‘Atatürk, Babam ve Ben’

BASINIMIZIN kıdemli isimlerinden Orhan Karaveli ‘biyografi’ ağırlıklı kitaplarıyla da tanınan bir yazar.

Haberin Devamı

Ne var ki, yarının büyüklerini ve onların yakınlarını hedefleyen son kitabı ‘Atatürk, Babam ve Ben’ (Doğan Egmont, Kasım 2015) yaşadığımız şu günlerde yayınlandığı için de ülke gündeminde yer alacakmış gibi görünüyor.Atatürk’ün, şimdilerde sorumsuzca üzerine gidilen ‘Atatürk Orman Çiftliği’nin ağaçlandırılmasında işçilerle birlikte çalıştığını; çoğu kez gün boyunca onlarla birlikte ter döktüğünü ve yorulunca bir hasırın üzerine uzanıp dinlendiğini bu kitaptan öğreniyoruz. Makamı ile ilgili yazışmaları bile bu hasırın üzerinde inceleyip imzalarmış. Bir zamanların zavallı Ankara bozkırındaki nasılsa ayakta kalmış bir yaşlı iğde ağacını veya Çankaya Köşkü’nün bahçesindeki bir başka yaşlı ağacın, inşaat bahanesiyle ve ondan habersiz kesilmesine adeta isyan etmiş sevgili Atatürk.Peki, bizlere güzel ve kocaman bir yurt armağan eden Atatürk bizden kendisi için bir şey istedi mi? Devletin, ‘belki deniz havası hastalığına iyi gelir’ düşüncesiyle kendiliğinden satın alıp armağan ettiği Savanora Yatı ile İstanbul, Florya’daki mütevazı ‘deniz evi’ sayılmazsa kendisi için bir başka yer, örneğin bir ‘saray’ filan istedi mi Atatürk?Hayır, istemedi! Belki, aklından bile geçirmemiştir böyle bir şeyi. Ankara ‘Söğütözü’ denilen yerdeki, Selanik ağzıyla ‘koliba’sı, yani tek odalı kulübesi yetti ona! Arabasına atlayıp sıkça geldi buraya. Ortalığı ayağa kaldırmadan! Korumasız filan! Basit bir hasır koltuğa oturup şoförünün yaptığı kahveyi içti. Yanına aldığı gazeteleri inceledi, yorulunca da tek kişilik karyolasının ot doldurulmuş şiltesine uzanıp kendi deyimiyle ‘en güzel uykularını’ burada uyudu. Sonra gene hasır koltuğuna oturup yarın ne tür yeni adımların atılacağını düşünmeye başladı. ‘Atatürk, Babam ve Ben’in yazarı, Ankaralı yaramaz bir çocuk olarak onu son kez bu kulübesinin önünde kahvesini içerken görmüş, onunla konuşmuş ve onun uzun, ince parmaklarını saçlarında burada hissetmişti. Babası, Kurtuluş Savaşı boyunca onun hizmetindeydi. En gizli mektuplarını yerlerine götürmek ve cevaplarını ona getirmekle görevliydi. ‘Kuvvacı’ babayla bugünün kıdemli gazetecisi oğlunun Atatürk’le ilgili anılarını bulacaksınız bu kitapta.Orhan Karaveli 10 Kasım Salı 12.00’de (bugün) TÜYAP’ta Doğan Egmont standında kitaplarını imzalayacak. 

 

Haberin Devamı


GÜNÜN SÖZÜ

Haberin Devamı


“Bildiğin şeytan bilmediğin melekten hayırlıdır!”(Bu İngiliz atasözü, CHP’lilere gönderme değildir.)

 


Anayasa’yı ‘ciddiye’ almayanların Anayasa hevesi depreşti!


Akıntıya kürek!

