Westerne kuzey açılımı

Amerika dışında çekilen westernler genelde ucuz ve sıkıcı yapımlardır. Western deyince akla son gelen ülkelerden biri olan Danimarka’dan nasıl ‘İntikam’ gibi sağlam bir film çıkabildiğine şaşıracaksınız.

Haberin Devamı

Western denince akla son gelecek ülkelerden biri Danimarka. Ama gelin görün ki bir western’e imza atmışlar. Hem de gayet sağlam bir western’e! Danimarkalı yönetmen Kristian Levring televizyon projeleriyle sürdürdüğü kariyerindeki sıçramayı 2002 yılında ‘The Intended’ filmiyle yapmış bir isim. 2008 yılında ‘Korkma Benden’ filmiyle gerilim kulvarında şansını deneyen Levring, ‘İntikam’ ile birlikte dördüncü uzun metrajlı filmine imza atıyor ve western türüne kuzeyli bir bakış açısıyla yaklaşıyor.

1870’li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde geçen film, hızlı ve sağlam bir giriş yapıyor. Nefes kesiyor ilk yarım saatinde. Hikâyenin kahramanı olan göçmen, kendinden beklenmedik bir şekilde hareket edip, ailesinin katilini soğukkanlılıkla öldürerek intikamını alıyor. Ancak bu yaptığının kendisini bölgenin en azılı çetelerinden biriyle karşı karşıya getireceğini bilmiyor tabii.

Klasik westernlerde genelde Amerika’nın kendisiyle ve geçmişiyle olan yüzleşmesini görürüz. Amerika dışında çekilenler ise ucuz yapımlardır ve spagetti western olarak adlandırılır. Burada ise durum biraz daha farklı. Kuzey Avrupalı bir sinemacı Amerika’da western çekiyor ve başrolde de bir mülteci var.

‘İntikam’, çekimleri ve sinematografisiyle de başarılı bir yapım. Seçilen renk tonları ortamın kasvetine ve yalnızlık hissine son derece uygun. Senaryosunu yönetmen Kristan Levring ve Anders Thomas Jensen’in birlikte yazdığı filmin en büyük handikabı ise, ilk yarım saatte yaşattıklarını ikinci yarısında devam ettiremiyor olması.

Başrollerde Mads Mikkelsen, Eva Green, Eric Cantona ve Jeffrey Dean Morgan var. Son dönemde ağırlıklı olarak ‘Hannibal’ serisindeki performansıyla adından söz ettiren Mads Mikkelsen filmin ağır topu ve rolünün hakkını veriyor. Eva Green, konuşmadan da nasıl iyi oynanırın ispatı, son derece etkileyici. Fransız futbolcu Eric Cantona da kötü adamlardan birini başarıyla canlandırarak sinemaya iyice ısınmış olduğunu bir kez daha gösteriyor.

Yazarın Tüm Yazıları