Doğruyu söyledi ve bütün dünyası karardı

TANIDIĞIM bir işadamı aradı:

Haberin Devamı

- Hocam, doğruyu söyledim diye bütün dünyam karardı. Olacak iş mi bu?
- Çok geçmiş olsun. Hayrola ne oldu?
Başladı anlatmaya..

İKİ MALİYECİ

“Odamdan içeri giren, düzgün giyimli iki Maliyeci, kimliklerini de göstererek; işçilerin tamamının sigortalı olup olmadığını sorup, ücret bordrosunu görmek istediler.
Ardından faturaları ve diğer belgeleri vs. sorduktan sonra, defterleri görmek istediler. Ben de ‘Defterleri bilgisayar ortamında tutuyoruz. Buyurun bir çay veya kahve için arkadaşlar 20 dakika içinde döküm alırlar’ dedim. Onlar da ‘Peki.. geçen yılınki hazır mı?’ diye sorduklarında ‘Onların dökümünü de 15-20 dakikada alırız’ dedim.
Saatlerine baktılar;
- Saat 17’ye geliyor. Yarın yine bu civarda olacağız. İbraz ettiklerinizde bir sorun yoktu. Onlarla ilgili kısa bir tutanak tutup, defterleri de bilgisayardan döküm alıp, yarın ibraz edeceğinizi yazalım.
dediler ve tutanak tutup, bana da imzalatıp gittiler.
Ertesi gün de gelip, defterlerin bilgisayardan döküm alınmış şeklini görüp, bir tutanak daha düzenleyerek teşekkür edip gittiler.

DOĞRUYU SÖYLEMENİN CEZASI

- Peki, sonra ne oldu?
- Açıkçası yapılanların sıradan bir denetim olduğunu düşünmüştüm. Öyle olmadığını iki ay sonra gelen zarfı alınca öğrendim. Zarfın içinden yaklaşık 3 milyon TL KDV, 3 milyon da ‘vergi ziyaı cezası’ çıktı!
O gün gelen maliyecilere ‘Defterleri şu an ibraz edemiyorum’ diyerek süre talep etsem, en az 15 gün süre vermek zorundalarmış. Ben saf saf ‘Defterleri bilgisayar ortamında tutuyoruz. Döküm almadık’ deyince, geçen yılın ve bu yılın mal alış ve masraf KDV indirimleri kabul edilmemiş. Çünkü KDV Kanunu Madde 34/1’e göre, deftere yazılmayan belgelerin KDV’si indirilemiyormuş!
Bilgisayardaki kayıtlar, deftere yazma sayılmıyormuş!
Sırf defterlere döküm almadım diye 3 milyon KDV ve 3 milyon lira da ceza geldi!..”
“Hiç böyle bir şey olur mu?” demeyin, oluyor. Hem de o kadar çok ki..
Aklınızda olsun; vergi ve Ticaret Kanunu açısından yapılan denetimlerde, defterleri “anında ibraz” zorunda değilsiniz. Süre istediğinizde, “en az 15 gün süre” verilmesi gerekiyor.

Haberin Devamı

RESMİ NİKÂHTAN ÖNCE İMAM NİKÂHINA HAPİS

Haberin Devamı

“Bu da nereden çıktı?” demeyin, Türk Ceza Kanunu’nda yazıyor. Resmi nikahtan önce, imam nikahı (dini nikah) yapılması durumunda, 2 aydan 6 aya kadar hapis cezası var.
Hapis cezası, ayrı ayrı damat ve gelin ile nikâhı kıyan imama uygulanıyor (TCK.Md.230).
Bu olayda, daha sonra resmi nikâh yapıldığında, damat ve gelin kurtuluyor ama imam sabıkalı olarak kalıyor.

MURPHY KURALLARI

Bir işi yapamayan ya da öğretemeyen, o işi denetlemeye memur edilir.
Birisi size “küçük bir problemim var” diyorsa, bilin ki o problem altından kalkabileceğinizden daha büyüktür.
Bir günde durup dinlenmeden sekiz saat çalışıyorsanız, sonunda patron olur ve günde 20 saat çalışmaya başlarsınız.
Hiç kimseyi dinlemeyen de herkesi dinleyen de kaybeder.

Haberin Devamı

MALİYE BAKANI’NIN ANLATTIĞI FIKRA

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’deki “vergi anlayışı” konusunda, aşağıdaki fıkrayı anlattı.
Bizim Temel, bir Amerikalı ve bir Avrupalı uluslararası ekonomi toplantısında devletin topladığı vergilerin dağılımını tartışırlar. Amerikalı: “Bizim Amerika’da önce yere bir çizgi çizeriz ve sonra topladığımız vergileri havaya atarız. Çizginin soluna düşen paraları halka hizmet olarak geri veririz, sağ tarafta kalan devlete kalır.”
Derken Avrupalı söz alır ve benzer bir hikaye anlatır.
Sıra bizim Temel’e gelir ve başlar anlatmaya;
- Bizde daha kısa oluyi. Bi kere öyle yere çizgi çizmezuk. Bizde hükümet halktan toplar vergileri... Atar havaya. Yere düşenleri kamuya harcarlar... Havaya kalanlar halka hizmet olarak geri döner.

Yazarın Tüm Yazıları