 

SEÇİM biter bitmez iktidar ve HDP tarafında yeni anayasa hevesi depreşti. 1982 Anayasası darbe ürünüymüş, artık bu ayıptan kurtulmak gerekiyormuş, halk özgürlükçü bir anayasadan yanaymış, vs... Halkın böyle bir derdi var mı, yok mu pek belli değil, mevcut anayasal hükümler zaten kadük halde, Anayasa temel ve üstün norm olarak da ciddiye alınmıyor zaten, temel hak ve özgürlükler bağlamında, ihtilaf halinde, AİHS hükümler geçerli, ortada 1982 Anayasası da yok, senelerdir yapılan muhtelif değişiklikler ile ‘melez’ bir metin var. Anayasa uğradığı değişiklikler bakımından Kamu İhale Kanunu ile yarışıyor... İktidar partisi kazandığı Meclis çoğunluğu ile Anayasa’da istediği değişiklikleri, sıklıkla başvurduğu ‘torba kanun’larla yapacak gücü elde etti.1982 Anayasası’na yapılan eleştiriler, biraz da Don Kişot‘un, düşman diye yel değirmenlerine saldırmasına benziyor.Ön mesele, tali kurucu iktidar olan TBMM’nin, sıfırdan yeni bir anayasa yapma yetkisi olup olmadığıdır, anayasal teamülde, teknik olarak bu mesele çözülmeden, yeni anayasa arayışları akıntıya kürek çekmektir.Ne diyorsunuz beyler!...

 

Haberin Devamı

Parlamenter sisteme devam mı, tamam mı?


ÜLKE tam bir kargaşayı yaşıyor. Parlamenter sistemle, başkanlık sistemi arasında gidip geliyor. Başaramadığımız demokrasi rejimini Eflatun şöyle tanımlıyor: “Demokrasi eğitim ve kültür işidir. Eğitimi ve kültürü eksik olan ülkeler demokrasi ile idare edilemezler.”Eflatun devam ederek, “Bir ülkenin sisteminde aksamalar oluyor diye, kökten yıkıp, yeni bir sitem getirmek yerine, mevcut sistemi ıslah ederek devam etmek daha evladır” diyor.Türkiye, Eflatun’un gösterdiği yoldan gidip aksayan parlamenter sistemi ıslah ederek yoluna devam mı etmeli, yoksa hiç bilmediği başkanlık sistemine mi geçmeli?Karar tabii ki milletindir.Fevzi GÜR- E. Başmüfettiş

Haberin Devamı


Biber gazı serbestçe satılmamalı

 

BİR yapı market ve ev dekorasyonu mağazasını gezerken reyonlarda, üzerinde “Ailenizi ve sevdiklerinizi koruyun” ve “Biber Gazı, Göz Yaşartıcı Sprey”  yazılı ürünlerin satışının yapıldığını gördüm. Bu ürünlerin korunma maksatlı olduğunda caydırıcı, kötü kişilerin eline geçtiğinde de zarar verici bir silah durumuna geldiğini düşünmemek elde değil. Bu sebeple, bu ürünlerin satışlarının kontrollü, hatta tıpkı silah satışlarında olduğu gibi belirli yerlerden yapılmasını, taşıma ve bulundurma ruhsatının olması gerektiğini düşünüyorum.Yoksa her önüne gelenin kontrolsüzce alması durumunda amacının dışına çıkılacaktır.Tekin OKAY- LÜLEBURGAZ

 

Haberin Devamı

BİLİYOR MUSUNUZ?


-DAHA önce gündeme getirdiğimiz ‘Tarihi Yarımada’yı imara açan AKP’li Fatih Belediyesi’nin uygulamalarının CHP’yi karıştırdığını, CHP’li meclis üyesi Fazıl Uğur Soylu’nun, yarımadada imar yasağını kaldıran karara 7 günlük yasal sürede itiraz hakkının elinden alındığı ve mahkeme kararının kendisinden saklandığı iddiasıyla 2 CHP’li yönetici (Fatih meclis grup başkanvekili Soner Özimer ile Fatih ilçe başkanı Bülent Sülek) hakkında savcılığa başvurduğunu; bu konuda İl Başkanlığı’nın ‘duyarsız davranmasının’ partiler tarafından tepki ile karşılandığını (Cumhuriyet’ten Aykut Küçükkaya’nın haberinden)... -2009’da tutuklanan, şartlı salıverilme hükümleri gereği 28 Kasım 2016’da tahliye olması gereken Sarp Kuray’ın, denetimli serbestlikten yararlanarak 28 Kasım’da tahliye olabilmek için Ankara Batı İnfaz Hâkimliği’ne başvurduğunu, itirazı görüşen Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesi, İnfaz Hâkimliği’nin kararını hukuka uygun bularak, itirazı reddettiğini, ret kararının ardından Sarp Kuray’ın tahliyesinin 28 Kasım 2016’ya kaldığını...

Yazarın Tüm Yazıları