Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Sezer neden eleştirildi o zaman

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, seçildiği günden beri sürdürdüğü muhalefetle polemik politikasından dün itibariyle beklediği sonucu aldı gibi.

Haberin Devamı

Dört partinin grup toplantısını izleyince çıkan izlenim bu yönde.
Ama en ilginci, Başbakan Davutoğlu’nun, Erdoğan’ın ‘başkanlık gündemine’ bırakın paralel yürümeyi teğet dahi geçmemesiydi; onun gündemindeki ‘paralel’ başkaydı.
O ‘paralel’e çok dalmış olmalı ki Davutoğlu, az önce konuşan MHP Lideri Bahçeli’nin, Erdoğan’a yönelik sert eleştirilerini dahi hiç tınmadı.
Davutoğlu’nun bu tutumu ile ‘başkanlık gündemine’ Erdoğan’la paralel bakışta, en azından bugünlerde bir gönülsüzlük içinde diye okunabilir; ama o ayrı konu.

CUMHURBAŞKANI ORTAK HEDEF

Çünkü 28 Ağustos’tan bu yana Erdoğan, ilk kez muhalefetin ortak hedefiydi.
Bunu tetikleyen de ortaya attığı başkanlık tartışmasından çok, bir cumhurbaşkanının meydanlara çıkıp eski partisi için oy istemesi olmuş.
Üç muhalefet partisi de bunu, ‘açık Anayasa ihlali’ sayıyor.
Daha önce de Bahçeli, zaman zaman Abdullah Gül’ü hedef alan sözler etmişti; ama dünkü kadar sert sözleri hiç anımsamıyoruz.
Bahçeli dün ise konuşmanın neredeyse tamamını Cumhurbaşkanı’na ayırdı; ‘ensesinde olmaktan’, ‘yargı önüne boynu eğri çıkarmaya’ kadar pek çok ağır eleştiriler yaptı.
Bahçeli’nin ardından HDP Eşbaşkanı Demirtaş kürsüye çıktı, halkı ayrıştırmakla suçladığı Erdoğan’a, “Ne yaparsan yap başkan olamayacaksın” diye seslendi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu ise beklenenin ötesinde bir
çıkış yaptı.
Erdoğan’ın ‘şeref ve namus’ üzerine ettiği yemini unuttuğunu, Anayasa’yı askıya aldığını belirterek şunu dedi:
Bu süreç biraz daha hızlanırsa halkın direnme hakkı ortaya çıkacaktır.”
Herhalde Erdoğan bu eleştirilere ilk etkinliğinde yanıt verecektir; çünkü altı aydır muhalefetle böylesi bir gerginliği özler bir hava estirip durdu.

Haberin Devamı

GÜL’E DE ÇIKIŞMIŞTI

Muhalefetin bundan sonraki tavrı da Erdoğan’a bağlı olarak gelişecek.
Ancak, dünkü açıklamaları ön kesme olarak okumalı; çünkü muhalefetin seçim meydanlarındaki hedefinin Davutoğlu olacağı kesin.
Ötesinde, Erdoğan süreci tırmandırırsa muhalefet, “Uyarmıştık, ama tarafsızlığını unutunca biz de Cumhurbaşkanı’nı hedef aldık” deme gerekçesine sığınabilecek.
Hani, “Bu da Erdoğan’a yarar” diyecekler çıkabilir, ama AKP tabanının bir bölümü de dahil halkın Cumhurbaşkanı beklentisi ile Erdoğan’ın beklentisinin örtüşmediğini de görmeli. Örneğin Erdoğan’ın her müdahalesi beklenen
onayı almıyor.
İşte Merkez Bankası ile ilgili sözleri doları fırlattı, Türk firmaları 18 milyar dolarlık bir kayıpla karşı karşıya kaldı.
Bu da, “Peki, bunun Anayasa kitapçığı fırlatan Ahmet Necdet Sezer’in tutumundan, etki tonu dışında farkı ne” sorusunu akıllara getirdi.
Hem de o Erdoğan, yıllarca Sezer’in müdahalelerinden yakınıp durmuşsa.
Ayrıca, sırf kan akmasın diye CHP mitinginde polis barikatını kaldırtarak, 7 yıl boyunca yürütme alanına tek müdahaleyi yapan Gül’e şu çıkışı da hâlâ akıllardaysa:
“Devleti kim yönetiyor, devlette çift başlılık olmaz.”

Yazarın Tüm Yazıları