Bir iyi bir de kötü karar

Şu asla tartışılmaz:Zorlu Performans Sanatları Merkezi, kısa adıyla PSM, muhteşem bir salon, muhteşem bir kültür yatırımı.

Haberin Devamı

Şu asla tartışılmaz: 
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, kısa adıyla PSM, muhteşem bir salon, muhteşem bir kültür yatırımı.
Müzikal ya da konser, her tür gösteriyi burada izlemek nefis.
İstanbul için bulunmaz bir nimet.

Bir iyi bir de kötü karar


Gel gör ki PSM aldığı kararlarla bizi şaşırtmaya devam ediyor.
Kötü kararı hatırlarsınız.
Haziran ayında Boston Gay Erkekler Korosu’nun konserini sessiz sedasız, hiçbir açıklama yapmadan iptal etmişti PSM.
Olay o günlerde çok tartışılmış, sonunda koronun konseri Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşmişti.
Her kararın bir bedeli vardır ya. Koro yaşananları unutmamış; her şeyi, tüm perde arkasıyla belgesel yapıp PSM’yi rezil etmiş.
Halen YouTube’da izlenebilen The İstanbul Story adlı 12 dakikalık belgeselde neler yok ki...
PSM’nin, “Adınızdan gay ibaresini çıkarsanız?” teklifinden tutun da...
Koroyla yapılan toplantıda, “Türkiye’nin siyasi ortamının kurbanısınız” denilmesine kadar...

ŞİMDİ GELELİM İYİ KARARA...
PSM, Drama Sahnesi’nin kapılarını ilk solo albümü Gölge Etme’nin konseri için Kaan Tangöze’ye açmış.
Konser,
6 Kasım’da.
Bu şahane ve iyi bir karar.
Çünkü Tangöze son günlerin en sert ve eleştirel dozu yüksek albümünü yapan isim.
Konserinde Gölge Etme’nin şu dizelerini söyleyecek mesela:
“Arkanda hükümetin varsa, benim de şarkılarım var, eğer senin bir Allah’ın varsa gölge etme Allah aşkına...”
Umarım son dakikada Tangöze’ye, “Şarkınızdaki bazı dizeleri çıkarabilir misiniz?” teklifi yapılmaz.
Aman diyeyim...

Haberin Devamı

Şov dünyasından pazar havadisleri
*Cem Yılmaz, sürpriz bir müzikal hazırlığındaymış.*Kerem Bürsin, 2016 Eylül’ünde yayınlanacak yeni dizisi için Endemol Shine ile anlaşmış.
*Yeni James Bond filmi Spectre için Karaköy Mitte’de önümüzdeki günlerde bir parti yapılacakmış ve bu partiye Daniel Craig’in gelmesi için uğraşılıyormuş.

Geçen haftadan kalan şeyler
*ŞU AN GELECEKTESİNİZ!
Meşhur bilimkurgu serisi Geleceğe Dönüş’ün ikinci filminde Marty 21 Ekim 2015’e ışınlanıyordu ya.
İşte bu yüzden hafta içi Geleceğe Dönüş günü kutlandı, “Bak geleceği yaşıyoruz, ama uçan kaykay filan yok ortada” denildi, filmdeki gelecekle günümüz karşılaştırıldı.
Bulunmaz bir geyik kumaşı yani.
Teknolojik ıvır kıvır bir yana.
Yanarım yanarım, bizim 2015’imiz Marty’nin 2015’i kadar naif ve eğlenceli olamıyor şu ülkede, ben esas ona yanarım.

Haberin Devamı

*ÇETİN ALTAN...
Son yazısında, “Artık anlaşılıyor ki ülkeme demokrasinin geldiğini görmeden ayrılacağım bu dünyadan” diye yazmış ama umut da vermişti:
Enseyi karartmayın.
Doğru demiş, ne olursa olsun kararmak çözüm değil çünkü. Hem de hiç.
*DEVELİ KEBAP...
Çocuğa asitli saldırı olayını iyi yönetemedi, güvenlik kameralarının neden çalışmadığı üzerine net bir bilgi paylaşamadı. Kısacası bu krizde sınıfta kaldı.

*SEKSİ BAŞBAKAN...
Kadınların hafta içi Kanada’ya göç etme arzusu uyandı! Çünkü Kanada’nın yeni başbakanı Justin Trudeau’nun filmlerden fırlamış gibi bir adam olduğu ortaya çıktı:
Kaslı, dövmeli, eski boksör ve dahası feminist!
Bay Justin’in bildik siyasetçi profilinden fersah fersah uzakta bir
görünümü vardı.
Seçime bir hafta kala okyanus ötesinde farklı
bir siyasetçi profili görmek sadece kadınlara değil, aslında hepimize
iyi geldi.

Haberin Devamı

Boşanmadan gece gezmesine çıkılmaz mı
Ece Erken nihayet boşandı, rahatlayabiliriz!
Artık tek başına ya da arkadaşlarıyla (keyif onun), gece gezmesine çıkabilir.
Çünkü en son, “Boşanmadan gece gezmesine çıkmam” demişti.
Gece gezmesi dediğimiz şey de bir akşam yemeği.
Üstüne belki barda bir içki.
Yani küçük bir eğlence.
Ama belli ki boşanma davası devam ederken erkek tarafı onun dışarı çıkmasına kıl oldu.
Ece Erken de çareyi bu şekilde sinmekte buldu!
Oysa bu şekilde geri adım atmamalıydı.
Kadınlar gece dışarı çıktığında kötü bir şey mi yapıyor?
Ayrıca gece gezmesi denilen şeyin gündüz gezmesinden niye farkı olsun ki?
Neyse: Ece Erken’e bundan sonraki hayatında şahane gece gezmeleri diliyorum.
Sinmesin bu kadar, eğilmesin. Hiç gerek yok.

Yazarın Tüm Yazıları