PKOS’ta ne oluyor?

Kadınların yumurtalıklarında çok hassas dengeler var. Bu durum hormon üretiminde de aynen geçerli. Polikistik over sendromunda erkeklik hormonu androjen ile kadınlık hormonu östrojen arasındaki hassas denge bozuyor. Bu da sendromun başlangıç noktası oluyor.

Haberin Devamı

Şişmanlığın genç kız ve kadınlar arasında da hızla yayıldığını sık sık tekrarlıyorum. İşte bu fazla kilolar, kadın üreme organındaki hassas hormonal dengeyi bozan önemli etkenlerden biri. Şişmanlık sürecinde yağ hücrelerinin içindeki androjen hormonu, östrojen hormonuna çevriliyor. Östrojen hormonunun yumurtalık içindeki artışı ise hipofiz bezinden salgılanan uyarıcı hormonların (FSH ve LH) kandaki değerlerinin değişmesine neden oluyor. Ve tüm bu hormonal oynamalar genetik bir eğilim olarak zaten var olan polikistik over sendromunu tetikliyor. Özetle PKOS ile son yıllarda bu kadar sık karşılaşmamızın en önemli nedeni beslenme hataları ve kilo problemi. Eğer insülin direncini tetikleyen sağlıklı bir beslenme düzeniniz varsa ve kilonuzu kontrol altında tutuyorsanız, genetik eğiliminiz olsa bile bu sendromun ortaya çıkmaması çok büyük bir olasılıktır.

BELİRTİLER NELER?
Dilerseniz polikistik over sendromunun tipik belirtilerine tekrar bir göz atalım. Bu arada bu belirtilerin hepsinin herkeste görülmediğini, çünkü herkesin sendromunun kendine özel olduğunu anımsatalım.
Âdet düzensizlikleri: Genç kız ya da kadınlarda görülen ve yumurtalıklarda çok sayıda kistin oluşmasına neden olan bu sendromdan şüphelenilmesine yol açan en önemli belirti âdet düzensizliği, özellikle de âdetlerdeki gecikmelerdir.
Tüylenme: İkinci sırada ise tüylenme geliyor. Çoğu genç kız ve kadın için tüylenme, âdet düzensizliğinden çok daha can sıkıcı bir problem olarak görülüyor. Özellikle çene, şakak ve boyundaki aşırı tüylenme can sıkıcı bir estetik sorun yaratıyor. Yüzdeki tüylenmeye ise göbek, göğüs uçları, bacak içleri ve hatta sırttaki tüylenme eşlik ediyor.
Sivilce, akne: Sendromun sinir bozucu belirtileri bu kadarla da bitmiyor.
Bu problemden muzdarip olan genç kızların, kadınların canlarını sıkan estetik kaygıların üstüne bir de sivilce, lekelenme gibi cilt problemleri ekleniyor. Ayrıca ciltleri normalden çok daha hassas ve yağlı oluyor.

Haberin Devamı

BİR NOT

Erkeksi bir kilo sorunu
PKOS’lu genç kız ve kadınların yarısından fazlası şişmandır. Hormonal dengesizlik ve insülin direnci yüzünden oluşan bu fazla kiloların bir başka özelliği de vücudun üst kısmında toplanmasıdır. Bu genç kızlar ve kadınların kalça ölçüleri kilo alsalar da fazla değişmez ama göbekleri, belleri sürekli genişler, yağlanma özellikle göbek, karın, bel çevresi, omuz ve kollarda olur. Dar kalçalar ve vücudun üst bölgesinden alınan kiloların yarattığı silüet, yine bu sendromun belirtilerinden biri olan omuzlar, kollardaki kaslanma ile birleştiğinde daha da maskülen bir etki yaratır.

