Seçmeni parasıyla perişan etmek

Haberin Devamı

BEĞENDİREMEDİK sevgili okur; irademizi beğendiremedik arkadaşlara...
Arkadaşlar dediğim elbette siyasi partiler, ki tavırlarına bakınca bırakın arkadaşlık etmeyi, evlat olsa sevilecek halleri olmadığını görüyoruz.
30 Mart 2014’teki yerel seçimler, 10 Ağustos 2014’teki Cumhurbaşkanlığı seçimi,
7 Haziran 2015’teki genel seçimler derken
15 ayda 3 kere sandığa gittik.


*


Seçim yorgunu olmamız gerekirken, hiç de küçümsenmeyecek bir katılım göstererek içimize sinse de sinmese de tıpış tıpış gidip oy kullandık “arkadaşlar” için.
Meydanlarda toplumun bütün değerlerini işlerini geldiği gibi çekiştirmelerine, milleti germelerine, kutuplaştırmalarına, kendileri gibi olmayanlara hakaret etmelerine katlandık.
Bağırıp çağırmalarına, aba altından sopa göstermelerine, öfke krizlerine şahitlik ettik.
“Öcüleri” işaret etmelerine, saçma sapan vaatlerde bulunmalarına göz yumduk.


*

Haberin Devamı


Hasılı, gittik oyumuzu kullandık ve özetle dedik ki: “Aranızda anlaşın gençler, anahtarı sadece birinize vermek istemiyoruz...”
12 yıldır hem davulu hem tokmağı, hem sipsiyi hem zurnayı tepe tepe kullanmaya alışmış olan arkadaş(lar) beğenmedi sonucu.
AKP’nin kendisi istese “abisi” istemiyor koalisyonu zaten.
İktidarın medyadaki yancılarının işlerine gelmeyince “milli iradeden pilli iradeye” geçiş yapmalarını, seçmene “Görürsünüz siz!” diye parmak sallamalarını da unutmayalım, olur mu?
MHP zaten malumunuz...
“Hem pastam dursun, hem karnım doysun” diyor.
Çektiği kırmızı çizgilerin içinde durduğu yerde durup ilerlemeyi düşleyerek ve yüzde 13 oy almış bir partinin seçmenine “şerefsiz” diyerek yol alacağını düşünüyor.
Adil olalım... Sadece CHP koalisyon için elinden geleni, gelmeyeni yapmaya çalıştı, çalışıyor ama “reyiz” iyi defans yapıyor işte be birader!
Barajı aşarak “büyük günaha giren”, “reyizokrasi”ye kapıyı kapattığı için “yatacak yeri olmayan” HDP’nin kapısını çalan yok zaten.


*


Peki ne yapacağız?
İrademizi beğenmeyenler “Kasım gibi seçime gidelim mi seçmenişkolar?” diye sırnaşıyor şimdi.
Bir seçimin maliyeti en az 2 milyar TL demek; 3.5-4 milyar TL’yi telaffuz eden de var.
Bu parayı irademizi beğenmeyenler çıkarmıyor cebinden, biliyoruz değil mi?
Üstüne para vererek yine biz gideceğiz bu beceriksizleri seçmek için sandığa.
Peki sonuç ne olacak?
Taze anketler manzaranın pek değişmeyeceğini ortaya koyuyor.
Bu kadar tilkiliğe, hileye, desiseye rağmen seçmen oyunun arkasında duruyor.
AKP ve CHP’de çoook hafif bir yukarı kıpırdanma, MHP ve HDP’de çoook hafif bir düşüş; o kadar.


*

Haberin Devamı


Seçmeni parasıyla perişan etmeye hazırlananlar şunu da bir kenara not etsinler isterim: “Fazla sandık seçmen usandırır...”
Kişisel ihtiraslarla ve “ince” hesaplarla yola çıkanların...
Uzlaşmak yerine çatışmayı körükleyerek milleti zırt pırt sandığa çağıranların...
Milli iradeyi ağzına sakız edip işine gelene kadar seçim isteyenlerin...
Ezcümle bütün bu “uyanıkların” milletten yediği şamarlar tarih kitaplarında örnekleriyle mevcuttur.
Sonra ağlamayın olur mu canikolar...

Yazarın Tüm Yazıları