Noyan Doğan

İŞKUR açıkladı, işte işgücü piyasasının yapısal sorunu

18 Nisan 2024
İŞKUR, 2023 yılı İşgücü Piyasası Araştırması’nın sonuçlarını yayımladı. Araştırma, kamuoyunda, ‘geleceğin meslekleri neler, hangi meslekler öne çıkacak?’ şeklinde yer aldı.

Oysa İŞKUR’un araştırmasında önemli bir detay var ki, hem dikkate değer hem de işsizliğin temel gerekçesini ortaya koyuyor. Bu da eleman temininde güçlük çekilen meslekler. İŞKUR’un araştırmasında bu konuya detaylı yer verilmiş, hatta eleman temininde güçlük çekilen mesleklerin Türkiye işgücü piyasasının önemli yapısal sorununu ortaya koyduğuna da dikkat çekilmiş.

Araştırmayı detaylı inceledim, önemli bulduğum hususları sizlerle de paylaşayım. Yıllardır ara ara yazılarımda, bir taraftan işsizlik olduğuna diğer taraftan işverenin çalışacak eleman bulamadığına, ara elaman konusunun istihdam piyasasının en önemli sorunu olduğuna değiniyorum. İŞKUR’un raporu yazdıklarımı teyit eder nitelikti. 

560 BİN ELEMAN BULUNAMADI

İşgücü Piyasası Araştırması, temininde güçlük çekilen meslekler ile işverenlerin çalışan bulmakta zorlandığı meslekleri ortaya koyuyor. Araştırma kapsamındaki tüm işyerlerinden alınan bilgiler doğrultusunda 2023 yılında 204 binden fazla işyeri 560 binden fazla iş pozisyonuna eleman bulamamış. İşin kötü tarafı, 2022 yılında 131 bin işyeri, 379 bin pozisyon için eleman bulmakta zorlanırken, 2023 yılında eleman bulmakta zorlanan işletme sayısı yüzde 55 artmış. Bu da şunu gösteriyor, her yıl temininde güçlük çekilen kişilerin sayısı da, eleman arayan işverenlerin sayısı da artıyor.

Araştırmada, eleman temininde güçlük çekilen sektörlere de yer veriliyor. Bunların başında imalat, toptan ve perakende ticaret ile inşaat sektörleri geliyor. 2023 yılında bu üç sektördeki temininde güçlük çekilen kişi sayısı, toplam temininde güçlük çekilen kişilerin yüzde 70’ini oluşturmuş. Temininde güçlük çekilen kişiler ise, en çok sanatkârlar ve beceri gerektiren meslekler.

TEMİNİNDE GÜÇLÜK ÇEKİLEN MESLEKLER

Araştırma sonucunda 2023 yılında temininde güçlük çekilen mesleklere bakıldığında; en fazla dikiş işinde çalışacak makineci, servis elamanı (garson), ahşap mobilya imalat ustası, gaz altı kaynakçısı, inşaat işçisi, satış danışmanı, tır-çekici şoförü, yük taşıma şoförü, akaryakıt satış elemanı ve çelik kaynakçısı mesleklerinde temininde güçlük çekildiği görülmüş. Bir önceki yılla mukayese edildiğinde işverenlerin eleman bulmakta zorlandığı işler de sıralama hemen hemen aynı; makineci, servis elamanı, mobilya ustası.

İşin aslı son 5 yıla bakıldığında hep aynı mesleklerde çalışacak eleman bulunamıyor; sadece yıllara göre eleman bulmakta zorlanılan ilk 10 meslek arasındaki sıraları değişiyor. Ara ara da bu mesleklere temizlik görevlisi, konfeksiyon işçisi, yazılım mühendisliği gibi meslekler ekleniyor. Ama son 5 yıldaki işverenlerin eleman temininde güçlük çektiği mesleklere bakıldığında ilk sırayı dikiş işinde çalışacak makineci ile servis elamanının aldığı görülüyor.

Yazının Devamını Oku

Emeklilik sistemine yeni reform mu geliyor?

17 Nisan 2024
Okuyucular hatırlayacaktır, geçen ‘İşte sosyal güvenliğin bütçesi’ başlıklı yazımda, SGK’nın yeni yayımladığı 2023 Yılı Faaliyet Raporunu analiz etmiştim.