UNUTMAYIN

Haberin Devamı

Herkesin sendromu özel
PKOS belirtileri kişiye göre değişebilir. Bazen, genetik yük çok baskın olduğunda kilo sorunu olmadan da ergenlikle beraber ilk belirtilerini verebilir. Bazen oldukça silik bir seyir izlese de kilo almayı tetikleyebilir.
Polikistik over sendromunun başlıca belirtileri şunlardır:
* Tüylenme
* Fazla kilolar ya da şişmanlık
* Ciltte siyah lekeler, tekrarlayan sivilceler
* Kan şekeri, tansiyon ve kan yağlarında yükselme eğilimi
* Âdet düzensizliği
* Hamile kalamama
* Kasık ağrıları
* Depresyon ve diğer ruhsal sorunlar
* Saçlarda erkek tipi dökülme

BİR BİLGİ

Hamile kalmayı zorlaştırıyor
Bu sendromdan muzdarip olan kadınları bekleyen önemli bir sorun da çocuk sahibi olamama ihtimalidir. PKOS ile ilişkilendirilen önemli problemlerin arasında, hamile kalamamak ya da gebe kalınsa bile kısa süre içinde hamileliğin bir düşükle sonlanması gelir. Bu yüzden, hamile kalmakta zorlanan ya da art arda düşük yapan kadınlarda ilk araştırılması gereken polikistik over sendromudur.
Neyse ki birçok PKOS’lu kadın hormonal dengesi sağlandıktan, kilo vermesi gerekiyorsa kilo verdikten, kısacası problem kontrol altına alındıktan sonra çocuk sahibi olabiliyor. Bazı hastalar eğer kilo veremedilerse, hormon tedavisine rağmen hamile kalmayı başaramıyorlar.
Bazen de beraber yürütülen bu iki süreç düzgün işliyor gibi görünse de yumurtlama sağlanamıyor. Yani hasta hem kilo veriyor hem de hormon tedavisi ile hormonal denge sağlanıyor ama bir türlü sonuç alınamıyor. Bazı hastalarda ise diğer tedavilerin yanında laparoskopik cerrahi bir müdahale ile yumurtalıklara ufak delikler açmak gerekebiliyor.

Haberin Devamı

NE YAPMALI?

Teşhisi kolay, tedavisi zor
Bu sendrom söz konusu olduğunda bir tedaviden ziyade “kontrol altına alma”dan bahsedebiliriz. Sendromun genetik geçişli olması, şifa olasılığını imkânsız kılar. Bu cümle kulağa her ne kadar moral bozucu gelse de, sorunu tamamen kontrol altına almak mümkündür.
Kendimi daha iyi ifade edebilmek için bir örnek vermek istiyorum. Diyelim ki, genlerinizde PKOS var. Genetik yazılımınızı değiştiremiyoruz. Ama bir şekilde ortaya çıkmış olan bu sorunu kilo vererek, bozulan hormon dengenizi yeniden düzelterek kontrol altına aldınız. Bütün istenmeyen belirtiler de ortadan kalktı. Fakat bir gün tekrar kilo alırsanız mekanizmayı tetiklemiş olursunuz!
Henüz PKOS için kullanılan bir genetik tanı testi olmadığı için doktor, hastanın şikâyetlerini ve aile hikâyesini dikkate almalıdır. Polikistik over sendromu teşhisi için hormonal incelemeler, insülin direncinin araştırılması ve ultrasonografik incelemeler yapılması gerekiyor. Ve teşhisin konması da, tedavinin planlanması da özel bir bilgi birikimi, özel bir uzmanlık gerektiriyor.
Problemi kontrol altına almak için bir iç hastalıkları ya da endokrinoloji uzmanı ile deneyimli bir kadın hastalıkları uzmanının birlikte çalışmaları en doğrusudur. Sendrom teşhis edildikten sonra, hastanın şikâyetleri (gebe kalmama, tüylenme, âdet düzensizliği, şişmanlık gibi) ve sağlık problemleri (hipertansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol gibi) göz önüne alınarak bir tedavi planı hazırlanır.

Yazarın Tüm Yazıları