Yerden uzak, Allah’a yakın

Onları 2 bin 500 metrede öyle sepetten sarkar halde görünce sanki içime bir ferahlık doğdu. Tamam, benimki bana biraz fazla kıymetli ama eninde sonunda bir can değil mi? N’olacaksa olsun!

Kendi çapımda ben de rekor kıracağım. Uçak olmadan, gördüğü en yüksek rakıma şahit olacak bünye. Üstelik yükseklik korkum var, değil yüzlerce metredeki balonun sepetinden, beşinci kattan bakarken bile içim çekiliyor, kusacak gibi oluyorum. Rüyalarımda durup durup bir yerlerden aşağı düşmem cabası... Kalk borusu sabahın üçünde. Çünkü balonun gün doğmadan yükselmesi gerek. Alana vardığımızda kompresörlerle şişirilmeye başlanmış bile. İçine sıcak hava basıldıkça yattığı yerden doğruluyor.

Sıfır metre...

Balonların çıkabileceği bir üst limit var. Fakat bizimkinde yok. Yarışları izleyecek medya mensupları olarak özel izne tabiyiz. Aman ne mutlu: İstersek 2000 metreyi aşabileceğiz! Kaptan tüpün lavından foşşş diye sıcak havayı basınca sepet yerden kesiliyor. İlk baş dönmesi o anda. Farkında olmadan tırnaklarımı sepetin hasırlarına geçirmişim. İkinci, üçüncü foşşş derken artık bina boyunu aşıyoruz...

200 metre...

Kapadokya’nın o saatteki manzarasına bakarak rahatlamaya çalışıyorum. Ne rahatlaması? Doğan güneş bile bizden daha aşağıda. Sepettekiler rengimin attığını fark ediyor, “Sen ortaya geç istersen. İyi misin?” diye soruyorlar. Ağzımdan yarım yamalak “Benim yükseklik korkum var” çıkıyor. Yerinde yapılmış bir espri zannedip, herkes gülüyor. Ama kaptan “1200 metredeyiz” dediğinde artık kimsenin ciddi olduğumdan şüphesi yok.Bacaklarımın zangır zangır titremesi bütün sepette hissediliyor, yüzümün rengi sarıdan mora dönmüş durumda.

Allah’a yakın!

Telsiz anonsunda 2000 bin metreyi geçtiğimizi duyduktan sonra artık koyverdim zaten. Başlıyorum dua etmeye: “Sen çıkardın, sen indir Yareppim!”
Tam duayı edip kafayı kaldırdım ki az yukarıda çaprazımızda rekortmen sporcuların balonu! O yükseklikte kendilerini balonun sepetinden sarkıtmışlar, uçuşa başlamak için yerden gelecek komutu bekliyorlar.

Koyverme...

İnsan evladı kendine böyle bir şeyi neden yapar? Yavrum, neyedir isyanın, kimledir kavgan? Hayattan mı nefret ediyorsun, kendinden mi? Deli mi canım bunlar?
Halbuki dün röportaj yaparken öyle miydiler? Suçlu çocuklar gibi yere bakıp parmaklarıyla oynayan o adamları görseniz, havada paraşütleriyle burgu ve dönüş rekoru kıracak kahramanlar değil, şubeye çekilmiş pasaportsuz mülteciler sanırdınız.
Hani tutar tutar da sonra artık bıraktığınız bir nokta vardır ya... Onları 2 bin 500 metrede öyle sepetten sarkar halde görünce sanki içime bir ferahlık doğdu. Tamam, benimki bana biraz fazla kıymetli ama eninde sonunda bir can değil mi? N’olacaksa olsun! Ayrıca orada sarkan adamınkinden niye daha değerli bir can olsun ki?
Galiba kafayı buldum...
Nihayet komut gelip de havada süzülmeye başladıklarında sanki onlar değil, ben
uçuyorum. Öyle bir hafiflik, öyle bir
huzur. Yukarı aşağı, sağa sola dönmeye
başladıklarında tırnaklarımı sepetten çıkarıp fotoğraf çekmek için telefona sarılıyorum. Balon onları takip ederek yavaş yavaş alçaldıkça, aşağı bakıp bakıp, “Bu ne ki, ben ne irtifalar gördüm” diyorum.

Siz de yapabilirsiniz

Türkiye’nin birçok bölgesi yamaç paraşütü (paragliding) yapmak için müsait. Sertifikalı kursları tercih edip, kuralları sıkı sıkıya uyguladığınızda keyif verici bir maceraya kanat açacaksınız. Küçük bir internet araştırmasıyla bile, kendinize en yakın kurs veya kulüplerden biriyle temasa geçebilirsiniz. İşte fikir vermesi amacıyla onlardan birkaçı..
-Ankara: Türk Hava Kurumu (0312) 245 24 68 - www.thk.org
-İstanbul: İkarus Havacılık (0212) 243 16 28 - www.ikarus.com.tr
-Fethiye: Skywalkers (0545) 616 79 19 - www.skywalkers.com.tr
-Tekirdağ: Teyak (0282) 227 10 37 - www.teyak.com
-Mersin: MDESYPK (0324) 327 83 69 - www.yamac.gen.tr
-Bursa: Berussa (0533) 730 44 26 - www.berussa.org
-Antalya: Bulebox (0850) 840 61 16 - www.bluebox.com.tr

Dünya rekoru kırdılar

Çarşamba günü Kapadokya’da Redbull’un akrobatik yamaç paraşütçüleri Petar Lonchar ve Veso Ovcharov, arkadaşları Ondrej Prochazka ile birlikte üçlü senkronize sonsuz dönüş hareketi dalında dünya rekorunu kırdılar. Yere inene kadar 126 kez döndüler. Paraşüt eğitimine Sırp ordusunda başlayan Lonchar, Kapadokya için “Bir hava sporcusu için bundan iyi bir fon düşünülemez” diyor. Daha önce Himalayalar, Nambia, Peru gibi yerlerde havada 249 dönüşle rekor sahibi olan Bulgar Ovcharov ise Türkiye’de yaşadığı deneyim için “Herkes bunun adrenalin bağımlılığı olduğunu düşünüyor ama aslında çikolata yer gibi, seratonin ihtiyacını gideriyor” diyor.