Kısa bir hatırlatma yaparsam; 2023’te SGK’nın toplam gelirleri 2.1 trilyon, giderleri ise 2.2 trilyon TL olmuş. Gelirler içindeki en yüksek kalemi, 1 trilyon 463 milyar TL ile prim gelirleri, giderleri içinde de en yüksek kalemi 1 trilyon 408 milyar TL ile emekli aylıkları oluşturuyor. SGK’nın 2023 yılı bütçesi yapılırken, öngörülen emekli aylığı ödemeleri 1 trilyon TL iken, bu rakam 1.4 trilyon TL olarak gerçekleşmiş. Emekli aylık artışlarının öngörülenin üzerinde gerçekleşmesinin nedeni olarak da en düşük emekli aylığının yükseltilmesi ve EYT düzenlemesi gösterilmiş. Yine yazımda, bu bilanço karşısında önümüzdeki yıllarda ne yapılacağına gelecek yazımda değineceğimi de belirtmiştim.

Dikkat çeken nokta, SGK’nın raporunda, bozulan bu dengeye yönelik önerilerde bulunuluyor olması. Raporda, sosyal güvenlik sisteminin dağıtım esaslı finansman modeline göre yürütüldüğü, aktif çalışanlar ve işverenlerden alınan prim gelirlerinin, mevcut emeklilere veya hak sahiplerine emekli aylığı ödemek ve sağlık harcamalarını karşılamak amacıyla kullanıldığı belirtiliyor. Sosyal güvenlik sistemine prim ödeyen çalışabilir nüfus ile aylık alan ileri yaş nüfusun kompozisyonunun, mali sürdürülebilirlik açısından önemine dikkat çekilen raporda, nüfus yapısıyla bağlantılı olarak sosyal güvenlik politikalarının periyodik olarak gözden geçirilmesi ve gerekli adımların atılması gerektiği vurgulanıyor.

OTOMATİK AYARLAMAYA GEÇİLECEK

Raporda, 1999 ve 2008 yıllarında sosyal güvenlik sisteminde iki defa köklü reform yapıldığı hatırlatılarak, yapılan reformların etkisi tam manasıyla görülemeden yeniden genişleyici düzenlemelerin yapılmasının sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği için tehdit oluşturduğu ifade ediliyor. Sağlıklı, adil ve sürdürülebilir sosyal güvenlik sisteminin temini için yaş, prim ödeme gün sayısı gibi daha önceki reformlarla oluşturulan parametrelere bağlı kalınması öneriliyor.

Bunlar uyarılar. Raporda, alınacak tedbire de yer verilmiş. Buna göre, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla, emeklilik uygulamalarında otomatik ayarlama mekanizmalarından yararlanılması gerektiğinin altı çizilerek, doğurganlık oranı, beklenen ömür, istihdam oranı, göç gibi demografik veya ekonomik değişkenlere uyum sağlamak için emekli aylığına esas teşkil eden parametrelerin otomatik olarak
güncelleneceğine dikkat çekiliyor.

EMEKLİ AYLIKLARINA DÜZENLEME

Hemen hatırlatayım, emeklilikte otomatik ayarlama mekanizması kavramını ilk kez duymuyoruz. 2024 Yılı Cumhurbaşkanlığı Programı’nda sosyal güvenlik alanında bu yıl içinde yapılacaklar ve atılacak adımlar arasında; doğuşta beklenen yaşam süresindeki artışa uyumlu olarak hem emeklilik kriterlerinin hem de emeklilik yaşının belirlenmesi için otomatik ayarlama mekanizmalarına ilişkin çalışma yapılacağına yer verilmişti. Buna ilave olarak emekli aylığı bağlama oranında yeniden düzenleme yapılacağı da Program’da yer almıştı.

Yazının Devamını Oku

İşte BES birikiminden kısmi çekişin şartları

15 Nisan 2024
BES katılımcılarının ihtiyaç halinde birikimlerinin bir kısmını çekebilmesinin şartları netleşti.

Uygulama 1 Temmuz tarihinde başlayacak. Yani, 1 Temmuz tarihinden itibaren BES katılımcıları birikimlerinin bir kısmını çekebilecek.

