi partinin ne kadar oy aldığının Türkiye’nin yönetilebilirliği açısından hiçbir önemi ve değerinin olmadığını’ söylüyor.AKP tek başına iktidara gelebilir mi sorumuza “İhtimallerden biri bu, elbette gelebilir, oy oranı çok farklılaşmasa bile artı 18 vekili çıkarabilir ve tek başına iktidar olabilir ama bu olsa bile artık muktedir bir iktidar ve yönetilebilir bir Türkiye yok... Bunun çeşitli nedenleri var ama o altın dönemler artık bitti” yanıtı veriyor.TV ve gazetelerde herkesin oy oranları üzerine tahminler yaptığı günlerde birinin çıkıp bu oy oranlarının hiçbir önemi ve değerinin olmadığını söylemesi yeni bir durum. İlk defa böyle bir yaklaşım duyuyoruz. Neden diye soruyoruz:“Sosyolojik değişime bakmak gerekiyor, hem toplumsal dinamikler hem iktidar partisinin yapısı değişti. 200 yıllık modernleşme sürecimizde Osmanlı son dönemi dahil hiçbir muktedir; 10-12 yıllık periyodları aşamadı. Abdülhamid’e, İttihat Terakki’ye, Atatürk’e, İnönü’ye, Bayar ve Menderes’e, Özal’a, Demirel’e ve temsil ettikleri güçlere bakmak bunu anlamak için yeterli. Şimdi de aynı sosyolojik kural işliyor.Sosyolojiye aykırı bir siyasi ve hukuksal yaşam ayakta kalamıyor. 28 Şubat’ta dindar Müslümanlar ve İslamcılar üzerindeki haksız baskı nasıl sosyolojiye aykırı idi ise ve kısa sürede ters döndüyse son dönemdeki kimi uygulamalar da böyle ters dönme eğiliminde. Hiçbir oy oranı ve iktidar yapısı bunu değiştiremez. Özellikle Kürtler ve gençler bu sürecin iki büyük sosyolojik dinamiği. Bunu ‘Türkiye’nin yönetilmezlik koridoru’ olarak tanımlayabiliriz. Ne tek başına iktidar, ne koalisyonlar Türkiye’yi kısa sürede bu koridordan çıkarabilir.”

Haberin Devamı


GÜNÜN SÖZÜ

 

“İYİLER kaybetmez, kaybedilir.”Peyami SAFA

 

Bu kadar enerjiyi kime satacağız

ÜLKEMİZİN petrolü yok, açıkçası enerji fukarasıyız.Türkiye’nin enerji yatırımlarının nerelere ulaştığını, gerçekte ne kadar üretim yaptığımızı bir açıklansa da ‘israfın’ boyutları ortaya çıksa...Biga’dan Edremit’e, Trakya’nın güneyinden kuzeyine, Trakya’nın uçlarına kadar 30’dan fazla termik santral yapılmak isteniyor, İğneada’ya da nükleer santral. Söyleyin kime satılacak bu kadar enerji, Almanya’ya mı?Almanya kurnazdır, size önce teknolojiyi satar, daha önce tekstil makinelerini sattığı gibi. Şimdilerde kurulmakta olan termik, rüzgâr ve güneş aygıtlarında üretilecek enerjiyi almayı düşündüğü gibi...Kim ne derse desin bu böyle olacaktır.Enerji Bakanlığı Türkiye’nin ne kadar kurulu kapasitesi vardır, bizim harcadığımız nedir, açıklayabilir mi?

Haberin Devamı


Neden gazi olamıyoruz


1999’da askerliğim sırasında sırtımdan vurularak ağır yaralandım. Vücudumda solda kalbime temas halinde kurşunla yaşıyorum, cerrahi müdahale riskli olduğu için ömür boyu böyle yaşayacağım. Neden ben askerlik görevim sırasında çıkan çatışmada terörist kurşunu ile yaralanıp ve bu kurşunu kalbimde taşımama rağmen gazi değilim? Benimle birlikte aynı kaderi paylaşan yaklaşık 10.000 kişi var ülkemizde. Devletimizin bizleri aslında malul gaziler içerisinde değerlendirmesini isterken partiler bu konuya sessiz kalmamalıdır.Kadir Erhan TUNA

 

Zorluğu düşünmeden...

 

CUMHURBAŞKANI seçiminde bizim de tanıdığımız çok kimse ‘Nasıl olsa Tayyip Erdoğan seçilecek’ diyerek tatilden dönmedi, oy atmaya gitmedi. Kurtuluş Savaşımızda da yurdumuzu işgal edenler güçlü devletler ve ortaklarıydı. Türkiye’nin silahı bile yoktu. Ama Türk milleti ve liderleri, karşımızdakiler ağır basıyor diye teslim olmadı. İmkânsız görüneni başardı.Onların evlatlarının da işin zorluğunu düşünmeden, inatla savaşmaları gerekiyor.Peşin hükümlüleri ve durgunlaşanları kıpırdatmak için kalan kısa sürede olsun vatanseverlik konulu İstiklal Savaşı’nı anlatan filmlere vatanseverlik duygusu büyük ölçüde canlandırılabilir. Hiç olmazsa “Denetim” denir. Hemen girişilmeli!Dinçer ÖNAL

 

Haberin Devamı

BİLİYOR MUSUNUZ?


-GAZETECİ Tevfik Yener’in ‘Birinci Dünya Savaşı ve Osmanlı İmparatorluğu’ (İnkılap Yayınları) kitabı için “Bu savaşı anlamak için savaş öncesi tarihi gelişmeleri, ülkeler arasındaki ilişkileri, hileleri, ihanet ve ayaklanmaları iyi anlamak gerekiyor” dediğini... -YILDIZ Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi’nin 2013 yılında başladığı Dünya Afet Raporları ile ilgili yayınında “2015 yılı başlangıçta, can kayıplarının az olduğu 2014 yılına benzer şekilde geçecek gibi görünüyordu. Fakat yanıldık. Ölü sayısı bu raporun hazırlandığı tarih itibariyle 18 bine yaklaştı” denildiğini...

 

MESAJ PANOSU

-RÜŞVET al, yolsuzluk yap, hırsızları serbest bırak sonra da git millete hizmet için namuslu işadamlarını (Uşaklı işadamı Hazim Sesli) tutuklat!  İbrahim CERRAH-“AĞAÇ düşer yakınına yaslanır...” Güzel Anadolu’nun güzel sözüdür. Yaşar SEYMAN-SANDIK başına gitmeyen her muhalefet seçmeni, AKP’ye ekstradan iki oy ilave demektir. Oy kullanmadığınız gibi AKP’ye oy kazandırıyorsunuz. Fevzi İŞBAŞARAN-ERDOĞAN, Avrupa için Putin’den daha tehlikeli olabilir. (İsviçre Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. STAHEL-NE akıl kalmış, ne abilik... İnsan yol arkadaşını iyi seçmeli.        Bülent ARINÇ

Yazarın Tüm Yazıları