Bataklık...

ORTADOĞU gittikçe daha derin dehlizlere sürükleniyor.

Haberin Devamı

IŞİD’e bunca hava saldırısı yapıldığı halde gerilemiyor, hatta tehdidini artırıyor.
Son olarak Şii Hizbullah mevzilerine saldırması hem hareket kabiliyetinin azalmadığını gösteriyor hem Sünni-Şii çatışmasının daha da körükleneceğinin bir işaretidir bu.
Hatta, El Nusra örgütü IŞİD’le ittifak yaptığı gibi, bugüne kadar “ılımlı” kabul edilen ve IŞİD’le çatışan geniş tabanlı İslami Cephe örgütü de artık IŞİD’le çatışmayacağını açıkladı!
Sebep ne? Sebep, koalisyon güçlerinin hava saldırıları! Koalisyon, radikaller tarafından “Haçlı Cephesi” olarak niteleniyordu; Türkiye’deki bir takım sempatizan grupların internet sitelerinde de okuyoruz bunları!

SÜNNİ-Şİİ CEPHELEŞMESİ

Haberin Devamı

İster misiniz, yakın zamana kadar tek başına hareket eden IŞİD, “Haçlı akınlarına karşı” daha bir geniş cephe kursun! İster misiniz daha bir cazibe kazansın! Sünni terör örgütleri büyüsün!
Ve ister misiniz, Esad’ı destekleyen Lübnanlı Şii Hizbullah örgütüne IŞİD’in saldırısı geçici bir olay değil de, Şii-Sünni çatışmasını büsbütün körüklemek için yapılmış stratejik planın uygulama işareti olsun!
Lübnan’daki Hizbullah örgütü, aslında İran destekli koca bir resmi Şii ordusudur. Esad için çarpışıyor. Eğer IŞİD-Hizbullah çatışması büyürse bunun Lübnan’ı infilak ettirmesinden, İran’ın da kanlı boğazlaşmalarında askeri taraf haline gelmesinden korkulur.
Bundan birkaç yıl önce bugünkü tabloyu, bir IŞİD’in bu hale gelebileceğini tahmin edebiliyor muyduk!
Bu “bataklık” birkaç yıl sonra ne hale gelir? Bilen bir Allah’ın kulu var mı?

IŞİD VE PKK

Kobani’de IŞİD’le PYD’nin savaşı devam ediyor; top mermileri bizim tarafa, Suruç’a düşüyor! Bu vahim savaş, Türkiye’nin Ortadoğu’da nasıl bir kördüğümle karşı karşıya olduğunun adeta simgesi...
IŞİD’in Kobani’yi ele geçirmesi asla kabul edilemez... Türkiye için de herkes için de çok kötü olur...
Bu denklemde Selahattin Demirtaş Türkiye’nin PYD’ye ağır silahlar vermesini, terör örgütü olarak sadece IŞİD’i görmesini istiyor! Fakat PYD’ye Türkiye’nin güvensizlik duyması için birçok sebep vardır.
Yarın o silahları nereye yöneltir, belli mi?
Her şeyden önce Türkiye’de “çözüm süreci” devam ederken Kandil ve PYD, Selahattin Demirtaş’ın deyişiyle “çözüm süreci paralelinde” hareket etmediler, aksine, daima Türkiye’yi tehdit ve tedirgin eden çizgilerini sürdürdüler...

Haberin Devamı

ŞAŞKIN AMERİKA

ABD’li Başkan Yardımcısı Biden’ın akıl almaz hamakatla söylediği laflar ve ardından Türkiye ile Birleşik Arap emirliklerinden özürler dilemesi... Sadece patavatsızlıklarıyla ünlü bu politikacının densizliklerinden biri mi? Yoksa Amerikan kafasının nasıl karışık olduğunun yeni bir örneği mi?
Amerika, evvela Suriye meselesinde kararlı tavır almamakla büyük hata yaptı, IŞİD’i doğuran zemine seyirci kaldı. Şimdi de tereddütler içinde...
ABD’nin kurduğu koalisyon neye yaradı?! En azından Kobani’ye saldıran IŞİD birliklerini havadan bombalayamaz mıydı?
Nasıl bir Suriye sorusunun cevabı olmayınca, Amerika’nın davranışları da böyle zikzaklı, mütereddit...
Netice: Ortadoğu bu çağda, tarihteki “Şam-ı Şerif... Bağdad gibi diyar...” değildir. 19. yüzyıldaki Makedonya’dır!
Türkiye’nin, Ortadoğu’da bu mezhep boğazlaşmasında taraf gibi görünmemek için Batılı müttefikleriyle birlikte hareket etmesi ne kadar gerekliyse... Kara savaşından, bataklığa dalmaktan da o kadar sakınması gerektiği açık.
Çok uzun süre devam edecek, muhtemelen sınırları değiştirecek bir kanlı Balkanlaşma süreci ilerliyor güneyimizde!

Yazarın Tüm Yazıları