Yalçın Bayer

Gürer: Et için doğru politikalar geliştirilmeli

3 Mayıs 2024
TİCARET Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, bütün ve parça dahil tavuk eti ihracatı, 1 Mayıs 2024 tarihinden 31 Aralık 2024 tarihine kadar, aylık bazda azami 10 bin ton, toplamda ise yıl sonuna kadar 80 bin ton olacak şekilde sınırlandırıldı.

CHP Niğde Milletvekili, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, 2024 yılının ilk 3 ayında 87 bin ton tavuk eti ve dondurulmuş tavuk eti ihracatı yapıldığını, kalan 8 aylık süreçte ise ihracatın toplamda 80 bin tonla sınırlandığını belirtti.

Gürer, Ticaret Bakanlığı tarafından bütün ve parça dahil tavuk eti ihracatına getirilen sınırlamayı değerlendirerek, “Kırmızı et fiyatı artar, ithalat yapalım; tavuk fiyatı artar, ihracata sınırlama koyalım. Anlık uygulamalarla bu sorunlar çözülemez. Uygulanan yanlış politikalar bu sonuçları yaratmaktadır. Önce ülkeyi yöneten ve karar vericiler, kentten köye kesilmiş tavuk gidiyorsa, bu sürecin yanlışlığının farkına varıp gerekli düzenlemeleri sağlamalıdır” dedi.

2023’TE 381 BİN TON İHRACAT

CHP’li Gürer, “2023 yılında 381 bin 320 ton tavuk eti ihracatı yapıldı. 2024 yılının ilk 3 ayında ise 86 bin 633 ton dondurulmuş ve 2 bin 54 ton tavuk eti ihracatı yapıldı. Bu süreçte tavuk eti fiyatları hızla arttı. Tamamı kapalı alanda ve yemlerinin önemli bölümü ithal olan tavuklar 40-50 gün geçince kesime gidiyor. Ortalama 50 gün bakımı var. En önemli gider yem. Döviz ve yemdeki fiyat artışları tavuk fiyatlarını etkiyor” diye konuştu.

TAVUK ETTEN PAHALI

Gürer, “Tavuk eti ihracatının sınırlanmasının kısmi olarak fiyatlar üzerinde olumlu yansıması olacaktır. Bu konuda devamlılık ve sürdürebilirliği sağlayacak düzenlemelere gidilmelidir. Kırsalda tavuk yetiştiriciliği özendirilmelidir. Beyaz ve kırmızı et için fiyatların düşmesi giderlerin azalması ile olasıdır. Hayvancılıkta yem sorununa çözüm üretilmeden üretim maliyetinin artması önlenemez. Yem içinde ithal yerine yerli üretim artırılması sağlanmalıdır. 30 üzerinde GDO’lu yem ithal edeceğimize kırsalda küçük aile tipi işletmeciliğe özendirip mera hayvancılığı ve gezen tavuk üreticiliği yaygınlaştırılmalıdır” dedi.

GÜNÜN SÖZÜ

“Hayatta en acıklı şey, bir insanın problemin kendinden kaynaklandığını görememesidir.”

Yazının Devamını Oku

İklimi koruyan adil bir dönüşüm

2 Mayıs 2024
İklim ve çevre alanında çalışan sivil toplum kuruluşları olarak, iklim krizi ile mücadele ederken hem iklimi hem de işçileri koruyan adil bir dönüşüm talep ediyoruz. 

İklim krizinin sebep olduğu yıkıcı etkilerin sınırlandırılması için dünya çapında alınan önlemler üretim ve tüketim biçimlerini de değiştiriyor. Bu değişimlerin başında da fosil yakıtlara dayalı karbon yoğun iş kollarının dönüşmesi ve yeni istihdam alanlarının ortaya çıkması geliyor.

Türkiye kaçınılmaz olan bu değişim sürecinde adil dönüşüm planlarını hazırlamazsa; başta kömür, gaz ve petrol olmak üzere karbon yoğun sektörlerde çalışan işçilerin ve ailelerinin işsizlik ve zorunlu göç olmak üzere bir dizi sosyo-ekonomik sorunla baş başa kalma riski var.

