Teröre uygun iklim

Haberin Devamı

Televizyonlar terörü her zamanki gibi en ince ayrıntısına kadar verdi. Bir defa daha haber alma özgürlüğü ile terörün yeniden ve yeniden üretilmesi arasına sıkıştık.

Siyasiler terör saldırılarında kullandıkları A tipi mesajlarını sıraladılar. Şöyledir, böyledir. Cek cak cuk!

Yorumcular ve köşe yazarları standart yorumlarını yaptılar, yazılarını yazdılar. “Ama” sözcüğü kullanmadan saldırıyı kınayanlar oldu. “Ama” deyip dünyadaki başka arızalara da dikkat çekenler de.

İslamla terör arasındaki bağ bir kez daha tartışmaya açıldı. Faturayı doğrudan dine kesme kolaycılığını gösterenler de oldu. İslama toz kondurmayanlar da.

Terörün ne olduğunu bilen ve bedelini de ödemiş bir ülke olarak aslında daha net sesler çıkarmamız beklenir. Ama son yıllarda içimizdeki fay hatları o kadar derinleşti, gerçeklik algılarımız o kadar farklılaştı ki sesler ona göre çıkar oldu.

Böylesi terör saldırılarının öfkeli gençlerden çok derin profesyonellerin eliyle icra edildiğini düşünenlerdenim. Arka plandaki çıkar çatışmalarının öne yansıyan, yansıması istenen hamleleri…

Evet, İslam coğrafyası şiddete yatkın… Terörün İslamla bir etkileşimi var. Hatta İslam ülkeleri bir araya gelip bu gidişe karşı ortak bir tavır sergilemeli. Sergileyebilirlerse… Teröre uygun bu iklimi nasıl kırarız diye stratejiler geliştirmeli. Geliştirebilirlerse…

Yine de İslami görünen her saldırının öyle olduğuna inanmıyorum. Paris’te olanları da birilerinin bir şeylerin yolunu açma planının bir adımı olarak algılıyorum. Bence işin özeti şu: Günde 30.000 çocuğun açlıktan, kötü beslenmeden, hastalıktan öldüğü bir gezegende yaşıyoruz. Oradan başlıyor herşey. Sonra başka haksızlıklar, adaletsizlikler, hukuksuzluklar biniyor üzerine. İklim teröre uygun hale geliyor. Böyle bir gezegende bundan iyisi can sağlığı!

*******

TERÖR SONRASI
Twitterda 3 yıldır mesaj atan ve Gaziler için bir takım haklar talep eden Güneydoğu Gazisi diye bir hesap var. Geçenlerde yine bir mesaj attı ve üç yıldır bir arpa boyu yol katedemediğini belirtti. Çok rahatsız edici…

2000’li yıllarından başında İzmir’de Güneydoğu Gazileri ile ilgili bir proje yapmak için fon oluşturmuştuk. Kulakları çınlasın Sevgili Mahfi Eğilmez’in gönüllü işbirliği ile.

Yarattığımız fonla da Gazilere “size ne alalım?” diye sormuştuk. O zaman İzmir’deki rehabilitasyon merkezinde rölyef çalışmaları yapıyorlardı. Makine, alet edevat, malzeme alabilirdik.

Onlar bizden “sazlı sözlü, dansözlü bir gece” istediler. Düzenledik, çok memnun kaldılar. Morale ihtiyaçları vardı. Hepsi o. Zaman zaman köşelerde yer alıyor. Maalesef bu devletin Gaziler karnesi de iyi değil. O yüzden Güneydoğu Gazisinin son attığı tweeti aynen buraya aktarıyorum. Bir faydası olmasa bile kimden yana olduğumuz belli olur!

"SGK benim protez bedelini pahalı buldu. 68 binin, 22 binini ödedi. 4 ay oldu mahkemeye vereli. Cinnet'te az kaldı!"

*****

GIDA TERÖRÜ
Gıda Mühendisleri olanca güçleriyle seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Bu amaçla TMMOB Gıda Mühendileri Odası İstanbul Şubesinin Pazar günü bir etkinliği var. Basın bülteninden aynen aktaryorum:

“11 Ocak Pazar günü 13.00'te Kadıköy İskele Meydanında toplanıp basın bildirisinden sonra dilek fenerleri gökyüzüne uçurulacaktır. Ayrıca gıda sektöründe yapılan taklit ve hileler ilgili yaptığımız araştırmanın sonucu kamuoyuna açıklanacak ve hileli gıda stantları kurulacaktır.”

Amaç artmakta olan “gıda terörüne” karşı çıkmak, halk sağlığı konusuna dikkat çekmek ve gıda mühendislerinin sorunlarını dile getirmek…

Yazarın Tüm Yazıları