Yaşlandıkça eskiriz

Yaşlandıkça eskiriz. Yıllar bedeni de, ruhu da yıpratır. Genelde bedendeki eskimeler ruhtakinden daha fazla olsa da netice pek değişmez, biz yıl biriktirip yaş aldıkça az ya da çok, hızlı ya da yavaş zaman hükmünü gerçekleştirip bizi eskitir.

Haberin Devamı

Bedendeki eskime her hücre, doku, organ ve sistemde eşit olmaz. Eskimeden yalnızca motor aksam (iç organlar) ile onları birbirine bağlayan yaşamsal yapılar (damar ve sinirler) ve destek dokular nasiplenmez. İskelet (kemik-eklem) ve kaporta (cilt ve saç) bölümlerinde de (!) bozulmalar ortaya çıkar.
Bunların çoğu normal, olması gereken, beklenen gelişmelerdir. Bizim bilmemiz, razı olup boyun eğmemiz, kabullenmemiz gereken canlı veya cansız her şeyin yaşlandıkça eskiyeceği, yıpranacağı gerçeğidir.
Ama yine de eskimekten eskimeye fark var. Makbul ve makul olanı yavaş yavaş, zarafetle, arınıp hafifleyerek, tecrübe biriktirerek hayatı ıskalamadan eskimek olmalı. Eskimekten değil, kötü eskiyip çürümek ve küflenmekten korkmalı. Bunun için de “kendine iyi bak” cümlesi hep gündemde olmalı.
Özetle zamanın etkilerinden her hücre, doku, sistem gibi kemik dokusu ve eklemler de nasibini alır. Ama bu “nasiplenme”lerin bir kısmı “normal” değil, “anormal”dir. Böyle olduğu için de kimi 70’inde, 80’inde zıp zıp zıplarken, kimi birkaç merdivende tökezleyip ağrılar içinde kıvranır.
Yaşla ilişkili kemik/eklem sorunlarından birini, ayak parmaklarında gelişen ortopedik bir eskime sorununu, Hallux Valgus’u Dr. Evren Altınel yazdı, zevkle okuyacağınızı umuyorum, buyurun...

Haberin Devamı

Ayağım neden çarpık?

Yaşı 40’ı aşanlar -en çok da kadınlar- ayak başparmağının kökünde büyümeye başlayan, zaman zaman ağrısından duramadıkları bir yumrudan söz eder, değil vitrinde beğendikleri ayakkabıyı almak, bazen terliklerini bile zor giyecek hale gelirler. Bir ortopedik sorun olan bu yumruya tıp dilinde “hallux valgus” deniyor, sorunu başparmak kökü ile ayaktaki tarak kemiğinin aksının bozulması başlatıyor.
Hallux valgus’tan yakınanların yüzde 90’ı hanımlar. Ne yazık ki kalıtımsal olma özelliği de var ve oran yüzde 25 gibi yüksek bir rakam. Sorun ortalama 40-50 yaşları arasında başlıyor, işin sonu da genelde ameliyat ile noktalanıyor.
Peki ameliyatsız çözüm yok mu? Ameliyat olmaya gerek duyulmaması için baştan alınabilecek önlemler tabiî ki var. Var ama ne yazık ki kesin bir çözüm değil. Sağlıklı bazı seçimler ameliyatı bir süre geciktirebiliyor. Bunların başında da ayakkabı modeli ve topuk yüksekliği geliyor.
Sivri burunlu olmayan, 3-4 cm topuğu olan ortopedik ayakkabılar ideal ama ideal olan her zaman şık olmayabiliyor. Başparmağın bozulan aksını dışarıdan düzeltmeye yarayan parmak arası makaraları ve atel adı verilen özel bandajlar da bir ortopedi uzmanının önerisi doğrultusunda kullanıldığında ameliyata giden süreyi uzatabiliyor.

Haberin Devamı

Çare: Ameliyat!

