10 bin metrede Farah dersi

Bakmayın İngiltere bayrağı altında yarıştığına. O hala çocuklarına “Babamız işinde çok iyiymiş” dedirtmek için koşan Somalili bir Afrikalı. Ve onun atletizm pistlerindeki başarısı, yaşam hikayesinde saklı.

Haberin Devamı

 

Hüriyet Rio Olimpiyat Oyunları'nda

 

KENDİNİ iyi hissetmek arkadaşlarının arkanı kolladığını bilmek değil, senin onların arkasını kolladığını bilmendir.
(Green Street Hooligans - 2005) 

 

RIO’da Mo Farah’ın altın madalya kazandığı 10 bin metre finalini izlerken aklıma Yeşil Sokak Holiganları filminin üstteki bu ünlü repliği geldi.
3 Kenyalı, 3 Etiyopyalı taktik koşarak ve “Birbirlerinin arkasını kollayarak” yarışırken tek başına meydan okuyarak bitirdi yarışı Mo Farah. Üstelik yarışta bir ara yere düşmesine, tempo kaybetmesine ve omzundan yaralanmasına rağmen.

 

Haberin Devamı

Bu kez kazanamayacak duygusunu da yenerek.

 

Londra’da 5 ve 10 bin metreyi kazanarak bunu başaran 7. sporcu Farah. Somali asıllı dersem onun hayatının bir dramdan ibaret olduğunu hissedersiniz. İngiliz asıllı bir Somalili. Rio’da 5 bin metreyi de kazanarak olimpiyat tarihinin üst üste 2 dublesini yapmaya hazırlanan Farah’ın hikayesine, Londra’dan başlayalım.

 

75 BİN KİŞİ ADINI HAYKIRDI

 

MO Farah’ın Londra 2012 oyunlarındaki 10 bin metre finalinde zaferini ilan etmesi, harika bir başarı öyküsünün doruk noktası olabilirdi. Koşacak sadece üç turu kalan uzun mesafe koşucusu; alametifarikası gereği bitiş çizgisine yaklaşırken hızını en yükseğe çıkararak (sprint finish) Büyük Britanya’ya altın madalyayı kazandırdıktan sonra küçük kızı Rhianna ve hamile karısı Tania’ya sarıldı. Fakat Farah’a özel bu tarz sadece bu kadar değildi. Koşucu bir hafta sonra stadyuma gelerek 5 bin metre finalini de tamamladı. Başlangıç noktasına geldiğinde karısı Tania ikizlerin doğumuna hazırlanıyordu. Farah’ın aklından geçenler ise bir altın madalyanın yeterli olmadığı; iki bebek için iki madalya kazanması gerektiğiydi. Yarış başladı ve Farah rakipleri ona ne zaman yaklaşsa araya mesafe koymayı başardı, bu halen daha istisnai bir taktik performansı gösterisi olarak anılır. Başka bir ustaca sprint finish ile Farah birinciliği garantilemişti. Farah’ın yüzü sevinç ve sürpriz ifadelerine girerken kollarını kocaman açarak hem zaferini hem de Britanya bayrağını sallarken Farah’a özel “Mobot” dansını yapan kalabalığın verdiği desteğin muazzam gürültüsünü kucakladı. “Bana verilen destek devasaydı” diyor Farah. “O an başıma gelen en güzel şeydi. Tüm hayatımı değiştirdi, kazanmanın anlamı çok büyük. Ayrıca 75,000 kişinin adınızı haykırması ve size tezahürat yapmasının yerini hiçbir şey alamaz.”

 

Haberin Devamı

İKİZİNİ ARKASINDA BIRAKTI

 

FARAH, ikişer halde çifter çifter gelenlerin gücünü anlıyor. Kendisi de ikizlerden bir olan Farah, Somali’nin başkenti Mogadişu’da 1983 yılında erkek kardeşi Hassan’dan yalnızca birkaç dakika sonra gözlerini dünyaya açtı. Çocuklar sekiz yaşına geldiğinde aileleri, babalarının yaşadığı ve çalıştığı Londra’ya taşınmaya karar verdi; ancak Hassan hastalandı ve seyahate çıkacak kadar bile gücü kalmamıştı. Aile Hassan’ı geri bırakmak zorundaydı. Birkaç ay sonra geri gelip onu almak istediklerinde ise Somali’de iç savaş başlamış ve Hasan akrabaları ile birlikte bilinmeyen bir yere tahliye edilmişti. Farah ailesi Hassan’ı bulamadan Londra’ya dönmek zorunda kaldı.