Kısmi çekiş, bir başka adıyla kısmen ödeme, BES katılımcılarının yıllardır beklediği bir uygulamaydı. Çünkü acil paraya ihtiyacı olanlara, BES’teki birikimlerinin bir kısmını kullanma hakkı tanınmadığından; BES’teki tasarruflarının tamamını alıp sistemden ayrılmak zorunda kalıyorlardı. Bundan dolayı milyonlarca kişi BES’ten ayrıldı. Beklenen düzenleme yapıldı ama açıkçası o düzenleme bu düzenleme değil. Önce, BES’ten, hangi şartlarda, nasıl para çekileceğini anlatayım, sonra bir iki yorumda bulunayım.

EVLİLİK, KONUT, EĞİTİM

* Katılımcılar sadece; evlilik, konut alımı, eğitim masrafları ve doğal afet halinde birikimlerini çekilebilecek. Kısmi çekiş için katılımcılar başvuruyu emeklilik şirketine yapacak.

* Doğal afet hali hariç, kısmi ödeme alınabilmesi için 5 yıl sistemde olunması ve aylık brüt asgari ücret tutarının en az 5 katı kadar –ki, bugün için bu rakam 100 bin TL- katkı payı ödemiş olması gerekiyor.

* Konut alımı için kısmi çekiş yapacak olan katılımcının tapu belgesini, evlilik için birikimini çekecek olan kişilerin de evlilik tarihini gösteren nüfus kayıt örneğini emeklilik şirketine sunması gerekiyor.

NE KADARINI ÇEKEBİLECEKSİNİZ?

* Katılımcılar ev aldıktan ya da evlendikten sonra da kısmi çekiş için başvurabilir. Bu durumda tapu ve nüfus kayıt örneğini emeklilik şirketine sunabilecek. Ev almadan ya da evlenmeden önce de kısmi çekiş için başvurulabilecek. Bu durumda da ev aldıktan ya da evlendikten 2 ay sonra istenen belgeleri emeklilik şirketine vermek durumundalar.

Yazının Devamını Oku

8 soruda prim iadesi

11 Nisan 2024
OKUYUCULARDAN sıklıkla aldığım sorular arasında, geçmişte SGK’ya yatırılan primlerin iade alınıp alınamayacağı geliyor. Emekli olamayan, emeklilik yaşı geçen, geçmişte kısa bir dönem sigortalı olup da bir daha çalışmayan, işyerini kapatanlar; primlerini almanın şartlarını merak ediyor. Sosyal güvenlik sistemi bu kişilere toplu prim iadesi alma hakkı tanıyor, ancak bunun da şartları var. İşte, o şartlar...

1- SGK’dan kimler prim iadesi alabilir?

Emeklilik yaşını dolduran, hatta geçen çalışanlar, eğer emeklilik için gerekli prim gün sayısını ve çalışma yılını doldurmayıp, emekli maaşı almaya hak kazanamıyorlarsa; ödedikleri primleri SGK’dan toplu olarak alabilir. Buna da yaşlılık toptan ödemesi denir. Örneğin, 4/A statüsünde kadın çalışan, 7000 prim gün sayısını doldurup, 58 yaşında emekli olabiliyor. Aynı zamanda 15 yıl çalışıp, 3600 prim gün sayısı olup 58 yaşında da yaş nedeniyle emekli olabiliyor. Ancak bu çalışanın yaşı 58 olmasına rağmen ödediği primler toplamı 3000 gün ise ve çalışma yılı da 10 yıl ise emekli olup, maaş almaya hak kazanamadığından SGK’ya müracaat edip o güne kadar ödediği primleri iade alabilir. İşyerini kapatan Bağ-Kurlular da prim iadesi için başvurabilir.

2- SGK’ya fazla prim ödeyenler iade alabilir mi?

Bu kişiler de ödedikleri fazla primleri iade alabilir. Şöyle ki; çalışan adına SGK’ya, sigorta primine esas kazanç üst sınırını aşan ödeme yapılmışsa, aşan kısım iade alınabilir. Bu durum, özellikle yüksek ücretli çalışanlar için geçerli. Yüksek ücret alanların primleri de tavandan yatar ve tavanı aşan kısım için iade istenebilir. Aynı şekilde birden fazla işyerinde çalışan kişilerin ödedikleri primler de tavanı aşarsa, fazla ödenen tutar SGK’dan geri alınabilir.

YAŞ SINIRI VAR

3- İstediğim zaman primleri iade alabilir miyim?

