Nobel Ödülü

AZİZ Sancar Hocamıza saygılarımı sunuyorum, başarısını alkışlıyorum.

Haberin Devamı

Sırf bir Türk bilim adamı Nobel Ödülü kazandı diye değil, aynı zamanda yeni nesillere çok isabetli bir ‘rol modeli’ ortaya koyduğu için de kendisini kutluyorum ve alkışlıyorum.

Siyasi ve ideolojik kavgaların yeni nesillere kötü örnek olduğu ülkemizde, elbette Prof. Aziz Sancar gibi evrensel düzeyde başarı göstermiş bir bilim adamı gençlerimiz için mükemmel bir örnektir.
Yoksul, ışıksız, yolsuz ve çekingen Anadolu’da okuryazarlığı olmayan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelip Amerika’da saygın bir bilim adamı olabilmek, bugün çok daha iyi imkânlara sahip gençlerimize ilham vermesi gereken muhteşem bir hayat hikâyesidir.

 

BİLİME ADANMAK

 

Kuzey Carolina Üniversitesi Biyokimya ve Biyofizik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aziz Sancar hakkında medyada izlediğiniz bilgileri burada tekrarlamayacağım. Arkadaşımız Tolga Tanış’ın Aziz Sancar’la yaptığı uzun mulakatı okumanızı ve çocuklarınıza okutmanızı tavsiye ederim. Şu linkten ulaşabilirsiniz:

http://www.hurriyet.com.tr/nobel-panteri-aziz-sancar-kizlar-hep-beni-terk-etti-30282793 

Prof. Sancar, Mardin’den çıkıp İngilizceyi öğrenmeden gittiği Amerika’da bu başarıyı nasıl sağladı?
Kendisinin cevabı şöyle:
“İçimde hep ilim heyecanı vardı. Ömrümün 33 yılını verdim. Bilim yolunda sebat, sabır ve kendini adama duygusu olunca, sonuç da oluyor.”
İşte gençlerimizin ruhuna işlemesi gereken değer budur: Başarı için sebat, sabır, kendini adama duygusu.

 

Haberin Devamı

MİLLİ VE EVRENSEL

 

Prof. Sancar üstün bilim adamı vasfıyla “örnek” olduğu gibi, vatanseverliğiyle de örnektir. Ödül alırken yakasındaki bayrak ve Atatürk rozeti ile Osmanlı tuğrası desenli kravatı büyük bir tarih sentezini yansıtıyor.
Prof. Sancar bu meziyetiyle “milli ve yerli”dir, Amerika’da yüksek bir bilim düzeyine ulaştığı halde Türkiye’den, Mardin’den, hatta Mardin’deki akrabalarından kopmamış. Fakat onu büyük bilim adamı yapan özelliği “evrensel” olmasıdır, bilimin evrensel düzeyine ulaşmasıdır. Cumhurbaşkanı “Milli ve yerli” vurgusu yapıyor, buna mutlaka “evrensel”i eklemek gerekir: Evrensel bilim, evrensel hukuk, her alanda evrensel standartlar...
Bu düzeye ulaşmadan bu çağda hamasetle “büyük millet” olunmuyor.
Nobel ödülleri, çağımızda “evrensel” standartların göstergelerinden biridir. Öyle ki, sonuçlar açıklanınca Prof. Sancar’ın üniversitesi onun fotoğraflarıyla donatıldı.
Dünya üniversiteleri için kalite sıralaması yapılırken dikkate alınan ölçülerden biri, o üniversiteden bilim adamlarının kazandığı Nobel sayılarıdır. Bizde henüz böyle bir üniversite yok.

 

Haberin Devamı

GELİŞMİŞ ÜLKE NE DEMEK?

 

Türkiye’den Orhan Pamuk’tan sonra Aziz Sancar Hoca ikinci Nobel Ödülü’nü kazanmış oldu.
Pakistan ve Bangladeş’in de 2’şer Nobel Ödülü var.
Türkiye’nin eğitim ve ekonomi düzeyi çok daha fazlasını hak ettiriyor bize.
Bilim, edebiyat, sanat dallarında daha çok mesafe almalıyız. Dünyaya daha fazla açılmalıyız, üniversitelerimiz dünya üniversiteleriyle daha fazla entegre olmalı. Türkiye’de üniversitelerin “uluslararası işbirliği” puanı 266’dır, Çin için bu sayı 495, Fransa için 811’dir.
2014 yılında Türkiye çıkışlı bilimsel yayın sayısı 37.095’tir.
Bu sayı İran için 39.573’tür!
Fransa’da ise 2014 yılında bilimsel yayın sayısı 104.739’dur. Nobel kazananların sayısı 67’dir; bizdeki 2’ye karşılık!
Almanya her bakımdan daha yukarılarda.
Görüyor musunuz mesafeyi? Gençlerimize politik kavga değil, bilim heyecanı vermek gerektiği açık değil mi?
Sayın Aziz Sancar, binlerce teşekkür, yeni nesillere muhteşem bir örnek oldunuz.

Yazarın Tüm Yazıları