VAY HALİMİZE

Gökhan Türkmen’in Temmuz ayının ortasında yayınladığı yeni single çalışması ‘Vay Halimize’ bizi bu yazıda bir araya getirdi.

Haberin Devamı

‘Vay Halimize’ şimdiye kadar duyduğumuz Gökhan Türkmen şarkılarından oldukça farklı bir yapıda. Size tavsiyem yazıyı okumadan önce ‘Vay Halimize’yi önce dinleyip, sonra bir de klibini izleyin. Eminim siz de benim gibi tekrar tekrar klibi izlemekten kendinizi alamayacaksınız. ‘Vay Halimize’nin tüm detayları ve Gökhan Türkmen’in önümüzdeki aylarda yayınlamaya hazırlandığı yeni albümüne dair tüm detayları bu söyleşide konuştuk, buyurun:

VAY HALİMİZE
 

Vay Halimize şarkısı beni çok etkiledi. Özellikle klip ile birleşince şarkı bambaşka bir yere geldi. Şarkıyı biraz irdelemek isterim, sözleri yazarken sizi etkileyen şey neydi?

Haberin Devamı

“Vay Halimize”yi iki sene önce Caner Anar ile bilgisayar başında çalışırken yaptık. İlk önce melodi çıktı ufak ufak, sonra Caner ‘Vay Halimize’ diye bir nida attı ortaya. Bunun üzerine dedik ki bir aşk şarkısı değil de, biraz daha sosyal bir durumu anlatan, dünyayı, yaşanan kaosu anlatan bir şarkı olsun diye karar verdik. Onun üzerine şarkıdaki nakaratı yazdım ben de. Şarkının sözünde geçen ‘şehir’ aslında dünyayı anlatıyor.

 

Yeni albüm ile ilgili bir ipucu olabilir mi ‘Vay Halimize’?

Bu şarkı yeni albümden bağımsız, bambaşka bir çalışma. İki sene önce yaptığımız bir işti, hadi çıkalım, yayınlayalım derken bir türlü kısmet olmamıştı. Bu sene Temmuz’un ikinci haftasında yayınladık sonunda. Yeni albüme ‘Vay Halimize’nin akustik halini de ekledik. Genel olarak albümle çok alakası olmayan bir çalışma diyebilirim, biraz sosyal sorumluluk işi ve farkındalık yaratmak amacıyla yaptığımız bir proje. Ben popçu yani popüler müzik yapan biri olarak adlandırılsam da, popüler kültüre hizmet eden biri hiç olmadım. Hep bu tarz, mesajı olan bir iş yapmak istiyordum o yüzden de beni çok mutlu eden bir çalışma oldu. ‘Vay Halimize’ gibi sosyal sorumluluğa vurgu yapan farklı şarkılarım var, onları da önümüzdeki dönemlerde yayınlamak istiyorum.

 

Haberin Devamı

VAY HALİMİZE
 

Şarkının klibi de çok etkileyici, şarkının vurucu mesajı kliple birlikte çok da anlamlı olmuş. Biraz da klibin detaylarını da duymak isteriz.

Biz aslında bu şarkı için bir klip çalışması bile yapmayı düşünmemiştik. Birkaç aya yeni bir albüm yayınlayacağımız için varımızı yoğumuzu albümün çıkış şarkısına mı harcasak diye düşünüyorduk.  ‘Vay Halimize’ deyim yerindeyse kendimiz için yapmak istediğimiz bir çalışmaydı.  Sonra klip için neler yapabiliriz diye düşünürken bir sürü fikir geldi aklımıza. ‘Vay Halimize’nin söylemindeki vurguyu biraz daha farklı bir tonla klipte göstermek istedik. Klipte başlarda birçok görüntü ve olayla eklemeyi düşünürken, tuz gölündeki yaptığımız çekimlerin sadeliği bizi çok etkiledi. Yönetmenimiz Murat Joker de klibin kurgusunu çektiğimiz bu görüntülerin üzerine kurmayı salık verdi, biz de bu şekilde ilerledik, çok içimize sinen bir çalışma oldu.

Haberin Devamı

VAY HALİMİZE
 

Duyduğuma göre yeni albümdeki bir şarkı için bir sosyal sorumluluk projesi daha varmış.

Yeni çıkacak albümümüzde ‘İnsanız Ayıbı Yok’ adında bir şarkı yer alacak. Bu şarkı aslında yakın senarist bir arkadaşımız Ozan’ın geçtiğimiz senelerde kaybettiği kız kardeşi için yapılan bir proje. Şarkının beste ve aranjesi Caner Anar’a ait sözleri de Ozan Turgut’un. Ozan İzmir’de kardeşi Melike Turgut için bir orman yapmak istemişti, bu amaçla şarkıya bir klip yaparak yayınladı ve indiegogo üzerinden bir bağış projesiyle bu ormana destek sağlamaya başladı. Biz de bu şarkıyı albüme alıp, bir de klip çekerek şarkının tüm gelirini Melike’nin ormanına bağışlayarak destek olacağız.

