Bireysel emeklilikten kimler memnun değil?

Açıkça söyleyeyim, bireysel emeklilik ile ilgili, ‘yatırdığım parayı bile zor aldım’, ‘emeklilik fonları sürekli zararda’ söylemlerinden artık sıkıldım.

Haberin Devamı

Her gün okuyuculardan, fonların getirisi hakkında bu şekilde şikâyetler alıyorum. Bir de şu yorumlar var: ‘Sistemi methediyorsun ama ortada getiri yok, yazdıklarınla gerçek örtüşmüyor.’
Şunu belirteyim, methetmiyorum, sadece sistemi anlatıyorum. Anlatırken de verileri kullanıyorum. Sisteme girersin, girmezsin o tarafı size kalmış. Bir kere bu konuda anlaşalım. İkincisi, daha bugüne kadar, sistemde 10 yılını doldurmuş, emekliliğe hak kazanmış hiç kimseden, ‘yatırdığımı geri alamadım’ şeklinde şikâyet duymadım. Şikayet eden kim? 10 yıl kalınması gereken sistemde, üç yılı bile doldurmadan çıkanlar. Kusura bakmayın ama 2-3 yıllığına giriyorsanız, sizin zaten bu sistemin içinde olmamanız gerekiyor.
Neyse, ben yine, bireysel emekliliğin getirisini anlatayım. Sadece 2014 yılının getirilerinden bahsedeyim. Ama önce bir tespitte bulunayım. Bireysel emeklilik katılımcılarının, seçtikleri fonların yüzde 75’i esnek ve kamu borçlanma fonlarından oluşuyor. Hisse senedi fonlarının oranı ise, sadece yüzde 8. Bu ne anlama geliyor? Sistemdeki kişilerin neredeyse tamamına yakını, ‘Aman risk almayayım, üç kuruş getirsin, hiç olmazsa zarar etmeyeyim’ diyerek, birikimlerini getirisi az enstrümanlarda değerlendiriyor. Şimdi bu tespit üzerinden emeklilik fonlarının getirilerine bakalım.

Haberin Devamı


2014’TE YÜZDE 45 GETİRİ


2014’ün 11 ayında, emeklilik fonlarının enflasyon karşısındaki (TÜFE’de yıllık enflasyon yüzde 9,15) yaklaşık reel getirilerini paylaşacağım. Kamu borçlanma araçları fonu yüzde 4.85, esnek fonlar yüzde 5.85 kazandırırken, likit fonlar yüzde 0.15 kaybettirmiş. Hisse senedi ağırlıklı fonlar ise yüzde 20.85 getiri sağlamış. Tüm fonlar bir potada değerlendirildiğinde –ki, buna emeklilik fonları ortalama getirisi deniyor- ortalama reel getiri, yüzde 4.85 olmuş.
Konuyu biraz daha açayım. Çoğunluk birikimlerini kamu borçlanmada değerlendiriyor dedik ya; diyelim ki, sene başında sisteme bin lira yatırdınız ve kamu borçlanma araçlarını seçtiniz, kasım sonunda birikiminiz bin 48 lira olur. Esnek fonu seçtiyseniz bin 58 lira olur. Risk alıp, hisse senedi fonlarını seçtiyseniz bin lira, bin 208 lira olur.
Bazı okuyucularım diyor ki, ‘Yüzde 25 devlet katkısını bir kenara bırak emeklilik fonu ne getirmiş ona bak’. Neden bir kenara bırakayım? Başka yerde bu katkı var mı? Yok. Sene başında yatırdığınız bin liraya devlet de 250 lira koydu, oldu mu bin 250 lira. Kamu borçlanma fonunuzun getirisi olan 48 lirayı da koy üzerine, 11 ayda birikiminiz bin 298 lira. Hele bir de hisse senedi ağırlıklı fonu seçtiyseniz, bin liranız, daha bir sene olmadan bin 458 lira oldu. Var mı başka yerde böyle bir imkan?

Haberin Devamı


KİMLER SİSTEME GİRMEMELİ?


Peki, aynı dönemde diğer yatırım araçlarının getirisi ne olmuş? Emeklilik fonları, faiz ile mukayese ediliyor ya; 2014’ün 11 ayında mevduat faizi enflasyon karşısında yüzde 3,45 kaybettirmiş. Yani, sene başında bin liranızı faize yatırsaydınız, kasım sonunda o bin liranız, enflasyon karşısında 965.5 liraya düşecekti. Parasını altına yatıran ise, yüzde 7.25 zarar etmiş.
Uzun lafın kısası, üç-beş senede çıkmayı düşünüyorsanız, bu sisteme hiç girmeyeceksiniz. Düşük getirili fonları tercih edip de emeklilik şirketinin elinde sihirli değnek olduğunu sanıp, yüksek getiriler bekliyorsanız yine bu girmeyeceksiniz. Birikiminize yüksek getiri istiyorsanız yaşınıza göre risk alacaksınız ki, 40-45 yaşına kadar risk alabilirsiniz. Tüm bunları yapıp da yine getiriden memnun değilseniz, o zaman fon tercihinizi değiştireceksiniz.
Bakmayın siz, yazının başında şikayetlerden sıkıldım dediğime, merak ettikleriniz varsa, sorabilirsiniz.

Yazarın Tüm Yazıları