Hayır; prim iadesi alabilmek için emeklilik yaşını doldurmak gerekiyor. Bu da kadınlar için 58, erkekler için 60 yaş. Kadın çalışanlar 58 yaşını, erkek çalışanlar ise 60 yaşını doldurduklarında SGK’dan prim iadesi için başvurabilirler. Yani, 40 yaşında ya da 50 yaşında prim iadesi alamazsınız.

4- Çalışanlar da prim iadesi alabilir mi?

Yazının Devamını Oku

Kademeli emeklilik gündemde mi?

10 Nisan 2024
Soru: Noyan Bey hep EYT’den bahsediyorsunuz. EYT’nin yarattığı büyük bir haksızlık var. Devletin imkânları varsa yoksa EYT için kullanıldı ama 2000-2008 girişlilerin uğradığı mağduriyeti kimse görmüyor, görmezden geliyor. Kademeli emeklilik konusunu inceleyip gündeminize alırsanız çok sevinirim? Evren A.

Cevap: Bu soru gibi okuyuculardan hemen hemen her gün kademeli emeklilik hakkında mesajlar alıyorum. Kademeli emekliliği gündeme getirmememden şikâyet ediyorlar. 2023 yılının mart ayında, 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanların EYT’den yararlanıp emekli olmalarına imkân tanındı ve 2 milyona yakın kişi geçen sene EYT’den emekli oldu. Prim gün sayısını dolduranlar bundan sonra da EYT’den yararlanıp, emekli olacak. EYT düzenlemesi ile 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanların uğradıkları haksızlık giderildi ancak bu sefer 8 Eylül 1999 sonrası sigorta girişi olanlar kendilerine haksızlık yapıldığı gerekçesiyle tepki göstermeye başladı. Haklılık payı var mı; var. Milyonlarca kişi “1 güne 17 yıl kabul etmiyoruz” sloganı ile uğradıkları haksızlığın ve ortaya çıkan adaletsizliğin giderilmesini istiyor. Beklentileri ise kademeli emeklilik. Yani, yaş şartının ilk işe giriş tarihine göre yeniden düzenlenmesi ve 58-60 yaş şartının kaldırılması.

Bu kişilerin bir kısmı 23 yıldır çalışıyor ve ödedikleri prim 9 bine yaklaşmış durumda. Bu durumda olanlar emeklilik hakkı isterken, bir kısmı ise çalışmaya devam etmek istiyor ancak kademeli emeklilik hakkının kendilerine tanınmasını talep ediyor. Peki, kademeli emeklilik gündemde mi? Bu vesile ile bu konuya neden pek değinmediğime de açıklık getireyim.

EYT düzenlemesinin sosyal güvenlik sistemi üzerindeki etkisine, SGK’nın 2023 yılı faaliyet raporundan alıntılar yaparak, geçen yazımda değindim. Arzu eden, “İşte sosyal güvenliğin bütçesi” başlıklı yazımı okuyabilir. Raporda, EYT düzenlemesinin SGK’nın bütçesi üzerindeki olumsuz etkisi açık açık belirtiliyor. Hal böyleyken yeni bir EYT düzenlemesinin yapılmayacağı ayan beyan ortada. Hatta bir adım daha ileri gideyim, mevcut emekli maaşlarının düşüklüğü ve emekliye zam konusu gündemdeyken kademeli emekliliğin gündeme gelmesi neredeyse imkânsız. Okuyucuları da anlıyorum. Bu konu bir şekilde gündemde tutulur, kamuoyu baskısı oluşursa, bir ihtimal kademeli emeklilik düzenlemesi çıkar beklentisi var.

İSTİFA EDERSENİZ TAZMİNAT ALAMAZSINIZ

Soru: 62 yaşında emekli oldum tazminatımı aldım, emekli maaşı bağlandı ve aynı işyerinde çalışmaya devam ediyorum. 8 yıldır da çalışmaya devam ediyorum. Yaşımdan dolayı işi bırakmak istiyorum. İkinci çalışma dönemim için istifa edersem tazminat alabilir miyim? Yasin T.

