CHP?

CHP’de beklenen kavga patlak verdi, Emine Ülker Tarhan isyan bayrağını açtı.

Haberin Devamı

CHP’nin ve MHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde başarılı olduklarını söylemek mümkün değil. Bunun çeşitli yönlerden analizi yapılabilir. Fakat Emine Ülker Tarhan, bunu bir ideoloji meselesi sayıyor.
Emine Ülker Tarhan, Süheyl Batum, Birgül Ayman Güler, Nur Serter gibi isimler, daha seçimler ortada yokken, Kemal Kılıçdaroğlu’nun geniş kitlelere açılma siyasetine karşı çıkmışlardı. CHP’deki kavganın temel konusu, bir seçimlik “çatı aday” meselesi değildir. CHP’nin hangi kitlelere nasıl açılacağı konusundaki köklü ihtilaftır: CHP sağdan oy alarak mı, soldan oy alarak mı büyüyebilir?

SOL KEMALİZM

Emine Ülker Tarhan ve arkadaşları “sosyal demokrasinin evrensel ilkeleri”nden bahsetmekle birlikte “devrimler ve altı ok” vurgusu yapıyorlar. Onları parti içinde özel kılan da zaten bu “devrimler ve altı ok” vurgusudur, zira sosyal demokrasi kavramını partide herkes kullanıyor.
“Altı ok”un ve “sosyal demokrasi”nin hem sosyolojik tabanları hem felsefi ilkeleri birbirinden çok farklıdır. Tarhan ve arkadaşlarının bu iki ayrı dünya görüşünü nasıl sentezlediklerini bilmiyoruz. Ecevit bir sentez yapmıştı fakat ‘Tek Parti’ devrini, söylemini ve ideolojisini eleştirerek. Hatta o zaman keskin Atatürkçüler, Ecevit’i “Atatürk düşmanı” diye suçlamıştı. Bu konuda tarihçi Orhan Koloğlu’nun “Kim Bu Ecevit” kitabına bakılabilir.
Ecevit’in tek parti devrini ve ideolojisini nasıl eleştirdiği konusunda da kendisinin yazdığı “Atatürk ve Devrimci” adlı kitabı önemlidir.
Böyle bir gerçek yenilenme yapmadan CHP’nin geniş kitlelere açılması zordur, nitekim değişik isimlerin liderliğinde girdiği bütün seçimlerde aldığı sonuçlar ortada.

SOLDA NE VAR?

Tarhan konuşmasında Selahattin Demirtaş’ın oylarının yüzde 6 civarından yüzde 10’a doğru yükselmesini CHP’nin izlemesi gereken politikaya örnek olarak gösterdi. Demirtaş’ın oy artışındaki esas etken Kürt kimliğidir, soldan da bir miktar oy almıştır.
Tarhan’la aynı ekipten Birgül Ayman Güler’in Kürt kimliği hakkındaki yakışıksız ve kışkırtıcı konuşması hafızalardadır.
Genel geçer sloganlar ve ‘sihirli’ kelimeler, farklı kitlelere açılma sıkıntısı olan bir partiye büyüme yolunu göstermek için yeterli olamaz.
Bugün Türkiye’de Marksist sol marjinalleşmiştir. Tarhan ve arkadaşlarının kullandığı söylemin de toplumumuzda geniş bir sosyolojik tabanı yoktur. Olsaydı CHP daha önceki seçimlerde oy alırdı.

SOSYAL DEMOKRASİ?

Geniş kitlelerle CHP arasında, Tek Parti devrinde kalın duvarlar teşekkül etti. Onun için Erdoğan da sık sık geniş kitlelere eski CHP’yi hatırlatıyor.
CHP, bu kültürel duvarları aşarak özgürlük, saygı ve ekonomi faktörleriyle, yani Batılı anlamda sosyal demokrat bir parti haline gelerek geniş kitlelere ulaşabilir, 1970’lerdeki Ecevit gibi.
Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının politikası budur ve doğrudur; başarısızlık iki faktörden geliyor:
CHP’deki sol Kemalist takım, partilerde olması gereken söylem birliğini, tutarlılığı ve uyumu engelliyor, sürekli kavga görüntüsü veriyor.
Kılıçdaroğlu ve arkadaşları, 1970’lerdeki ‘Ortanın Solu’ hareketinin akademik ve entelektüel lojistiğine sahip değiller. O yüzden vatandaş gözünde de gündemin kavgasını yapan, uzun vadeli ekonomik ve siyasi reform politikaları geliştiremeyen bir parti görüntüsü veriyor. Sorun bu akademik ve entelektüel lojistik eksikliğidir.

NOT: Senelik iznimin bir bölümünü kullanacağım, tekrar görüşmek üzere...

Yazarın Tüm Yazıları