Hazırlıksız, piyasa koşullarının insafına terk edilmiş, ani bir dönüşüm değil, aksine planlı ve adil bir dönüşümle, işçilerin taleplerini gözeten, insan onuruna yakışır, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayan, iklime uyumlu ve dirençli işler yaratabilir ve hiç kimsenin zarar görmemesini sağlayabiliriz.

İmzacı kurumlar:

Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF-Türkiye), Ekosfer, İklim İçin 350 Derneği, İstanbul Politikalar Merkezi, İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği, Greenpeace Akdeniz, TEMA Vakfı, Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA), Yeşil Düşünce Derneği, Türetim Ekonomisi Derneği, Fosil Yakıtların Ötesi, Avrupa İklim Eylem Ağı, Yuvam Dünya Derneği, Mekanda Adalet Derneği.

GÜNÜN SÖZÜ

“Aptal politikacılar problem değildir, problem onları seçmekten vazgeçmeyen aptalların varlığıdır.”  V. For Vendetta

BİLİYOR MUSUNUZ

Yazının Devamını Oku

CHP belediyelerinin sayısı artınca sendikalar yarışta

1 Mayıs 2024
BEŞ yılın ardından toplanan ‘Çalışma Meclisi’ne temmuzda ara zam yapılıp yapılmayacağı merak edilen asgari ücret, hayat pahalılığı, esnek çalışma modeli ve iş güvencesi damgasını vurdu.

Hükümete yakınlığı ile bilinen Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın asgari ücret çıkışı dikkati çekti. Ücretin yetersizliğine vurgu yapan Arslan, ortalama ücret haline geldiğini ifade ederek Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısını “Kurumuş söğütten düdük olmaz” diye eleştirdi.

AK Partili belediyelerde örgütlü olan ve iş kolunda en fazla üyeye sahip Hizmet İş’in genel başkanı da olan Mahmut Arslan’ın asgari ücret eleştirisi ‘yerel seçimlerde birinci parti çıkan CHP’ye, el değiştiren belediyelere üstü kapalı mesaj ve üyelerini yitirmeme kaygısı’ olarak nitelendirildi. CHP’nin edindiği yeni belediyelerde çalışan emekçilerin yakın sürede sendika değiştirerek DİSK’e bağlı Genel-İş ile Türk-İş’e bağlı Belediye-İş’e üye olmaları kuvvetle muhtemel.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na emekçileri temsilen katılan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın ara artışa değinmemesi, salt ücret artışı ile zam yapan marketlerin 1 yıl kapatılmasını önermesi tabanda hoş karşılanmadı. Türk-İş’in inisiyatif alıp asgari ücrete ara zammı sürekli gündemde tutması gerekmez mi? Emekçilerin 9 ay daha 17 bin TL ile geçinmesi dayanılacak bir durum mudur? Türkiye’de çalışanların yüzde 40’ı asgari ücretli iken bu oran AB ülkelerinde yüzde 10 düzeyinde.

Bu durumda, işçi sendikaları konfederasyonlarının ‘asgari ücrete ara zam yarışı’nın erken başlaması dikkat çekiyor.

DİSK ve Hak-İş temmuzda ara zammın zorunluluğunu dile getirirken, Türk-İş hayat pahalılığı önlenmediği sürece ücrete yapılan zammın hemen eridiğini belirtip pahalılığa çözüm bulunmasını istiyor. Hükümet ara zamma kapıyı kapattığı için asgari ücret tartışmaları temmuza dek sürecek gibi.

Açlık sınırı dört ayda asgari ücreti solladı. Türk-İş’in nisan ayı verilerine göre dört kişilik ailenin açlık sınırı 17.725 TL’ye yükseldi. Böylece net 17 bin 2 TL olan asgari ücret dört ayda açlık sınırının gerisinde kaldı.  Şükrü KARAMAN

TAK SEPETİ KOLUNA...