Uzun yıllar hallux valgus ameliyatlarından hep korkuldu. Yersiz de değildi bu korku. Sonrasında çekilen ağrı bazılarını ameliyat olduğuna pişman ettiriyordu. İyileşme süreci çok zahmetliydi. Yürümek engellendiği için günlük konfor bozuluyor, moraller çöküyor, bunların üzerine bir de tekrarlama olasılığının yüksekliği ve çabukluğu soruna tuz biber ekiyordu. Ama şimdi durum değişti, tıp her alanda olduğu gibi hallux valgus ameliyatları konusunda da büyük gelişmeler kaydetti. Günümüzde ameliyatlar, yerel anestezilerle, çok daha küçük kesilerle, daha az ağrılı ve daha hızlı iyileşme kaydedilen iyileşme dönemleriyle hallux valgusu hanımların korkulu rüyası olmaktan çıkarıyor. Kullanılan aletlerin gelişmesinin yanı sıra cerrahi müdahaleyi yapan ortopedi uzmanlarının da özel olarak bu alanda uzmanlaşmış olmalarının bu duruma katkısı tartışılmaz.

Ne zaman ameliyat olmalı?

Haberin Devamı

Eğer ayakkabı giyemez hale geldiniz ve ağrıdan en sevdiğiniz aktivitelere katılamaz olduysanız, işten güçten de kalıyorsanız ameliyat zamanınız gelmiş demektir. Yalnız 3-5 hafta kadar süren bir kısıtlama döneminden geçeceğinizi hesaplayarak ameliyatı planlamanızda yarar olduğunu hatırlatmakta yarar var. Araba kullanmaya başlamanız da hemen hemen 4 haftayı bulabilir.
Bu ameliyatın estetik kaygılarla yapılmayacak derecede önemli olduğunu bilmelisiniz. Tekrarların eskiye göre çok azalmakla birlikte yine de olabileceğini de akılda tutmalısınız.
Ailenizde hallux algus sorunu yaşayanlar olduğunu bilerek, onların çektiklerini çekmemek için baştan önlem almak fikriyle daha başparmak kökünüzde küçük bir top oluştuğunda ameliyat olmaya kalkmamalısınız. Gerçek anlamda ağrı ve yaşam kısıtlılığı yaratmadan ameliyat olunursa kemiklerin yapısına ve dokusuna müdahale edilen bu ameliyattan sonra kalıcı ağrılar olabilir.
Uzmanlar tek ayağın ameliyat edilmesinin daha uygun olduğu görüşündeler. Ameliyattan sonraki iyileşme, fizik-tedavi sürecinde bir sağlam ayağın olması önemli. Diğer ayağın ameliyatı için ise ilkinden 1 ila 12 ay sonrası planlanabilir.

Siyah çay

Haberin Devamı

Yeşil çayın faydaları konuşulsa da siyah çay en az onun kadar önemli antioksidanlar, yani flavonoidlerle doludur. Üstelik yeşil çaydan çok daha lezzetlidir. Araştırmalara bakılırsa güçlü anti-inflamatuar ve bağışıklık artırıcı özellikleri olan siyah çay, bazı kanser türleri, kalp-damar hastalıkları, kilo sorunu ve diyabete karşı da koruyucu olabiliyor. Önemli olan şeker ekleyip çaya fazladan kalori yükü bindirmemektir. Ayrıca, çayınıza azıcık limon sıkarak antioksidanların emilimini de arttırabilirsiniz.

MERCİMEK

Mercimek bilinen en güçlü bitkisel protein bombalarından. 1 su bardağı mercimekte 18 gram protein var. Bitkisel kaynaklı olsa da protein seçenekleri arasında mercimek sık sık tüketilebilir. Yemekte tükettiğiniz proteini mercimekte bulunan lif ile birleştirdiğinizde ise bu size uzun süreli tokluk sağlayacaktır. (Önden mercimek çorbası, ana yemek olarak da et, balık veya tavuk!) Kompleks karbonhidrat ve protein içeriğinin yanı sıra beyin sağlığınıza da iyi gelir. Bitmedi! Bol miktarda folat, magnezyum, tiamin, potasyum ve bakır da içerir. LDL “kötü” kolesterolü düşürüp, HDL “iyi” kolesterolü yükselterek kalp hastalıkları riskinin azaltılmasına yardımcı olur. Mercimek yemekleri, salata ve köftesi ile sizi bekliyor.

Yazarın Tüm Yazıları