Yeni yılda eğitim

2014 eğitim açısından hareketli ve tartışmalı bir yıl oldu.

Haberin Devamı

Yaz aylarında TEOG yerleştirme süreci, öncesinde dershanelerin kapatılması, okul yöneticilerinin görevden alınması, yılın sonuna doğru da Milli Eğitim Şurası’nda alınan tavsiye kararları tartışıldı.
2014’ün ocak ayı, Ankara İdare Mahkemesi’nin SBS sonuçlarının yanlış hesaplandığına yönelik kararıyla başladı. Ocak ayının sonunda özel okul velilerine, ders kitaplarının onlara da ücretsiz verileceği müjdesi geldi.
Eğitim tarihinde önemli bir adım da yine bu yıl atıldı. Mart ayında ‘dershane’ tanımı tamamen kanundan çıkarıldı. Ağustos ayından itibaren, bu yıl liselere yerleşmek için TEOG sınavına giren aileler için kâbus dolu bir dönem başladı. Sınav sonuçlarının açıklandığı andan itibaren istemediği halde evlerinden uzak okullara yerleştirilenler, gayrimüslim olduğu halde imam hatibe kaydedilenler, nakillerde sorunu çözülmeyenler seslerini duyurmaya çalıştı.
Eylül ayının ortasında AİHM’nin zorunlu din dersine ilişkin kararı çok konuşuldu. Eylül ayının sonundan itibaren Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç’ın “Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullardaki öğrencilerin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğin 4. maddesinin birinci fıkrasının E bendinde yer alan ‘başı açık’ ibaresinin ve aynı bendin son cümlesinin yürürlükten kaldırıldığını” açıklaması, uzun zaman eğitimcilerin gündemi oldu. Böylece ortaöğretim kurumlarında başörtüsü serbest bırakıldı.
Yılın son ayında Milli Eğitim Şurası’nda alınan tavsiye kararları ise eğitim dünyasının yeni gündemi oldu.
Anadolu otelcilik ve turizm meslek liselerinin öğretim programları ve ders çizelgelerinden ‘alkollü içki ve kokteyl hazırlama’ dersinin kaldırılması, staj amacıyla tesis ve kurumlara gönderilen öğrencilerin alkollü içki servisi yapılan ya da alkollü içecek hazırlanan bölümlerde staj faaliyeti yapmalarının kaldırılması, Osmanlı Türkçesi dersinin Anadolu imam hatip liselerinde zorunlu ders olması, ilkokul 1, 2 ve 3. sınıflara da din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin konulması, bu dersin öğretim programlarında da çoğulcu anlayışa yer verilmesi önerisi benimsendi. Tavsiye kararlarının ne ölçüde gündeme alınacağı henüz belli değil.
Umuyoruz ki 2015 eğitime siyasetin bulaşmadığı, içeriğin, kalitenin daha da yukarıya çıkarılmasının gündeme taşınacağı bir yıl olur.

Yazarın Tüm Yazıları