YUNAN

Yazının Devamını Oku

Yunanlar bayram ediyor

30 Nisan 2024
Adalar açılınca Türk turist sayısı üçe katlandı

Antalya’da iki gün geçirirken turizm sektörünü notlarımıza almıştık. Aslında turizmde yapay zeka toplantısına gitmiştik. Ancak turizmde Yunanistan, adaları Türklere açınca epeyce para kazanmaya başlamış. Euronews’in haberine göre Yunan adalarına giden Türk turistlerin sayısı üçe katlandı. Türk turistler için 10 Yunanistan adasında hayata geçirilen kapıdan vize uygulaması başarılı olunca diğer Yunan adaları da kendilerine aynı ayrıcalığın tanınmasını istedi. Geçen yıl nisan ayının ilk 10 gününde Midilli’ye 390 turist giderken bu sayı şimdiden aynı dönem için 3 bin 800’e çıktı. Toplamda Sakız Adası, Samos, İstanköy ve Rodos’a giden Türk turist 2023’te 5 bin 969 iken şimdiden 20 bin 690’a ulaştı. Bu sonuçlar adaların alışveriş trafiğini artırdı ve Yunan ekonomisini canlandırdı. Oysa gidenler memnuniyetsizliklerini, konaklama açısından yaşadıkları sıkıntılarla dile getirdiler. Türkiye’de en ücra köşede bile 3-4 yıldızlı otellerde konaklama imkânı bulunurken söz konusu Yunan adalarında pansiyon dahi bulamadıklarını söylediler.

 10 DİLDE YAYIN

Oysa Türkiye turizmine baktığımız zaman 2023 yılında 57 milyon ziyaretçi ile global ölçekte 5’inci sıradayız. Buna yol açan faktörlerin gerek turizm tesislerimizin kalitesi gerek her şey dahil sistemini en iyi uygulayan ülke olması gerekse de yapılan tanıtımlar olduğunu düşünüyorum. Buna katkı sağlayan unsurlardan biri de 10 dilde (Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, Rusça, Arapça, İspanyolca, Çince, Japonca, Farsça) yayın yapan Tourism Journal internet haber sitesi. İstanbul’dan Antalya’ya yerleşen medya ve reklam sektöründen Yasemin Arslan ile turizmci Aşkın Koç’un kurduğu site turizm sektöründe dikkat çekiyor.

Tourism Journal haber sitesi bir yıl önce kuruldu. Bu kadar kısa süre içerisinde dünyanın birçok yerinden ziyaretçi alarak önemli bir yol kat etti ve Türk turizmine katkı sağladı. Antalya merkezli site sadece Antalya değil Türkiye’nin dört bir yanındaki turizm destinasyonlarını, sınırlarımızın dışına taşıyor. Önceki gün birinci yaşını kutladı Tourism Journal. Yüzlerce kişi katıldı bu mutlu güne. Kutlama Antalya’nın simgesi Aquairum’un çim terasında turizm sektörünün önde gelen isimleriyle gerçekleşti. Antalya Aquairum’un kapılarını, turizmin gelişmesine katkı veren Tourism Journal’a açan Genel Müdür İsmail Arık’ın katkılarını da unutmamak lazım. Dünyanın en büyük akvaryum tüneline sahip Antalya Aquairum kısa zamanda kendi içinde büyümüş ve yenilenmiş. Antalya’ya gelen yerli ve yabancı turistlerin yüzde 10’u ziyaret ediyor, birbirinden farklı deniz canlılarını ve Atatürk başta olmak üzere dünyaca ünlü birçok ismin balmumu heykelini görme fırsatı yakalıyor...

Aquairum’u gerçekten kutlamak gerekiyor.

YAPAY ZEKA TURİZM ALANINA DA EL ATTI

Yazının Devamını Oku

Kamudaki ihmallerden dolayı ölümle sonuçlanan ilk dava sonuçlandı... Çorlu tren kazası kararı herkesten övgü aldı

26 Nisan 2024
SİZE bir örnek kararın 6 yıllık serüvenini elimizdeki notlara dayanarak anlatmak istiyoruz. Çünkü bu dava, kamuda emsal teşkil eden bir karar oldu.

