Sosis cennetinde bir yiğit köpek

ADI Loukanikos idi.

Haberin Devamı

Sosis cennetinde bir yiğit köpek

Atinalı bir sokak köpeğiydi kendileri.
Son 10 yıldır her protesto gösterisinde, her hak arama mücadelesinde, her yürüyüşte ön safın da önüne pati basardı.
Öğrenciler başta olmak üzere haksızlığa isyan edenlerin koruyucusu olarak görüyordu kendisini.
Time dergisinin “En Meşhur 100 Şahsiyet” listesine girmişliği, dünyanın dört bir köşesinde âşıkları vardı; 2010’da ben de bu harika karaktere bir güzelleme yazmıştım.
Adı “Loukanikos”, yemeye bayıldığı sosisten dolayı verilmişti kendisine.
Gaz bombalarını yiğitçe savuşturması, çatışma öncesi polis barikatının önünde dikilip uzun uzun havlaması meşhurdu.
Polis gıcıktı “eylemci köpek Loukanikos”a.
Yıllarca yediği tekmeler, gaz bombaları yıldıramamıştı fakat yormuştu yiğit Loukanikos’u.
Sevenleri sıcak bir yuva sağladı kahramanımıza ömrünün son demlerinde.
Sintagma Meydanı’nın bu tatlı serserisi, büyük devrimcisi 10 yaşında öldü.
Son günlerinde yanında olanlar kanepede uyurken kalbinin durduğunu söylediler.
Loukanikos için sosyal medyada Yunanistan’dan Türkiye’ye, İspanya’dan Çin’e saygı duruşunda bulunuldu.
Mekânın sosis cenneti olsun yiğit Loukanikos; unutulmayacaksın.
Islak burnundan, kıvrık kulaklarından öperim.

Haberin Devamı

Smokinli kadınlar ve yıldızların dizilişi

Sosis cennetinde bir yiğit köpek

PETER Lindbergh yaşayan mühim fotoğrafçılar arasında işlerini en beğendiğim isimlerdendir.
Vogue’un efsane mertebesindeki yayın yönetmeni Anna Wintour 1988’de hazırladığı ilk sayının kapağında onun fotoğrafını kullanmıştı mesela.
Vogue kapağında ilk kez blucinli, saçları uçuşan ve açık konuşalım “sıradan” duran bir model yer almıştı, ki bugün dönülüp bakıldığında devrim kabul edilir.
Londra Film Festivali’nin BFI (Britanya Film Enstitüsü) için düzenlenen gala yemeğinin sponsoru IWC Schaffhausen saatleri, yeni ürünleri için Lindbergh’le çalışmış.
Gala öncesinde efsane fotoğrafçının 5 parlak yıldızla Portofino’da gerçekleştirdiği çekimin neticelerinden oluşan sergiyi gezme şansım oldu.
1950’lerin görkemini yansıtan siyah-beyaz fotoğraflarda Cate Blanchett, Emily Blunt, Christoph Waltz, Ewan McGregor ve Zhou Xun, smokinleriyle arz-ı endam eyliyor.
Serginin ön açılışında Emily Blunt ve Christoph Waltz da vardı, dünya gözüyle yıldız izleme şansımız da oldu.
Bir moda veya saat tanıtımından çok Hollywood’un geçmiş yıldızlarına ve 1950’lere saygı duruşu şeklindeki fotoğrafların nasıl çekildiğini kendilerinden dinledik.
Peter Lindbergh ve IWC’nin “yıldız sıralama” işleminin ne kadar meşakkatli olduğunu da öğrendik.
3 günde 21 bin kare fotoğraf çekmiş Lindbergh ve eleme yaptıktan sonra 500 civarında kare teslim etmiş.
Bundan sonrası “yıldız kaprisi”nden çok, “menajer ve avukat kaprisi” şeklinde gelişmiş.
5 yıldız olunca işin zorluğu geometrik şekilde artıyor.
Birinin veya dördünün güzel çıktığı fotoğrafı bir başkası “İstemem” diye iptal edebiliyor.
IWC’nin CEO’su Georges Kern, ne 5 yıldıza uygun tarih belirlemenin, ne onları bir araya getirmenin ne de çekimlerin kendilerini zorlamadığını ancak özellikle “smokinli yıldızların dizilişini” hesaplamanın aylar sürdüğünü söyledi.
Sonuç her Peter Lindbergh fotoğrafı gibi mükemmel.
Smokinli kadınlar, çok parlak yıldızlar ve büyük bir fotoğrafçının sergisinin hikâyesi böyle işte.
Merak eden olursa Emily Blunt çok tatlı, güzel, sıcak bir oyuncu ama gözüm ve gönlüm Cate Blanchett’i aramadı dersem yalan olur.

Yazarın Tüm Yazıları