İmar yağmasına doyulmadı

1/100.000 ölçekli İstanbul il çevre düzeni planı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Kadir Topbaş’ın ifadesiyle ‘İstanbul’un Anayasası’dır da... Kimse planları uygulamaz; çünkü ucunda malum rant vardır.

Haberin Devamı

İBB Meclisi’nde 13.02.2009 günü 103 Karar No ile yerel seçimlere 45 gün kala karar haline getirildiğini hatırlatmak gerekiyor. Bu konuda karar verilmeden önce meclis üyesi Hüseyin Sağ, meslek odalarından görüşler aldığını, ancak hiçbir olumlu görüş verilmediğini söylüyor. Bunun üzerine mecliste söz alarak “Hiçbir STK’nın olumlu görüşü yok. Ayrıca parsel bazında o kadar çok plan değişikliği geliyordu ki, bu 1/100.000 plan değişikliğine de uyulmayacağını söyledim ve plana ret oy verdim. Ancak rapor oyçokluğu ile meclisten geçti” dedi. Peki ne oldu?
Parsel bazında binlerce plan değişiklikleri Kadir Topbaş ve bakanlıklar tarafından delindi. Plana aykırı birçok teklif İBB Meclisi ve bakanlıklar tarafından onandı.
Yani kimse ‘İstanbul Anayasası’nı dinlemedi. Rant, Anayasa’yı hep ‘iğfal’ etti.
Bunlar içerisinde en acımasızı da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı idi.
Öyle ki İBB’nin reddettiği plan değişiklikleri bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapıldı.

Haberin Devamı

ODALARDAN ALINANLAR NİYE UYGULANMIYOR

Gelinen noktada İstanbul Büyükşehir Belediyesi, yeni 1/100.000 plan değişikliği için kolları sıvamış... Sıvamış da kimin haberi oldu acaba?
Örneğin, Meclis üyelerinin haberi yok. Gündeme getirilmedi, katkı istenmedi...
Kadir Topbaş’ın, Gezi direnişinden sonra ne dediğini hatırlatalım: “Otobüs durağının yerini bile halka soracağım.”
Yolcu vapurlarının modelini, otobüslerin rengini sordu. O kadar...
Bir ilin anayasası yapılırken tüm bileşenlerin görüşü alınır ve uygulanır değil mi? Nitekim öyle yapıldı. Bir önceki 1/100.000 ölçekli plan değişikliğinde TMMOB’ye bağlı meslek odalarının tamamından görüş alındı ama hiç uyulmadı! Görüş almak yetmiyor, uyulması gerekiyor. Yeni planda neler yapılacak bakalım.
Bir önceki planda olmayan Kanal İstanbul, 3. havaalanı 3. köprü, Kuzey Ormanları’na yapılaşma, imar şartlarına aykırı yapılmış bazı projeler, son kalan yeşil alanlarda fonksiyon değişiklikleri İstanbul’da yeni bir rant talanına doğru gidileceğini gösteriyor.
Kimsenin haberi yok, bütün işler ‘saman altından’ yürütülüyor. Ancak bu o kadar da kolay olmamalı... Ne meclis eski meclis ne İstanbul halkı eskisi gibi duyarsız. Meslek odaları yapılması gereken tüm bileşenlerin ortak noktada bulaşacağı bir plan değişikliğine gidilmesine ve binlerce defa delinmesine müsaade etmemeli değil mi?

