LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Kılıçdaroğlu doğru söylüyor:
-Seçimin ertelenme ihtimalini konuşmak bile sakıncalıdır.
Öyle ya.
Ok çıkmış bir kere yaydan.
Geri dönüş yok.
Kasım olmazsa Mart... Mart olmazsa Haziran... Ne ise ne.
Önünde sonunda seçim.
Bari bir an evvel yapılsın bitsin.
Yeter ki sandık güvenliği sağlansın.
***
Kimin yüzünden seçime gittiğimizi artık tartışmak da boş.
Kiminse kimin.
O da geride kaldı.
Önümüze bakalım.
-Yine koalisyon tablosu çıkarsa...
Hah.
Bütün mesele bu.
Şartlar şurtlar rafa kalkacak. Kırmızı çizgiler falan silinecek. Ve tıpış tıpış koalisyona gidilecek.
Gidilsin.
Memleketin sonu mu gelecek?
***
Unutmadan.
Şuraya dikkat: Seçim sürecinde çatışmasızlık ortamı için, HDP’liler Kandil’e bir heyet yollamayı düşünüyor.
Barışçı bir girişim.
Lakin can güvenliği konusunda Kandil’in insafına sığınmak gibi algılanır ki, Devleti incitir.
Bunu hesaba katarak adım atmak lazım. Kaş yaparken göz çıkarmayalım.
Not:
“Dağ’a bir serçe konmuşsa, dağ ne kazanır? Dağ’dan bir serçe uçup gitmişse, dağ ne kaybeder?”
Bu vecize var ya...
Kadirşinaslık ve ahdevefa gibi tedavülden kalkmış olan kavramları bize hatırlatıyor. Bir bakıma da dev aynası’nı yansıtıyor.
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
