Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

CHP’nin risk ve avantajları

CUMA günü CHP İzmir İl Başkanlığı’nın düzenlediği, “Yerel Seçimler ve Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Ardından İzmir ve Türkiye” konulu oturumlarda, önümüzdeki süreç, CHP açısından taşıdığı risk ve avantajlar açısından geniş bir analize tabi tutuldu.

Haberin Devamı

Hem panelist hem de moderatör olarak konuştuğum bu oturumlar, her şeyden önce CHP’nin çok hızlı hareket etmesi gerektiğini yeniden ortaya koydu.
Konsensus’un Genel Müdürü Murat Sarı’nın açıkladığı veriler, başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere tüm CHP’lilere çok ciddi görevler yüklüyor.
Sadece o rakamların gereğinin yapılması dahi CHP açısından çok yaşamsal.
Çünkü CHP tabanında iktidara gelme inanç ve umudu alarm veriyor.


GENÇ VE KADIN COŞKU DEMEK

CHP yönetimi bunun tedavisini mutlaka en kısa sürede yapmalı; ama nasıl?
Hem Sarı, hem akademisyenler hem de CHP yöneticileri önemli tespitler yaptı.
Kendi görüşlerimi buradan zaman zaman aktardığım için, diğer konuşmacılardan kısa değerlendirmelerle tabloyu ortaya koymaya çalışacağım.
İlk konuşmacı Genel Başkan Yardımcısı Sosyolog Prof. Sencer Ayata’nın açıkladığı detaylı seçmen araştırması şunu gösteriyor:
Oy tabanı genişleyen gençlerle mavi ve sarı yakalılardan CHP, diğer partilere oranla daha çok oy alabiliyor, ama geçişkenlik giderek azaldığı için, ‘oy artık aslanın ağzında’; yüzde 75’lik büyük pay da AKP ve CHP seçmeninde.”
CHP’nin zorluğu ve hedefinin ne olması gerektiğinin işareti de burada.
Çiçeği burnunda Genel Başkan Yardımcısı Doç. Selin Sayek Böke’nin “Umut veren bir kalkınma hamlesini gerçekleştireceğimizi göstermek zorundayız” demesi son derece önemliydi.
Çünkü Böke, kalkınma ile oyun paralel gittiğini söylerken Ayata da, “Araştırmalar ‘ancak kalkınmacı bir CHP’nin oy alabileceğini’ gösteriyor” dedi.
Böke, Prof. İlhan Tekeli’nin, “Türkiye’de bir illüzyon yaşanıyor” şeklindeki tespitini, özellikle de AKP döneminin kalkınma rakamları ile ortaya koydu, ama başarılı uygulamaları da sıraladı.
Yansımalarına baktığımda Böke’nin sunumu, yine Tekeli’nin ‘CHP’de eksik’ dediği ‘coşkuyu’, en azından o salonda harekete geçirdi denebilir.
O coşku Böke’nin ‘genç ve kadın’ kimliğinin de eseriydi; CHP yönetimi bunu çok iyi okumak zorunda.

Haberin Devamı


KULAKLARA KÜPELER


Böke’nin ardından Genel Başkan Yardımcısı Prof. Bülent Şenatalar’ın Kürt sorunundan orduya bakışa, anadil öğreniminden TRT Şeş’e, Alevilerden kadın ve gençliğe kadar birçok alanda İzmir’den ciddi özeleştiriler yapması da CHP adına ‘olumlu’ çıkıştı.
Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile İl Başkanı Ali Ergin’in kadın ve genç vurgularını, Kocaoğlu’nun “İzmir’de kadınlar olmasaydı başarı olmazdı” demesini de bu bölüme eklemeli.
Türkiye’deki otoriterleşmeye dikkat çeken Prof. Ersin Kalaycıoğlu’nun, demokrasinin ve parlamenter sistemin sağlığı için CHP’ye ‘güçlenmelisiniz’ çağrısı yapmasına kim itiraz edebilir?
Prof. İlter Turan’ın şu özet sözleri de her CHP’linin kulağına küpelik:
İktidar, alternatif olmaya inanmaktan, bu da koalisyon oluşturmaktan geçer. Koalisyon ise bazı istenmeyen şeylerin kabul edilmesi demektir. Çünkü araçtan ziyade amaç odaklı düşünmeli.”
Prof. Tanju Tosun’un, CHP’nin ev kadınları, işçiler ve işsizlerden daha az oy almasına dikkat çekmesini de böyle görmeli.

Yazarın Tüm Yazıları