Diyanet’e uyarı ve bir dilek

CENAZE namazlarında vefat eden kişinin hayırla yâd edilmesi, bu bağlamda ‘helallik istenmesi/verilmesi’ uygulaması, Hz. Peygamber zamanında yaşanmış kimi cenaze olayları üzerine “Hayırla anılan insanlar cennete gider, kötülükle hatırlanan/anılanlar cehenneme gider” hadisi şerifi gereği olarak İslami bir gelenektir.

Haberin Devamı

Özünde uhrevi hayatın eşiğindeki kişi üzerinde kul hakkı olmaması ve şayet varsa, hak sahibinin hakkını bağışlaması amaçlanır. Sözü, 31 yıldan bu yana terör kurbanı/şehidi olarak bu vatan için genç yaşta toprağa düşenlerin cenaze namazına getirirsek, namaza katılanların ve yurttaşlar olarak hepimizin, rütbeli-rütbesiz şehitlerimiz üzerinde ne gibi bir hakkımız var ki, helallik isteniyor, bizler de “Helal olsun” diye bağırıyoruz. Şehidimiz tabutundan başını kaldırır da özellikle cenazedeki siyasilere hitaben “Yavuklum vardı, nişanlım vardı, gencecik ve hamile eşim vardı, çocuklarım vardı, ömrümün baharında değil, ilkbaharındaydım. Acizler, zavallılar, ikiyüzlüler, sizin çocuklarınız neden hiç ‘şehit’ olmuyor, bu milli felaketi ne zaman çözeceksiniz, sizin bende değil, benim sizde hakkım var, defolun huzurumdan...” derse, ne cevap verilecek?.
Diyanet, vatan için şehit düşmenin özüne ve sorunun kutsiyet, ulviyet ve ruhaniyetine olduğu kadar, cenaze namazındaki milli, manevi ve uhrevi iklime uygun bir söylem ve uygulama geliştirmelidir.
Gani AŞIK-Em. Müftü ve Mv.

Haberin Devamı


Ne ahlak ne merhamet kalmış!


Büyük çığlık


BÜYÜK acılar, o acıyı ta yüreklerinin içinde duyanlara büyük çığlıklar attırır. Yarbayımız Mehmet Alkan’ın çığlığı da böyleydi. Üç harfli kara troller linç kampanyası başlattılar. Ne PKK’lığı ne hainliği kaldı. Sonunda işi mezhebe dayadılar. Aleviymiş! “Eline, beline, diline” diyen bir Alevi seninkilerden kaç gömlek üstündür, bilir misin? Ben de sizin gibi Sünniyim. Ama aynı safta durmuyoruz. Sizin gibi her türlü değerini beş paraya çiğnemiş ve çiğnetmiş insanlarla nasıl anlaşabilirim? Nasıl aynı titreşimleri verebilirim? Bir şehit acısına yandaşlık sıfatıyla tuz atmak... Bu ancak ahlakı, merhameti, vicdanı yandaşlıkla ölçülenlerin işidir. Bu çığlığın ne olduğunu anladınız mı?
Mehmet Necati GÜNGÖR

Diyanet’e uyarı ve bir dilek

Haberin Devamı


Küçükbük Koyu da sizlere ömür


GAZETECİ Rahmetullah Karakaya anlatıyor: “Bodrum Gündoğan Küçükbük’teki yarımadada 200 dönümlük arazi... Burada 1 yıldır zeytin ağacı ve menengiç katliamı yapıldı. Bu yarımada Gündoğan ile Türkbükü arasındaki sınırda. Sol yamacı Gündoğan’a, sağ yamacı da Türkbükü’ne ait. Burada 8 dönüme bir otel, 400 villa, 1200 m uzunluğundaki sahiline de marina yapılacak. Yer ATO Başkanı Salih Bezci’nin BESA firmasına ait. Nova Bodrum adıyla bir proje hayata geçirilecek. Yer tapuda Salih Bezci üzerine ama bazı ünlü isimlerin de ortak oldukları söyleniyor. Bodrum Belediyesi’ne başvurdum, sonuç alamadım. Katliama kim izin vermiş belli değil. Tarım Bakanlığı mı, Şehircilik Bakanlığı mı, Muğla Büyükşehir Belediyesi mi?
Ben size gazeteci arkadaşım Korkmaz Göçmen’in çektiği resimleri gönderiyorum. Katliama kim izin verdi?

Haberin Devamı


MESAJ PANOSU


VATANA ve insana hizmetin tek yolu inşaat değildir. Bazan bir şey yapmamak da hizmettir...
Sedat KALEM
HES’e, baraja, Yeşil Yol’a neden mi dur diyoruz? İşte bu yüzden. (Artvin’de felaket üzerine) Sultan AKSU
CHP’nin “Emeklilere iki maaş ikramiye, asgari ücret net 1.500 lira” vaatlerine karşılık “Kaynak nerede?” diyenler, yeni seçim için harcanacak trilyonlar için kaynağı nereden sağlayacaksınız diye sormuyorlar. S. T.


Kürtler


EVET... “Kürtler özerklik istiyor mu?” sorusunun yanıtını Atatürk’ün sözleri arasında bulabiliriz. Atatürk diyor ki, “... İki unsur (Türkler ve Kürtler) bütün menfaatlerini ve kaderlerini birleşmiştir. Yani onlar bilirler ki bu ortak bir şeydir. Ayrı bir sınır çizmeye kalkışmak doğru olmaz.” İstanbul’da yaşayan 4 milyon Kürt’ü nereye yerleştireceksiniz.
Ramazan TOPDEMİR
CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, Çapa ve Cerrahpaşa hastanelerinin durumu hakkında Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na, iflasın eşiğine getirilen üniversite hastanelerine hazineden yeterli kaynağın neden ayrılmadığını, merkezi konumda rant değeri yüksek arazilerinin peşkeş çekileceği iddialarının doğru olup olmadığını sordu.
SEÇİM hükümeti, icraat için değil seçimi yapmak için oluşturulan ve her partinin TBMM’deki oranlarına göre temsil edilecekleri anayasal bir kurumdur. Bu durumda CHP seçim hükümetine katılmalı, kendisine oy veren 11.5 milyon seçmenin hakkı olan 6 bakanlığı AKP’ye bırakmak doğru bir karar mıdır?
Eski Milletvekili
Ahmet ERSİN

Yazarın Tüm Yazıları