Hukuku unutmak

Haberin Devamı

MUHAFAZAKÂR işadamlarının kurduğu dernek ve vakıflar, iktidarı destekleyen ilanlar veriyorlar; elbette hakları... Ben ne diyorlar, öncelikleri nelerdir diye baktım.
Üzüntüyle gördüm ki “hukuk”un kelimesi bile geçmiyor! Evrensel hukuk ve hukuk güvenliği gibi ekonomik gelişme için de zorunlu olan kavramlar bir tek kelime olsun yok!
28 Şubat döneminde o zamanın egemenleri “irticai şirketler” diye kara listeler hazırlanırken “hukuk” ekmek ve su gibi lazımdı da bugün bu kadar kolay mı unutulmalıydı?

NASIL BİR TÜRKİYE?

İlanlardan biri “Öyle bir Türkiye ki” başlığını taşıyor. “Yeni Türkiye” deniliyor, “2023 hedefleri, 500 milyar ihracat” hedefi hatırlatılıyor. “Yeri gelince ‘one minute’ diyen bir Türkiye” vurgusu yapılıyor. “Kadim Osmanlı coğrafyasının umudu olarak tüm medeniyet havzasına öncülük eden bir Türkiye” deniliyor.
Yabancı sermaye konusunda “istikrarlı siyasi ve ekonomik görünümü ile yabancı yatırımcı için fırsat ülkesi Türkiye” ifadesi yer alıyor.
“Tarihe damga vur!” diye başlayan diğer ilana baktım, orada da tek kelimeyle “hukuk” geçmiyor.
Ekonomik gelişmemizde çok değerli bir faktör olan “Anadolu Kaplanları”nın amaçladıkları Türkiye’yi anlatırken hukuk vurgusunu unutacak kadar politize oldukları açık.
Halbuki “Asya Kaplanları” evrensel hukuku baş tacı ederek “ekonomik mucize” yaratıyorlar.

Haberin Devamı

ASYA MUCİZESİ

Singapurlu Müslüman Kishor Mahbubani’nin Asya mucizesini anlatan kitabını yine hatırlatmak istiyorum. Japonya, Güney Kore, Singapur, Malezya, Hindistan ve Mao’dan kurtulduktan sonra Çin ekonomilerindeki dinamizmi inceleyen Mahbubani, bunu sağlayan 7 ilkeyi anlatır:
Serbest piyasa ekonomisi, bilim ve teknoloji, meritokrasi, yani liyakat sistemi, pragmatizm, barış kültürü ya da ılımlılık, hukukun üstünlüğü, eğitim.
Mahbubani’nin Çin örneği bilhassa çarpıcıdır: Geleneksel Çin İmparatorluğu’nda “İmparator”un, Mao Çin’inde “parti”nin direktifleri her şeyden üstündü. Hukuk “yönetmek için bir araç”tan ibaretti. Bugünkü Komünist Çin’de ise “yabancı sermaye çekmek ve yatırım güvenliğini geliştirmek için hukukun üstünlüğüne kesin ihtiyaç duyuluyor.” Hukuk artık “bireyi koruma fonksiyonu” için gereklidir. Yargı cihazından parti komiserleri çıkarılmış. Ticaret, hukuk ve vergi davalarında mahkemelerin bağımsızlığı kabul edilmiş. Amerika’ya çok sayıda hukuk öğrencisi gönderiliyor... (The New Asian Hemisphere, s. 83-90)
Bugün Komünist Çin’de bile böyle!
Bir “Asya Kaplanları”nın yükselişindeki hukuk ve pragmatizm fikrine bakın, bir de bizim “Anadolu Kaplanları”nın sert ideolojik ve politik tavrına bakın.

Haberin Devamı

ANADOLU KAPLANLARI


Sermayenin Anadolu’ya yayılması, Anadolu sermayesinin yükselmesi, esnaflıktan işadamlığına evrilme, “kenar”dan “merkez”e geliş, uzun asırlar “kaaatkârlık” kültürü içinde yaşayan muhafazakâr çevrelerin girişimci olması benim yıllardan beri savunduğum temel sosyolojik modernleşme dinamiğidir.
Uzun vadeli bakışla, AKP’nin en pozitif tarafı bu sosyolojik süreçtir. Oy tabanı da sadece ideolojiye değil, bu ekonomik faktöre dayanıyor.
Fakat hazin olan, bu olumlu ekonomik dinamizme hukuk fikrinin eşlik edememiş olmasıdır. Hukukun üstünlüğü ve evrensel kalitede eğitim olmadan “500 milyar dolar ihracat”ın hayal olarak kalacağını siyasi liderler tabanına anlatmalıydı. Çatışmacı siyasi motivasyon buna engel oluyor.
Ali Babacan’ın “Tek çaremiz AB hukukudur” diyen konuşmaları maalesef muhatabına ulaşmamış.
Zaten büyümemiz de ihracatımız da duraklama devrine girmiş bulunuyor.

Yazarın Tüm Yazıları