Cevap: İlk çalışma döneminize göre emekli olduğunuz, kıdem tazminatını aldığınız için artık kıdem tazminatınız sıfırlanmış sayılıyor. İşyeriniz ile yeni bir iş sözleşmesi yapıp çalışmış oluyorsunuz. Bu durumda kendi isteğiniz ile istifa ederseniz işveren 8 yıllık ikinci döneme ait çalışmanızdan doğan tazminatınızı ödemez. Kıdem tazminatı alabilmeniz için işverenin sizi işten çıkarması gerekiyor.

TEMMUZ EMEKLİ ZAMMINDAN YARARLANIRSINIZ

Yazının Devamını Oku

Trafik sigortasında rekor zarar

8 Nisan 2024
TÜRKİYE Sigorta Birliği (TSB), sigorta sektörünün 2023 yılı mali ve teknik verilerini yayımladı, trafik sigortasındaki zararın boyutu da ortaya çıktı.

Geçen yıl sigorta şirketleri, trafik sigortasında, 13.7 milyar TL ile tarihin en yüksek zararını açıkladı. Sigortacılar trafik sigortasından ilk kez de zarar etmiyor. Şöyle bir araştırma yaptım; 2020 yılı dışında hemen hemen her yıl zarar etmişler ama asıl 2021 yılından sonra zararın boyutu artmış. 2020 yılına kadar yıllık ortalama 600-800 milyon TL arasında zarar açıklayan şirketlerin; trafik sigortasındaki zararı 2021 yılında 2.7 milyar TL’ye, 2022 yılında ise 11.6 milyar TL’ye çıkmış. 2023 yılında ise zarar bir önceki seneye göre yüzde 12’ye yakın artarak, 13.7 milyar TL olmuş.

NEDEN ARTTI?

Peki, zararın boyutu neden bu kadar artmış? Özetlersem; enflasyonun araç bedellerindeki artışa etkisi, dövizdeki yukarı yönlü hareketin hasar onarımında kullanılan yedek parça maliyetlerini yükseltmesi, asgari ücretteki artışın vefat ve sakatlık tazminatlarını tırmandırması...

Anayasa Mahkemesi’nin sigorta genel şartlarının çoğunluğunu iptal etmesi nedeniyle sigortadan ödenecek tazminatlarda standart hesaplama yöntemi olmadığından herkesin kendi kafasına göre tazminat belirlemesi ve bundan dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu’ndaki sigorta hakemlerinin şişirilmiş tazminat kararları vermesi ki, gelecek yazılarımda sigortada tahkim konusunda olup bitenlere detaylı değineceğim.

Bunların hepsi sigorta şirketlerinin trafik sigortasında her geçen yıl rekor zarar açıklamasında etken.

ŞİRKETLERİN TAMAMI ZARAR AÇIKLADI

Açıklanan 2023 verilerine göre, sigorta şirketleri geçen yıl trafik sigortası satışından 109 milyar TL prim toplamış. Bunun karşılığında trafik sigortasında oluşan hasar toplamı 149 milyar TL’ye yakın. Şirketler bunun 55.3 milyar TL’sini ödemiş, kalan 93 milyar TL’sini ise önümüzdeki dönemde ödeyecek. Bu tablonun sonunda, 2023 yılında sigorta şirketleri, trafik sigortasından topladıkları her 100 liralık prim karşılığında 140 lira hasar ödemek durumunda kalmış. Bunu da kendi kasalarından ödemişler. Sonuçta da 13.7 milyar TL zarar açıklamışlar.

Yazının Devamını Oku

9 günlük bayram tatilinden kimler yararlanacak?

4 Nisan 2024
Ramazan Bayramı için 8 Nisan Pazartesi ve sonraki salı günü de dahil edildi, bayram tatili dokuz güne çıkarıldı. Ancak bu süre herkes için geçerli değil. Özel sektör çalışanları için bayram tatili 9 Nisan Salı günü öğlen başlayacak ve 14 Nisan Pazar günü son bulacak. Yani, 5.5 gün tatil yapabilecekler. Bu süreyi dokuz güne çıkarmak şirketlere bağlı. Birçok şirket idari izin veriyor ama herkes için geçerli değil.

Ramazan Bayramı, 10 Nisan Çarşamba başlıyor, 12 Nisan Cuma günü bitiyor. Bayram tatili ise arife günü olan 9 Nisan Salı günü öğlenden sonra başlayacak ve 12 Nisan Cuma günü son bulacak. Bu günler resmi tatil. Bayram tatili öncesi 8 Nisan Pazartesi ile arife günü olan 9 Nisan idari izin kapsamına alındı. Böylece bayram tatili 9 güne çıktı.

