Ekonomide sığınmacı etkisi

2011’den bu yana Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği yapan Türkiye’nin ekonomisi, bu göç dalgası ile nasıl etkilendi?

Haberin Devamı

Türkiye’nin toplam nüfusuna resmi rakamlara göre 1.6 milyon Suriyeli sığınmacı, resmi olmayan rakamlara göre 2 milyon sığınmacı eklenmiş durumda. Bunun anlamı, nüfusunun yüzde 2.1 ile yüzde 2.5 artmış olması demek. Sığınmacıların belli kentlerde yoğunlaşmasının getirdiği sonuçlar da var.


Bu sonuçlar üzerine çalışmalar ortaya çıkmaya başladı. Cuma günü AFAD’ın düzenlediği toplantıda, ORSAM danışmanı Kırıkkale Üniversitesi’nden Dr. Harun Öztürkler ve Ankara Üniversitesi’nden Dr. Türkmen Göksel’in hazırladığı ‘Suriyeli Mültecilerin Türkiye’ye Ekonomik Etkileri; Sentetik Modelleme’ başlıklı bir çalışma tanıtıldı.


Ekonomik etkileri ölçen çalışmayla; Suriyeli sığınmacıların net göç ve nedenleri, dış ticaret, işsizlik oranı, ücret düzeyi, enflasyon (gıda fiyatları ve kira enflasyonu), konut satışları, eğitim hizmetleri ve maliyeti ve sağlık hizmetleri ve maliyeti gibi ekonomik değişkenler üzerindeki etkilerine bakılmış.


Raporun bulguları şöyle;

Haberin Devamı


1. Sonuçlar, Suriye sınırına komşu ve yakın illerden Mersin dışındaki tüm kentlerin, Suriyeli sığınmacılar olmasaydı çekeceklerinden daha az iç göç çektikleri hesaplanmış. Örneğin Gaziantep’in, Suriyeli mülteciler olmasaydı net göç oranının yıllık olarak 0.4 baz puan daha yüksek olacağı vurgulanıyor.


2. Sığınmacıların ihracat ve ithalat üzerine etkilerinin, kentten kente farklı hesaplanmış. Araştırmacılar, Gaziantep, Adana, Kahramanmaraş ve Mardin Suriyeli sığınmacılardan ihracat ve ticaret dengesi bağlamında olumlu etkilenmiş olduklarını, ancak Hatay, Şanlıurfa ve Kilis’in olumsuz etkilendiğini bulmuşlar. Mersin ve Osmaniye’nin ise önemli ölçüde etkilenmediğini vurguluyorlar.


3. Sığınmacıların sınır gölgesindeki illerde konut fiyatlarına ve kiralara da büyük etkisi olduğunu biliyoruz. Araştırmacılar, Suriyeli mülteciler olmasaydı toplam konut satışlarının örneğin Gaziantep’te ortalama olarak yıllık yüzde 12 daha düşük olacağını hesaplamışlar. Aynı biçimde, Kahramanmaraş, Kilis, Şanlıurfa ve Gaziantep’te ev satışlarının Suriyeli mülteciler geldikten sonra arttığına vurgu yapılıyor.

Haberin Devamı


4. Araştırmacılar, çalışmanın sonuçlarına göre Suriyelilerin bölgedeki illerde yarattığı en önemli ekonomik etkilerinden birinin işgücü piyasası üzerinde olduğunu ileri sürüyor. Rapor, sığınmacıların yoğun olduğu kentlerde ve özellikle kayıt dışı iş alanlarında yerel halkın belli ölçüde işlerini kaybettiklerini, ücret düzeyinde de azalma ortaya çıkardığını vurguluyor. Suriyeli sığınmacılardan iş bulabilenlerin önemli bir bölümünün asgari ücret düzeyine yakın bir gelir elde ettikleri gözlenmiş.


5. Sığınmacıların bölgedeki en önemli ekonomik etkilerinden birinin gıda fiyatları ve kira enflasyonunda gözlemlenen artış olduğu anlatılıyor. Örneğin, Gaziantep’in enflasyonda il sıralamasında 2010 yılında on sekizincilikten, 2013 yılında birinciliğe yükseldiği vurgulanıyor. Sığınmacı göçü alan kentlerde özellikle varoş bölgelerde kiralardaki artışın çok yüksek oranlarda olduğu görülmüş; TUİK verilerine göre, Gaziantep’te kira artışının Türkiye ortalamasının 2.3 katı olduğu hatırlatılıyor.

Haberin Devamı


6. Suriyelilerin yerel halkın günlük yaşamı ile ilgili bir diğer önemli etkisi sağlık hizmetlerinde ortaya çıkmış. Çalışmanın bulgularına göre, yerel halk hem sağlık hizmetlerinin kötüleştiğinden hem de sağlık hizmeti almanın zorlaştığından şikâyetçi.
Çalışmanın bize sunduğu çerçeveden şu söylenebilir; bu alanlarda hem ortaya koyulan sorunları, hem de bu sorunların toplumsal etkilerini hafifletmek için politika yapıcıların daha ayrıntılı çalışmalar yapması bir zorunluluk. Çünkü bahsettiğim çalışmada, hem yerel halkla, hem de sığınmacılarla yapılan yüz yüze yapılan görüşmelerde ortaya çıkan tablo, bu sorunların daha yüksek oranda algılandığı yönünde. Hele ki; yapılan çalışmada ortaya çıkan verilerin ortalamayı yansıtmasından, örneğin Gaziantep’te sığınmacı etkisiyle enflasyona yüzde 2.1’lik ilavenin olmasından hareket edilirse daha yoksul kesimlerin enflasyonuna daha yüksek bir ilave yük getirdiğini söylemek yanlış olmaz. Bu durum kiralar için zaten saptanmış görünüyor.
Ankara’nın akışa bırakılmış bir ekonomi politikası olmasaydı, bu önemli konuya ekonomi yönetiminin eğilmesini de bekleyebilirdik. Oysa bu sorun; enflasyon, işsizlik gibi genel ekonomik sorunlara ilave katkı yapan bir unsur olarak hep yanı başımızda olacak.

Yazarın Tüm Yazıları