YÖK’ten haberler

BUGÜN YÖK’ten haberler yazacağım; hukuk, tıp ve temel bilimler konusunda iyi, ilahiyat fakülteleri konusunda kötü haber.

Haberin Devamı

Geçen hafta YÖK Başkanı Sayın Prof. Yekta Saraç aradı; konuştuk. Araya koalisyon meseleleri girdi, bugün yazıyorum.
Sayın Saraç’ın verdiği bilgiye göre, hukuk fakültelerinde kalite o kadar düşmüştü ki, ÖSYS’de 366 bininci sırada yer alan bir öğrenci bile hukuk fakültelerinden birine girmişti!
Böyle bir öğrenci iyi hukukçu olabilir mi?!
Hukuk fakültelerine girebilmek için YÖK asgari puan tespit etti, 150 bininci sıranın altında olanlar hukuk fakültelerine giremiyorlar artık.
Tıp fakültelerine gelince... ÖSYS’de 101 bininci sıradaki öğrenci bir tıp fakültesine girebiliyordu. Artık 40 bininci sıranın altında bir öğrenci tıp fakültelerine giremiyor.
Böylece tıp ve hukuk fakültelerinde öğrenci kalitesi yükselecek.


HUKUKÇU OLMAK!


Ülkemizde hukukun durumuna bakarak hukuk öğretiminin kalitesini görmek mümkün.
İsmini vermeyeceğim, Anadolu’da büyükçe bir şehrimizdeki üniversitede 2010 yılında kurulan hukuk fakültesi, 2 profesör ve bir tek yardımcı doçentle faaliyete geçti! Bugün iki profesör ve üç yardımcı doçent var; diğerleri hep araştırma görevlisi!
Bir de “misafir öğretim üyeleri” var, başka şehirden gelip ders verdikten sonra giden; öğrenciyle temas imkânı olmayan, araştırma için vakti de kalmayan öğretim üyeleri!
Böyle fakültelerden kaliteli hukukçu, mühendis, işletmeci, öğretmen çıkmaz.
YÖK’ün asgari puan sınırı koyması daha kaliteli öğrencilerin tıp ve hukuk fakültelerine girmesini sağlayacaktır.
Tabii ortaöğretimde kalitenin yerlerde sürünmesi Milli Eğitim Bakanlığı’yla ve eğitim fakülteleriyle ilgili vahim bir sorundur, ayrı konu.

Haberin Devamı


TEMEL BİLİMLER


Temel bilimler (fizik, kimya, biyoloji) fakültelerine ilgisizlik öteden beri ciddi bir sorundur. Mezunları iş bulamadığı için talep düşüyor, kontenjan da sürekli aşağıya çekiliyordu.
Prof. Saraç’ın şu sözlerini büyük bir sevinçle kaydettim:
“Temel bilimler olmadan ülkede bilim hayatı gelişmez. Temel bilimler, ülkede bilim insanı yetiştirmek için öncelikli ve zorunlu alanlardır!”
YÖK Başkanı, Avrupa ülkelerinde meslek insanı yetiştiren fakültelerle, temel bilimler fakültelerinin oranlarını araştırdıklarını söyledi. Türkiye’de bu oranı tespit ettiklerini, TÜBİTAK’la görüşerek burs ve mesleki kariyer imkânı sağladıklarını belirtti. Temel bilimlerde 2015 yılında doluluk oranının yüzde 100’e yaklaştığını da haklı bir sevinçle anlattı.
Çok memnuniyet verici bir gelişme de YÖK bünyesinde bir “Kalite Kurulu”nun kurulmuş olması.
Şu işleri yaptık da sonucu ne oldu? Buna “çıktı kontrolü” deniliyor. Prof. Saraç “en önemli çıktı göstergesi kalite” diye vurguladı. Tabii bu kurulun bağımsız, tarafsız ve yüksek kalitede akademik vasıfta olması gerekir.

Haberin Devamı


İLAHİYAT VE FELSEFE


Öğretim sistemimizde büyük sorunlar var. Yükseköğretimdeki sorunlarımız ve çözümleri bu yazdıklarımdan ibaret değil. Bununla birlikte hukuk, tıp, temel bilimler ve kalite kontrolü konusunda atılan adımlar önemli ve isabetli.
Fakat... İki gündür ilahiyat fakültelerinden adeta feryat gibi mesajlar alıyorum; Turgut Şahin’in de yazısını okudum: YÖK, ilahiyat fakültelerinde maalesef kelam ve felsefe derslerini yine kısıtlamış!
Geçen yıl aynı karar alınmış, kamuoyunun ve ilahiyatçıların tepkisiyle vazgeçilmişti. Şimdi yeniden yürürlüğe konuluyor.
Diyanet İşleri Başkanı felsefe ve kelamla “izdivaç etmemiş” bir din anlayışının nelere yol açtığını anlatırken, bunu anlamak mümkün değil. Yarın devam edeceğim.

Yazarın Tüm Yazıları