Ancak bu 9 günlük tatil tüm çalışanlar için geçerli değil. Çünkü idari izin sadece kamu kurumlarında çalışanları ilgilendiriyor, özel sektör çalışanlarını kapsamıyor. Memurlar, devlet dairelerinde çalışanlar, belediye çalışanları 8-9 Nisan tarihlerinde idari izinli sayılacaklarından 9 günlük tatil yapma fırsatını elde edecek. Özel sektör çalışanları ise 8 Nisan Pazartesi tüm gün, 9 Nisan Salı arife günü ise yarım gün çalışacak. Özel sektör çalışanları için bayram tatili 9 Nisan Salı günü öğlen başlayacak ve 14 Nisan Pazar günü son bulacak. Yani, 5.5 gün tatil yapabilecekler.

ÖZEL SEKTÖR İDARİ İZİN VEREBİLİR Mİ?

- Özel sektör için istisnai bir durum olabilir mi? Olabilir; çünkü idari izin, kişinin çalıştığı kurum tarafından verilen izin anlamına da geliyor. Kimi özel şirketler isterlerse çalışanlarına bu bayramda idari izin verebilir ve tatili 9 güne çıkartabilir. Bu durum çalışan açısından, maaş ve yıllık izin anlamında bir hak kaybı yaratmaz. İşveren, idari izin uygulamazsa, çalışan, 8-9 Nisan tarihlerinde izin kullanarak, bayram tatilini 9 güne çıkarabilir.

Peki, yıllık izin böyle 1-2 gün parçalı kullanılabilir mi? Çalışanlar yıllık izinlerin, bir bölümünü 10 günden az olmaması koşulu ile bölümler halinde kullanabilir. Örneğin, 14 gün izin hakkınız var; bunun 10 gününü kullandıktan sonra, kalanını bir başka tarihte 1+1+1+1 şeklinde ya da 2+2 olarak kullanabilirsiniz. Ramazan Bayramı tatili bu şekilde 9 güne çıkarılabilir.

ÇALIŞANLARIN İZİN HAKLARI

- Bayram tatilinden bahsetmişken, çalışanların yıllık izin hakkı konusunda da kısa bilgi vereyim. Çalışanın, işe başladığı tarihten itibaren bir yıl çalışmış olması kaydıyla yıllık izin hakkı doğuyor. Geçen senenin 1 Nisan’ında işe başladıysanız, bir yıllık süreyi doldurduğunuz için artık yıllık izin hakkınız da doğmuş oluyor. Bu durumda; aynı işyerinde 1 yıldan 5 yıla kadar çalışanlar 14 gün, 5 yıldan 15 yıla kadar çalışanlar 20 gün, 15 yıldan daha fazla çalışanlar ise 26 gün izin kullanabilir. Madenlerde çalışanlar, bu sürelerin üzerine 4 gün daha ekleyerek, izin yaparlar. İzin süreleri iş sözleşmesine ve toplu iş sözleşmelerine göre de değişebilir.

Çalışan yıllık ücretli izin hakkından vazgeçemez, işveren izin kullandırmazlık yapamaz. Yıl içinde dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izinden sayılamaz ve düşülmez. İzin süresine denk gelen bayram ve hafta tatili ile genel tatil günleri ise izin süresinden sayılmaz. Çalışanlar yıllık izin kullanmayıp karşılığında işverenden para talep edemez. Ancak çalışanın işten ayrılması halinde kullanmadığı yıllık izinler varsa işveren bu izin süreleri için ödeme yapmak zorundadır. Bu durumda da çalışanın son aldığı brüt ücret üzerinden izin ücreti hesaplanarak ödenir.

Yazının Devamını Oku

Emekli promosyonuna bloke konur mu?

3 Nisan 2024
Soru: Emekliyim, banka değiştirdim. Promosyon ücretinde haciz varmış, ödemediler. Bloke konmuş. Emekli promosyonunda icra ve ipotek olur mu? Emekli maaşına bloke konur mu? Rıdvan K.

