Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Kadınlar ve çınarlar

MADEM. Bu hafta kadınlar ve devrilen çınarları konuştuk.

Haberin Devamı

Önce Avrupa Birliği ve diğer resmi kuruluşların Türkiye’de kadınların durumuyla ilgili verilerini aktaracağım.

*


DÜNYA Ekonomik Forumu, 2006 yılından bu yana ekonomik, siyasi, eğitim ve sağlık hizmetlerinden yararlanmayı baz alarak cinsiyet eşitliği raporu yayınlıyor. Ekim ayı sonunda da 2014 raporunu açıkladı.
- Türkiye, 142 ülke sıralamasında 125’nci sırada. 2006 yılında 115 ülkenin değerlendirildiği endekste 105’nci sıradaydı. Performansında iyileşme olsa bile diğer ülkelerin kaydettikleri hızlı ilerleme Türkiye’yi listede geriye düşürüyor.
- Buna göre, Türkiye, Avrupa ve Avrasya bölgesinde cinsiyet eşitliği konusunda performansı en düşük ülke.


*


AVRUPA Birliği, her yıl sonunda olduğu gibi bu ekim ayında da Türkiye’nin üyelik süreciyle ilgili İlerleme Raporu’nu yayınladı. Durum orada da parlak değil. Bazı saptamalar şöyle:
- 2013 yılında kadınların işgücüne katılım oranı geçen yıla kıyasla 1,1 puan artmış olmakla birlikte, % 31,8 gibi düşük seviyede kalmaya devam etti.
- Kadınların işgücüne katılım (%33,2) ve istihdam (%29,6) oranları hâlâ AB seviyelerinin oldukça altında.
- Kadın-erkek fırsat eşitliği konusunda, AB müktesebatının öngördüğü şekilde bir eşitlik birimi henüz oluşturulmadı. Yaşlı bakımı dahil olmak üzere ev işlerinin cinsiyete dayalı olarak ayrıldığı göz önüne alındığında, çocuk bakım imkanlarının olmayışı, kadınların işgücü piyasasına katılımını engelliyor.
- Ücretsiz aile işçisi olarak çalışma konusunda, kadınlar ve erkekler arasında önemli bir fark bulunuyor ve eşit iş için eşit ücret ilkesinin tam olarak uygulanmasına hız kazandırılması gerekli.
- AİHM kararına rağmen, kadınların evlendikten sonra kızlık soyadlarını münhasıran kullanmalarını engelleyen Türk mevzuatında değişiklik yapılmadı. Ocak ayında, Anayasa Mahkemesi ayrıca evli kadınların kızlık soyadlarını münhasıran kullanabilmeleri yönünde karar verdi.


*

Haberin Devamı


VE
hâlâ üye olmakta istekli olduğumuzdan söylüyorum. AB der ki...
“Kadın haklarını ve cinsiyet eşitliğini uygulamada güvence altına almak, çocuk haklarını iyileştirmek, ayrımcılığa özellikle cinsel eğilim ve cinsel kimlik temelinde yapılan atıfları içermek suretiyle ayrımcılıkla mücadele mevzuatını ve uygulamasını AB standartlarıyla uyumlu hale getirmek (...) için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.”


*

Haberin Devamı


BİR hatırlatma daha... Nüfusun yaklaşık yarısının kadın olduğu Türkiye’de 550 üyeli TBMM’de 78 milletvekiliyle kadın oranı sadece yüzde 14.8. Dünya ortalaması ise yüzde 21.8. Kadın bakan sayısı ise bir.
Ayrıca 81 vilayetli ülkemizde Aydın, Diyarbakır ve Gaziantep’te olmak üzere hepi topu üç büyük şehir kadın belediye başkanı var.


*


ŞİMDİ
durum bu... Bu tabloyla kadın, erkek eşitliğinden söz etmek elbette mümkün değil...
Ancak yasalar önünde kadın ve erkeğe aynı haklar tanınmasını öngören ‘eşitlik’ kavramını bulandıracak açıklamalar kafa karışıklığı yaratmaktan başka bir işe yaramaz.
Ve hali hazırda geçerli olan Anayasa’ya göre “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir... Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.”

Haberin Devamı

Gezi, Yırca ve Yalova


VE o zavallı çınarlar. Gezi’nin aksine yitip giden İstanbul’un Kuzey ormanlarını koruyamadığımız için üzülürken, Manisa Yırca’nın devrilen zeytinleri için yas tutarken, kötü haber bu defa Yalova’dan geldi.
CHP’nin zar zor belediye başkanlığını kazandığı Yalova’dan... CHP’li temsilciler özür dilese de binlerce ağaç dikse de kimse köprülü kavşak için devrilen 150 ağacı geri getiremez. Dolayısıyla bu fiyaskoyu özür ve sembolik fidan dikmelerle açıklamak mümkün değildir. Yalova’daki duyarsızlık çevre konusunda CHP’nin de hanesine koca bir ‘sıfır’ yazılmasına neden olmuştur.

Yazarın Tüm Yazıları