 

Haberin Devamı

‘En Baştan’ albümün bence senin için bir kırılma noktasıydı. Böyle güçlü bir işten sonra şimdi üzerinde bir baskı var mı yeni işler, yeni albümün için?

Her zaman bir önceki albümden sonra yaptığım yeni bir albüm beni ufak bir strese sokar. Hep üstüne koyarak işleri ilerletmeye gayret ediyorum. Şu bir gerçek her yeni albüm bittiğinde bundan sonra ben bunun üzerine nasıl farklı bir şey koyarak yeni işler çıkartacağım diye beni bir düşünce alıyor. Yeni albüm çıkarken bunları düşünsem de yine de bir kenara koyuyorum bütün bunları. Çünkü çok şükür çok güzel bir ekibimiz var, ekipteki herkesin bir emeği olduğu için bu bana kendimi daha güvende hissettiriyor. Diğer yandan şu oluyor tabi, şarkı söyleme konusunda daha iyi söylemeliyim, sesimi daha iyi kullanmalıyım, daha iyi sözler yazmalıyım gibi kendimi daha zorlayacak yönlere kendimi götürmeye çalışıyorum elbette.

Haberin Devamı

Şu an tabi ki yeni albümden ötürü stresim var, hhatta şu zamana kadar hissettiğim en büyük stres. Dediğin gibi ‘En Baştan’ albümü çok iyi bir albümdü, yeni albümümüz ‘En Baştan’ albümündeki ekibin bir tamamen kendi ürünü olacak ve GTR’den çıkan ilk albüm olacağı için bendeki yeri haliyle bambaşka oluyor. Yeni albümde 13 şarkı var, 10 şarkı ve 3 versiyon olacak. Farklı bir albüm oldu, temposu ve şarkıların tarzı olarak, daha modern bir iş olduğunu düşünüyoruz. Biz de çok heyecanlıyız şimdilik bu kadar bilgi vereyim (gülüyor).

VAY HALİMİZE
 

Sektörde genel alışkanlık single ya da EP çıkartmak. Albüm yapmak hem zor hem de maliyetli bir iş. Siz daha üretkensiniz bu anlamda.

İlk başta biz de 5-6 şarkılık bir albüm yapmayı düşündük, sonra bir sene sonra gibi 5-6 şarkı daha çıkartarak ilerleriz diye düşündük. Zaten yaklaşık olarak 2 senede bir albüm çıkarttığımız için bu tarz bir üretim frekansı mantıklı olur diye düşündük ilk başta. Sonra kendi kendime düşündüm, benim albümüme öyle bir alıştı ki insanlar, yeni albümü dinlemeye başladı mı en az bir saat filan dinlemek istiyorlar. 5-6 şarkılık bir albüm dinleyicilere kısa gelecek, kısa süre sonra yeniden 5-6 şarkılık bir çalışma daha çıkartmam gerekecek, kendimi buna zorunlu hissedeceğimi anladım. Müzik işi zorunlulukla yapılan bir iş değil, böyle hissetmek de bana doğru gelmedi o yüzden biz yine bildiğimiz gibi, alışkanlığını yarattığımız eski usul dolu dolu bir albümle çıkmak istedik.

 

Yeni şarkı yapmak için bir moda, ortama ya da duruma ihtiyacınız oluyor mu? 

Şöyle bir durum yok, albüm çıkartalı 1-1,5 yıl geçti hadi oturalım yeni bir albüm yapalım bunun için şarkı yazmaya başlayayım diye bir çalışma stilim yok. Aklıma bir melodi gelirse hep kaydediyorum, sürekli zaten söz yazıyorum, melodiyi sözün üzerine yapıyorum, genelde bu şekilde üretiyorum.  Kendi dünyamda bir konu ya da bir duruma dair çok yoğun duygusal duruma girdiğim anda, şarkının da geleceğini anlıyorum, bunu hissediyorum. Duruyorum, duruyorum, melodinin içimde gezdiğini hissediyorum.  Çok mutlu olduğumda da, çok hüzünlü olduğunda da şarkı yazdığım oluyor. Evlendikten sonra balayına gittiğimizde yanımda gitar götürmemiştim ve içimde bir şarkı ile ilgili şey geziniyordu, çok ilginç bir duygu bunu nasıl anlatırım bilmiyorum.  Gittiğimiz yerde görevliye sordum gitar bulabilir miyiz diye, hemen buldular ve bir şarkı yaptım. O şarkı bu albümde de var. Yeni şarkının nerde, ne zaman geleceği gerecekten pek belli olmuyor.

 

Yazmakta en zorlandığınız duygu nedir?

Aslında çok böyle bir durum yaşamadım. Şarkı yazarken kafamda genelde o şarkı ile ilgili hikâye yaratıyorum. Örneğin yazacağım bir şarkının iki tarafı varsa, şarkıyı kimin gözünden bakarak yaşadığımı düşünerek yazıyorum. Bence şarkı yazmanın özü hayatla algını kopartmamaktan geçiyor. Ben etrafıyla birlikte yaşayan, insanları dinleyen, öğrenmeye meraklı bir insanım. Bildiğim bir konu bile olsa karşımdakinin o konu hakkındaki düşüncesini öğrenmek, ondan dinlemek isterim, belki bilmediğim başka bir şeyi ondan öğreneceğimi düşünürüm. Şarkı yapmak için hayattan kopmuyorum, dinliyorum, bekliyorum, besleniyorum, eminim ki sonra bunlar bana geri dönüyor.

