İthal değil, “ihraç fazlası...”

Haberin Devamı

Açıkcası, CHP’nin ön seçim yapacağına inanmayanlardandım; bu konuda yazıp çizdim bile üstelik...
Bazı dostlarım, “Mahcup oldun mu şimdi?” diye sordular.
“Olmadım” diye cevap verdim; “Onlar başımıza ördükleri bunca çorap için kendilerini mahcup hissediyorlar mı ki?”
Nitekim, demeye kalmadı, Kılıçdaroğlu’nun, 2. Bölge’den seçime gireceği açıklandı...
Bakmayın, vitrindeki tebessümün, “mutlu aile” resmi verdiğine; derinlerde, herkes, “sonunda kimin ayağına basılmış olacak” hesapları yapıyor.
Ayrıca, kimse yüksek sesle itiraf edemese de, hâkim kanaatin, “Genel Başkan dediğin ‘rüzgârın zaten arkadan estiği yerden’ değil, aksine ‘dal oynamayan yerden’ seçime girer ki, ibret-i âlem için, ‘kendisine ait kaç masası var’ onu bir görelim” yönünde olduğu söyleniyor.
Bence, fikrin ve sözde davetin, “Kocaoğlu’nun icadı gibi sunulması da başka bir illüzyon...
Bu, bizi, yerel seçimlerdeki “liste mühendisliği” ısrarının kaç ilçeye mâl olduğu çetelesinin hiç masaya yatırılmadığı ve parti yetkili organlarının, “matematik de bilmediği” sonucuna ulaştırır ki, yandı gülüm keten helva...
Son olarak, şu “ithal aday” konusuna da değinelim.
Gelin, “sevkiyatın yönünü değiştirerek” bakalım meseleye...
Buradan bir şey ithal ediliyormuş gibi değil de, oradan bir şey ihraç ediliyormuş gibi düşünelim.
Aslında yapılanın bu olduğunu kabul ettiğinizde, canınız daha çok acıyacak...
Çünkü fark edeceksiniz ki, sebebini yüksek sesle telaffuz etmek, “asgarî nezakete” sığmayacağı için “biiip” demek zorunda kalacağımız vahim ayrıntı, adayımızın “ithal değil, ihraç fazlası...” olduğu gerçeğidir.

Yazarın Tüm Yazıları