Haberin Devamı

Kredi kartı borçlarını bankalar kendi çözmeli

VAKIFLAR Bankası (E) Genel Müdürü Hasan Kılavuz, ‘CHP’nin Seçim Kartı’ başlıklı projesinde, kredi kartı borçlarını ödemeyen vatandaşların borçlarının silineceğinin gündeme getirilmesini yanlış bulduğunu söyledi.
Kılavuz, bu konuda köşemize yaptığı açıklamada, “Ancak böyle bir projenin hayata geçirilmesi halinde, binlerle ifade edilen vatandaşın bu tür borcunu, 77 milyonluk halkın sırtına vurmak, ‘ne kadar adil olur’ veya zamanında borcunu ödeyen, harcamalarını özenli ve dikkatli yapan vatandaşa siyaseten nasıl anlatılır? O da ayrı bir husus...” derken şöyle devam ediyor: “Asıl gerçek olan ödeme gücü yerinde olmadığı halde, bu kartları dağıtan bankalara sorumluluk yüklenilmesi ve banka zararı olarak sorumlu bankaların sineye çekmesine yönelik bir projenin veya yapısal düzenlemenin ortaya konulmasıdır.
Aksi takdirde bu tür seçim teşviklerini “sadaka ekonomisi” olarak eleştiren CHP’nin kendi içinde çelişmemesi doğru olanıdır.
Nitekim kimi siyasiler kredi kartlarının kullanılmaması yönünde beyanda bulunurken, kimisi “Siz harcayın, biz borçları sileriz!“ şeklindeki siyasi teşvikler, “Oy toplama yerine oy kaybetme”den öteye gitmemektedir. Bu tür projeler işe yarasaydı, ANAP-DYP gibi partiler silinmezdi. Vatandaşın ne istediğine kulak veren partiler, birkaç bin kişi için değil, 78 milyona hitap edecek projeler bekliyor.
Halk işsiz iken, başka ülkelerden gelenlerin çalıştırılmasını muhalefet nasıl içine sindiriyor, ona bakalım!”
Akıl akıldan üstündür.

Haberin Devamı

Biliyor musunuz?

Paris’ten aday

- KANADA Ottowa Üniversitesi’nin Siyaset Bilimi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitiren, yüksek lisansını d’Aix-en Provenca’de ‘kültürler arası farklılıkların yönetimi’ ve Sorbon’da ‘Türk laikliğinin evrimleri’ konularında yapan, doktorasını ‘antropoloji, din sosyolojisi’ üzerine gerçekleştiren Dr. Ali Kemal Doğan’ın, İstanbul’dan ‘kontenjan’ adayı olmak üzere aday adaylığı başvurusunda bulunduğunu...
- Mersin’de CHP’li dört milletvekilinden Aytuğ Atıcı’nın önseçime girme kararı verirken; Vahap Şeker, İsa Gök ve Ali Rıza Öztürk’ün ise ‘kontenjan’ için başvurduğunu (Mersin’deki önseçimde 37 aday yarışacak)...
- CHP Ankara 1. bölgeden Demirhan Şerefhan’ın bugün İl Başkanlığı’nda aday adaylığını açıklayacağını...
- Özgür Siyaset Derneği (ÖSİDER) Genel Başkanı Dr. Mehmet Özkaya’nın CHP İstanbul 1. bölgeden aday adayı olduğunu, aynı bölgeden Aylin Sarıtaş’ın ‘Engelli sorunlarına çözüm bulmak için’ aday adayı olduğunu açıkladığını...
- Çatalca’nın eski belediye başkanlarından Fırat Aykut’un 3. bölgeden aday adayı olduğunu...

Haberin Devamı

CHP, Çiçek’in kıymetini bilsin

ESKİ bir milletvekili diyor ki:
İrtica ile mücadele belgesi ve Balyoz davaları sanığı E. Albay Dursun Çiçek’i CNN-Her şey programında izledim. İstanbul 2. bölge aday adayı ve önseçime giriyor.
CHP “Bu işlerin” farkında olan bir parti olsa, mutlaka kendisini ‘kontenjan’dan göstermesi gerekir. Ama 2. bölge gibi ‘kurtlar sofrası’nda yarışmak zorunda... Yarım asırdır politika izliyorum. Kıvamı, bu kadar günün şartlarına uygun bir “asker kökenli“ aday tanımadım. Ülke için gerekli diye düşünüyorum.”

Yazarın Tüm Yazıları