Edirne’nin Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı’ya gitmek için hareket eden, 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu tren, 8 Temmuz 2018’de Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi yakınlarında 17.15’te raydan çıkarak devrildi. Kazada 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirdi, 328 kişi yaralandı.

Pamukova’daki tren kazasından sonra bu kaza Türkiye’de büyük yankı uyandırdı. Aileler Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD’nin yöneticilerine büyük tepki gösterdi.

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kazanın meydana gelmesinde kusurlu bulunan TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14’üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü’nde müdür olarak görev yapan Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım Şefliği’nde çalışan Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Yol Bakım Şefliği’nde Hat Bakım ve Onarım Memuru Celaleddin Çabuk ile TCDD bünyesinde çalışan ve mayıs ayındaki yıllık umumi muayene raporunda imzası bulunan Köprüler Şefi Çetin Yıldırım hakkında ‘taksirli ölüme ve yaralanmaya neden olmak’ suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis istemiyle Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

Kazadan hemen sonra dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çoğu Uzunköprülü olan hayatını kaybedenlerin ailelerini Uzunköprü CHP İlçe Başkanı Özlem Becan’ın hazırladığı program ile ziyaret etti.

Dün sonuçlanan dava 6 yıl sürdü, 20 duruşma yapıldı.

İlk başlarda sahipsiz gibi gözüken kazazedeler ve aileler adalet nöbeti tuttular.

Kalabalık bir avukat grubu, basın ve siyasiler kazaya sahip çıkmaya başladı.

Aileler her duruşma öncesi davanın yapıldığı salona yürüdüler. Ailelere, gazetecilere ve avukatlara davalar açıldı.

Yazının Devamını Oku

Sorunları ortak kutlamaları ayrı

25 Nisan 2024
TÜRK-İŞ, DİSK ve Hak-İş bu yıl da 1 Mayıs’ı farklı illerde kutlayacak.

Milyonlarca emekçinin ortak sorunlarını siyasi iradeye gür sesle duyurması gerekirken Türk-İş Bursa’da, DİSK ve KESK İstanbul’da, Hak-İş Kocaeli’nde alanlara çıkacak.

Asgari ücretlinin, memur ve işçinin, çalışan emeklinin, üniversite mezununun, işsizlerin ve kadınların sorunlarını ortak sesle haykırması gereken emek örgütleri ne yazık ki bu yıl da ayrıştı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, bir süre önce Türk-İş ve Hak-İş genel başkanlarını ziyaret ederek ‘1 Mayıs’ı ortak kutlama’ çağrısında bulunmuştu. Ne yazık ki karşılık bulmadı.

161 ülkeden 176 milyon emekçiyi temsil eden Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) üyesi Türk-İş, DİSK, Hak-İş ve KESK’in ortak kutlamada taleplerini haykırmaları daha anlamlı olurdu. AYM’nin ‘hak ihlali’ kararına karşın, Taksim 12 yıl olduğu gibi bu yıl da emekçiye kapalı. DİSK ve KESK’in yaptığı girişimler sonuç vermedi, izin çıkmadı. Görünen o ki, Taksim’de sembolik kutlamaya izin verilecek, geniş katılımlı miting başka alanlarda gerçekleştirecek.

1 Mayıs’ı Bursa’da kutlayacak en büyük işçi sendikaları konfederasyonu Türk-İş’in gündemi milyonlarca memur ve emeklinin yıllardır yakındığı yüksek vergi kesintileri olacak. Adil vergi sistemi talebi ve çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınması haykırılacak. Şimdiden tüm emekçilerin, emeklinin 1 Mayıs’ını kutluyoruz.             Şükrü KARAMAN

Özgür Özel’in katılacağı tren katliamı duruşması bugün

ÇORLU’DA KARAR BEKLENİYOR

Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinin Sarılar köyü yakınlarında 8 Temmuz 2018’de meydana gelen, 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 317 kişinin de yaralandığı tren kazasıya ilişkin davanın karar duruşması bugün görülecek.

Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 20’nci duruşmadan önce her zamanki gibi saat 09.30’da bir yürüyüş yapılacak.