Cevap: Emekli maaşına bloke konulamaz, haczedilemez. Promosyona bloke konulması ise biraz tartışmalı bir konu. Kimi hukukçulara göre verilen promosyon emekli maaşının bir parçası, eklentisi olduğu için ödenen promosyona bloke konulamaz. Kimi hukukçular ise promosyonun maaştan ayrı bir ödeme olduğunu savunup, bloke edilebileceğini, haczedilebileceğini savunuyor. Bu konuda verilmiş bir hukuk kararı da yok. Ancak ağır basan görüş, ödenen promosyona bloke konulamayacağı yönündü. Böyle bir durum karşısında yapmanız gereken haciz işlemini yapan icra müdürlüğü ise buraya başvurulması, banka ise şikâyet edilmesi

BAYRAM İKRAMİYESİ KİMLERE YATACAK

Soru: Emeklilik dilekçemi 15 Mart’ta verdim. Ben de bayram ikramiyesi alabilecek miyim? Alacaksam ne zaman para yatacak? Yoksa bir sonraki bayramda mı ikramiye ödenecek? Berrin T.

Cevap: Okuyuculardan bayram ikramiyesi ile ilgili çokça soru alıyorum. Bu okuyucunun sorusu vesilesiyle bayram ikramiyesi ile ilgili merak edilenlere açıklık getireyim. Bayram ikramiyesi 2-5 Nisan tarihleri arasında emeklilerin hesaplarına yatırılacak. Ödemeler Salı gününden itibaren başladı. Emeklilik dilekçesini 1 Nisan 2024 tarihine kadar veren ve yeni emekli olacaklar Ramazan ve Kurban bayramlarında 3’er bin lira bayram ikramiyesini alabilecek. Emeklilik dilekçesini 1 Nisan tarihinden sonra verenler, Ramazan Bayramı’ndaki 3 bin liralık ikramiyeyi alamayacak, Kurban Bayramı ikramiyesini alabilecek. SGK’dan emekli aylığı, yaşlılık aylığı, vazife malullüğü aylığı, malullük aylığı, ölüm aylığı ile sürekli iş göremezlik geliri ve ölüm geliri alanlar ile şehit yakınları, gaziler, muharip gaziler, güvenlik korucuları, şampiyon sporcular ve terörden zarar gören sivil vatandaşlar ile bu kişilerin hak sahipleri bayram ikramiyesi alacak. Dul ve yetim aylığı alanlara hak sahiplerinin hisseleri oranında ikramiye; iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sürekli iş göremezlik geliri alanlar iş göremezlik derecesi oranında bayram ikramiyesi alabilecek. Birden fazla emekli aylığı alanlar ayrı ayrı emekli aylığı alamayacak, en fazla ödemeye imkân veren dosya üzerinden, tek ikramiye ödenecek.

EMEKLİ OLACAKLAR YÜKSEK BÜYÜMEDEN PAY ALACAK

Soru: 1978 doğumluyum, askerliğimi borçlanarak ilk sigorta başlangıç tarihimi 26.4.1999 tarihine çektim. 7600 gün prim ödemem mevcut olup şu anda 52.500 TL net maaş almaktayım, 25 yıllık sigortalılık dönemimin dolduğu nisan ayında emeklilik için başvuruda bulunmalı mıyım, yoksa sigortalı olarak çalışmaya devam mı etmeliyim? Mahir Ç.

Cevap: Emekli olup, olmamak sizin tercihiniz. Bu ay emekliliğinizi istemeniz halinde alacağınız emekli aylığı hakkında şunları söyleyebilirim. 2023 yılına ait büyüme rakamı yüzde 4.5 olarak açıklandı. Bu sene emekli olacaklar bu büyüme hızından yararlanacak. Emekli maaşları, 2023 yılı TÜFE’nin tamamı ve GSYH’nın yüzde 30’u olarak hesaplanacak ve güncelleme katsayısı 1.662 olacak. Bu yıl emekli olmanız halinde bu katsayı maaşınıza yansıyacak ve artış olacak. Yani, bu sene emekli olmanız avantajlı. Ancak net maaşınız 52.500 TL olduğuna göre asgari ücretin çok üzerinde bir maaş alıyorsunuz, dolayısıyla da SGK’ya ödenen primleriniz yüksek. Bu durumda emekli olmayıp, çalışmaya devam ederseniz yüksek prim ödediğiniz için çalıştığınız her yıl emekli aylığınızın az da olsa artmasına katkı sağlar.

25 YIL ÇALIŞAN KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANIR

Yazının Devamını Oku