 
VAY HALİMİZE

Şarkı yazan biri olduğunuz için merak ediyorum, dinlediğinizde ve bu şarkıyı ben yazmalıydım dediğiniz bir şarkı var mı? 

Keşke ben yazsaydım değil de keşke ben söylediğim dediğim bir şarkı var şu sıralar. Bedük’ün ‘Dans Et’ şarkısını çok beğendim. O şarkıyı söylemek çok isterdim, bizim ekibe de, sahneye de çok yakışırdı diye düşünüyorum.  ‘Aşk Lazım’ yapabildiğim en hareketli şarkılardan biridir, bu tarzda çok şarkı yapamadığım için benzer türdeki şarkıları söylemek çok istiyorum aslında.

 

Yaptığınız şarkıları ilk kime dinletiyorsun, ya da hazır olmadan dinletiyor musunuz

Hazır olmadan dinletmek istemiyorum ama tabi dayanamıyorum da bir yandan. Eğer çok heyecanlandıysam şarkı için etrafımda kim varsa herkese dinletirim. Aslında tam da keyif burada diyebilirim. İlk kime dinletiyorum dersen tabi yanımda ilk eşim olduğu için önce ona dinletiyorum.

 VAY HALİMİZE

Kendi albümlerinizin yayınlamanın dışında müzik şirketi kurup başka sanatçılara da destek olmak nasıl bir iş? İşin mutfağında olmak daha mı keyifli?

Ben çocukluğundan beri prodüktör olmak istedim aslında. Birilerine albümler yapayım, o işin başında olayım, süpervizörü olayım gibi bir hayalim vardı. Tabi ki işlerin de yolunda gitmesi lazım böyle bir işe soyunmak için de. Elbette biraz deli işi ama bence çok keyifli, bana sorarsan esas deli işi sahnede olmak. İnsanları karşısında olup şarkı söylemek bence gerçekten çok zor bir iş. Başka müzisyenlere destek olmak gerçekten çok keyifli bir şey, bunun tarifi yok. Ben de sıfırdan başlayarak müzik sektörüne girdim, o süreci çok iyi biliyorum. Bana o dönemde destek olanları hiç unutmadım, her zamanda hatırlarım, ahde vefa duygum çok fazladır. Kendime harcayacağım parayı bir başka müzisyenin albümü için harcayabilirim, hiç önemli değil önemli olan işin iyi olması. Zaman bence paradan daha değerli bir şey o yüzden doğru zamanda, doğru kişinin yanında olup ona destek olabilmek çok isterim, bu çok mutluluk verici bir iş.

 

Ayşegül Aldinç’in seslendirdiği ‘Durum Leyla’ şarkısında da imzanız var. Başka bir sanatçıya şarkı yapmak nasıl bir iş?

 ‘Durum Leyla’nın sözlerini Ozan Turgut ile birlikte yazdık. Gerçekten de çok keyifli bir şarkı oldu. Şarkıyı yaparken kafamda melodiye dair birkaç parça vardı. Ayşegül Aldinç ile konuştuktan sonra kafamdaki bu melodiyi biraz daha geliştirdim ve müziğiyle birlikte şarkının nakaratı aynı anda ortaya çıktı. Sözlerinin üzerinde Ozan ile birlikte çalıştık ve şarkı son haline geldi. Ayşegül Aldinç çok değer verdiğim birisi, çocukluğumdan beri Barış Manço ile birlikte ikisinin yeri bende çok ayrıdır. Şarkıdaki ses rengimiz de çok iyi uydu, çok sıcak bir şarkı oldu. Ayşegül Aldinç ile bir şarkıda buluşmak benim için gerçekten çok büyük bir mutluluktur.

 

Benzer şekilde başka sanatçılar için yazdığınız şarkılar var mı?

Yani bazen böyle istekler geliyor ama sonuca ulaşan pek olmuyor. İşin doğrusu şarkıyı satmıyorsun, şarkıyı başka bir sanatçıya emanet ediyorsun diye düşünüyorum.

 

Ekşi sözlükte okudum, çok merak ettim. Kargalara karşı özel bir ilginiz varmış ve bir de karga dövmeniz varmış, öyle mi?

Doğru (gülüyor).  Karga çok ilginç bir canlı, ne hissediyor, ne görüyor çok merak ediyorum. En uzun süre yaşayan canlılardan biri olduğu için bu durum bana daha da ilginç geliyor. Bir de tabi “The Crow” filmini çok severim. Koyu bir Bruce Lee hayranıyım, film ve Brandon Lee’nin filmdeki oyunculuğu beni çok etkilemişti, dövme ve kargalara olan merakım o zamanlardan başladı.

Yazarın Tüm Yazıları