Yazının Devamını Oku

Bir yolculuğun başlangıcı... Özgün mirası korumak

24 Nisan 2024
Atatürk’ün öncülüğünde açılan TBMM, yalnızca siyasi bir yapı değil, aynı zamanda demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün temsilidir. Bu Meclis, ulusal egemenliği kayıtsız şartsız millete vererek Türkiye’nin geleceğini halkın ellerine bırakmıştır.

23 Nisan’ın önemi sosyolojik ve kültürel bir boyutta da derin izler bırakmıştır. Bugün Türkiye’nin çok kültürlü yapısını ve çeşitliliğini kutlamak için bir fırsattır. Çocuklar bu çeşitliliğin, zenginliğin ve geleceğin teminatı olmayı temsil ederler. Bugün, Türkiye’nin tüm yurttaşlarının barış içinde yaşadığı, demokrasinin ve insan haklarının güvence altında olduğu bir ülke olma vizyonunu yeniden hatırlamalıyız. Ancak bu vizyonu gerçekleştirmek için mücadele etmek gerekmektedir.

23 Nisan, bir yolculuğun başlangıcıdır. Bu yolculukta, her birimizin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi, demokrasiyi ve insan haklarını savunması gerekmektedir. Türkiye’nin geleceği, bugün attığımız adımlara bağlıdır.

Türkiye’nin demokrasi mücadelesi, 23 Nisan 1920’de açılan TBMM ile başlamıştır. Bu Meclis, halkın iradesini temsil eden bir kurum olarak, ulusal egemenliğin en güçlü sembolü olmuştur. Ancak, demokrasi mücadelesi sürekli bir çaba gerektirir.

Bugün, Türkiye’nin demokratik ilkelerine ve insan haklarına olan bağlılığını yeniden vurgulamak gerekir. Çocuklar, bu değerleri benimseyerek yetiştirilmelidir.

Demokrasinin yalnızca siyasi bir kavram olmadığını anlamak önemlidir. Demokrasi, herkesin eşit ve adil bir şekilde yaşayabileceği bir toplumun oluşturulması anlamına gelir. Bu nedenle, demokratik değerlere ve insan haklarına olan bağlılığımızı gözden geçirmeliyiz.

Bugün, Türkiye’nin demokratik geleceğine olan inancımızı yeniden canlandırmak için de bir fırsattır. Bu inanç yalnızca sözde değil, eylemde de kendini göstermelidir. Her birimiz, demokratik değerlere sahip çıkmalı ve demokrasinin güçlenmesi için çaba göstermeliyiz.

23 Nisan’ı anlamlı kılan şey, demokratik değerlere olan bağlılığımız ve geleceğe duyduğumuz umuttur. Gelecek nesiller için daha adil ve özgür bir Türkiye inşa etmek için birlikte çalışmalıyız.

23 Nisan, geçmişimizi hatırlamak ve geleceğe dair umutlarımızı tazelemek için bir fırsat; Türkiye’nin demokratik mirası, ulusal egemenliğin ve insan haklarının korunması için mücadele edenlerin mirasıdır. Bu mirası korumak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğudur.

Yazının Devamını Oku

İstanbul ve Ankara’da su fiyatları indirilmeli

23 Nisan 2024
Su faturaları, doğalgaz ve elektrik faturalarını solladı.

Bir an önce bu yanlıştan dönülmeli... Belediye meclislerinde çoğunluk artık CHP’li üyelerde... Vatandaşların dileği Ankara ve İstanbul Belediye Başkanları Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu suda acil indirim yapmalı. Metin ALTAY

İSTANBUL’UN 2050 VİZYONU

İmamoğlu: Bize emanet edilen kamu kaynaklarını, kamu yararı ve mali disiplin esaslarını gözeterek 2050 vizyonu çerçevesinde belirlenen şu 10 hedefe ulaştırmak için harcamaya devam edeceğiz:

◊ Adil İstanbul

◊ Ulaşılabilir İstanbul

◊ Yeşil İstanbul

◊ Yaratıcı İstanbul

◊ Tarihi Mirasa Sahip Çıkan İstanbul

Yazının Devamını Oku