Haberin Devamı


Bu ayrılık Farah’ın bilinmeyen bir vatanda yetiştirilmesini önemli ölçüde etkiledi.

 

İkiziyle paylaştığı neredeyse telepatik bağdan bahseden sporcu, bazen kardeşinin duygusal veya fiziksel durumunu hissettiğini hatırlıyor. Kayıp kopyasına karşı duyduğu şiddetli bilinci, anadiline hiç bilmediği yeni bir ülkedeki yaşamına uyum sağlama çabasını olumsuz etkilememesine çalışmak zorundaydı. Kuzeni ona bazı ifadeler öğretmişti — “Affedersiniz,” “Tuvalet nerede?” ve “Haydi bakalım!” — ama her gün yaşadığı etkileşimler hala sorun yaratıyordu, hatta bazen okulda kavgaya karışmasına neden oluyordu, ya da korkmuş, yalnız ve bitkin hissetmesine.

 

TESELLİ FUTBOLDAYDI

 

Haberin Devamı

KENDİ deyimiyle “hiç yeteneği olmadığı halde” futbolda teselli bulan Farah yerel bir kulübe katıldı ve sadece topla koşmayı tercih etti. Aslında, Farah’ın zahmetsiz koşu tarzını fark eden beden eğitimi öğretmeninin ilgisini çeken de bu değişimdi. Farah sınıf arkadaşları arasında kabul görmek ve toplum içinde bir yer bulmak için mücadele ederken, öğretmeni Farah’ın aradığı amaç ve desteği ona sundu ve düzgün bir şekilde gelişmesini sağlamak için onu 11 yaşında yerel bir koşu kulübüne katılması konusunda cesaretlendirdi.

 

“Genç bir birey olarak destek almasaydım ulaştığım başarıyı yakalayabileceğimi sanmıyorum; fakat doğru olanı yapabileceğiniz noktaya bir süre sonra geliyorsunuz” diyor Farah...

 

Haberin Devamı

“DAHA FAZLA KOŞMAK İSTİYORUM”

 

FARAH mirasına 5 ve 10 bin metrelik dünya rekorları eklemeyi hedeflemekte ve ülkesini en yüksek standartlarda temsil etmek ve dünyanın en iyi uzak mesafe koşucusunun kalıcı olduğunu kanıtlamak konusunda kararlı. Ve bunu da şöyle özetliyor...

 

Koşuda sizi idare edecek kimse yok. Gününüz iyi de geçse kötü de, saklanamazsınız ve bazen gerçekten zor olabiliyor. Takımınız sizin için elinden geleni yapabilir, ama piste çıkıp hatasız bir şekilde koşması gereken sizsiniz. Antrenörünüz size rehberlik etmek için orada, elinizden tutacak değil.”

 

Kariyerinizin belli bir noktasına geldiğinizde yaptığınız işten zevk almamaya başlıyor ve o işi daha fazla yapmak istemiyorsunuz. Emekli olmak istiyorsunuz. Ben o noktaya hiç gelmedim.

 

Şimdi çocuklarım, ailem ve kendim için her zamankinden daha fazla koşmak istiyorum. Tarihe adımı yazdırmak istiyorum. Çocuklarımda hayranlık uyandırabilmek istiyorum. Ve bir gün “Babamız işinde çok iyiymiş’ diyebilmelerini istiyorum...

 

ÜST ÜSTE İKİNCİ ZAFER

 

RİO Olimpiyat Oyunları’nda milli atletlerimiz Polat Kemboi Arıkan’ın 13. olup, Ali Kaya’nın yarışı tamamlayamadığı mücadelede Büyük Britanyalı Farah, 10 bin metrede üst üste ikinci kez olimpiyat şampiyonu oldu. Altın, 27.05.17’lik derecesiyle Mo Farah’a giderken, Kenyalı Paul Kipngetich Tanui, gümüş, Etiyopyalı Tamirat Tola ise bronz madalya aldı.

Yazarın Tüm Yazıları