OĞUZHAN ÇIKINCA KIRILDIK...

Galibiyetin de ötesinde golümüzün bile olmaması, maçı bizim için başka yere taşıyordu. Aslında bu denli önemli maç için her ne kadar zamanlama iyi olmasa da değeri değişmezdi.


Kadroda önemli oyuncuların eksikliği sonuca ve oyuna etki edecek isimlerdi. Maçın başında, İngiliz takımının ceza alanımız önünde rahat ve etkili paslaşmaları ana problemimiz olarak gözüktü.


Ofsayttan atılan golle geriye düşsek de tarihi golü Hakan ile bulduk.


Gol, tarihi olduğu kadar güzeldi de aynı zamanda.


Zekice ve hassas ayarlı bir Oğuzhan pası, süratli ve dengeli Volkan Şen koşusu ve doğru yerde doğru zamanda olan Hakan bitirişi. Golü yedikten sonra hemen toparlanmamız ve fabrika ayarlarına dönmemiz çok önemliydi.


Milli Takım, son dönemde oyunu kontrol eden, sakin kalabilen ve etkili ayaklarını akıllıca devreye sokabilen bir karaktere sahip oldu.


Fakat en önemli konu, biz sadece savunma odaklı oynayamayız. Eğer savunma yapacaksak bile, bunu topla oynayarak ve pas yaparak halletmeliyiz.


Topun rakipte olduğu ve kendi alanımızda kaldığımız her oyun, bizim için gol yemeden tamamlamanın zor olduğu maçlara sahne olur. 

BASİTÇE KAYBETTİK MESAJI ALDIK

Maça döndüğümüz ve golü attığımız ilk çeyrekten sonrasını da yine bu tarz oynadık. Sabırla, acele etmeden, panik yapmadan ve bizi yıllarca alt ettikleri hata yapmaya sebep olan disiplinlerini kullandık.


Kaldı ki, grubunda oynadığı hiçbir maçı kaybetmeden hepsinin kazanan, elemelerin en golcü takımlarının başında gelen İngiltere’ye karşı bunları yaptık. Maçın kırılma anı, orta sahadaki denge unsuru olan Oğuzhan’ın çıkışı oldu. Oğuzhan çıktıktan sonra oyunun kontrolünü kaybettik ve hakimiyeti İngilizler verip golü yedik.

Oğuzhan’ın Milli Takım için önemi çok ve sahada daha fazla kalması hepimiz için çok önemli. Bizim için basit kaybedilmiş maç olmasına rağmen önemli mesajların verildiği bir karşılaşma oldu. 


1- Kolay kaybetmeyiz.


2- Herşeyi yapabiliriz.


3- Hep gelişiyoruz.


4- Açız ve istiyoruz.


5- Tarih yazmayı seviyoruz.