Fener'in hocası Riekerink... 

  Riekerink'in büyük derbiye o derecede iki büyük yanlış tercih ile başladı.

Haberin Devamı

Serdar'ın maç eksiğinin en fazla yaşanacağı karşılaşmaydı bu. Çünkü derbi dengeli ve hatasız oynamayı kabul eder. Serdar-Hakan ikilisinin uyumu da asıl soru işaretiydi. Selçuk seçimi ise bu maç için yapılacak en büyük yanlıştı. Tecrübesiyle, baskı yediğinde sakin kalmasıyla, oyun kurmanın çok önemli olduğu deplasmanda De Jong ile başlamak ve Selçuk'u tercih etmemek, Mehmet Topal'ın eksikliğini eşitleme anlamına gelir. 

 

Mehmet Topal'ın olmadığı ve orta sahadaki üstünlüğü daha rahat alacağı bir maçta, Riekerink'in tercihi anlamsız. Çünkü Topal, Fenerbahçe için bir orta sahadan daha fazlası ve Fenerbahçe'de onun eksiğini kapatacak adam yoktu. Ama Riekerink devreye girerek bu eksiği kapattı. 

 

Haberin Devamı

Fakat bu yaptığı yetmezmiş gibi, ikinci yarı Fenerbahçe'nin düşmeye başladığı anlarda Eren'in sakatlığı ile gelen mesajı da alamadı. Oyunu okuyamadığını zaten biliyorduk ama bari sahadan gelen işareti anlasaydı. Selçuk tercihini yapmamasından bahsediyorum. Mağlupken ve orta sahada üstün olma ihtiyacın varken Cavanda tercihi ne ya...

 

SELÇUK'A İNANMAMIŞ..

 

De Jong ile savunursun, Selçuk ile savundurursun.

 

De Jong ile oyununa ayak uydurur, Selçuk oyunu kurarsın.

 

De Jong orta sahada tamamlayıcı, Selçuk patron olur.

 

De Jong rakibi kovalar, Selçuk rakibini kovalatır. 

 

De Jong ile seyredersin, Selçuk'la ortak olursun. 

 

İlk yarıda Galatasaray'ın yaptığı tek şey, oyunu orta sahada dengelemeye çalışmaktı. Onu da topa hakim olmak yerine mücadele ile yapmaya çalıştı. De Jong ile ancak bu olur. Fakat, Fener bahçe ceza alanı o kadar uzaktı ki Volkan Demirel maçta ne yaptı merak ettim. Galatasaray böyle oynayacaksa Volkan Demirel 45 yaşına kadar oynar. Elinde bu kadar çabuk oyuncuların var ama rakip ceza alanına giremiyorsun.  

 

Haberin Devamı

Sow'un akıllı koşuları ve Alper desteği ile Carole'un oynadığı bölge maçın kaderini belirledi. İlk yarıda sahada iyi diyebileceğimiz Galatasaraylı oyuncu yoktu. Wesley kaçak ve etkisiz oynadı. Bruma kendine boş alan bulamadı ve geriden top almak zorunda kaldı ve kendi fişini çekti. Sinan, heyecan ve tecrübesizlikten maça başlayamadı bile. 

 

EREN'İN DERTSİZLİĞİ.... 

 

Sıkıntının büyüyüp problem olarak noktalandığı nokta ise Eren. Tamam lige süper başladı ve müthiş goller attı. Ama son haftalardaki hali böyle devam ederse kendini sorgulatır. Arkadaşlarının oyun tarzına alışamama, Riekerink'in bu işi değiştirmek için müdahale etmemesi gibi sebeplerden dolayı birkaç haftadır etkisiz olabilir.

 

Haberin Devamı

Fakat hiçbir şey, Eren'in o çok iyi fiziğini kullanmasını, mücadeleden kaçmasını, gerekirse tek başına 2 stoperle savaşmasını engelleyemez. Tehlike burda zaten. Eren, şu andaki durumu normalmiş gibi ruh hali içinde. Her maç gol atamayabilir ama bu fiziki özellikler ile her maç stoperlerin belalalısı olması lazım. 

 

Eren çok yumuşak bir santrafor. Siz hiç Eren'in rakip stoperleri isyan ettirdiğini gördünüz mü. Rakip defanslar rahat ve kavgasız maçlar bitirmenin ötesinde her maç rakip stoperler en iyi oyuncular oluyor.  

 

BRUMA TEMBELLİĞİ SENDROMU.... 

 

Galatasaray'ın son dönemdeki düşüşünün bir sebebi de, takımın en etkili oyuncusu Bruma. Nasıl olur demeyin. Sezon başından beri en etkili oyuncusu olan Bruma, attığı goller, oyun içindeki çabası, adam ve alan eksilten stili ile takımına puan kazandırırken arkadaşlarına da zarar veriyor. Ben buna, Bruma Tembelliği Sendromu diyorum. Nasıl olsa Bruma var ve gol atıyor iş yapıyor düşüncesi ilk başta etkili olan düşünce. Maçlarda en çok zorlayan oyuncu Bruma çünkü, hedefi olan ve kariyerini Avrupa'da sürdürmek isteyen tek oyuncu. 

 

Haberin Devamı

Bruma ile ilgili bir başka sıkıntı da burdan sonra başlıyor. Bruma bakıyor takımda kendisi kadar çabalayan yok, o da kafasına göre oynamaya başlıyor ki bazen ya abartıya kaçıyor yada kendini fazla yorduğu için oyundan düşüyor.

 

Bu anlamda kendi geliştirme ve eksiklerini kapatma anlamında zaman kaybediyor Bruma. Herşeye rağmen takımdaki varlığı çok önemli ve Galatasaray'ın en büyük şansıdır Bruma.

 

TOLGA'NIN TARZI...

 

Topla en fazla buluşan oyuncuysan, topu en fazla isteyen oyuncuysan, topu en fazla kullanan oyuncuysan o takımın oyun stilini sen belirlersin. Tolga Ciğerci'den bahsediyorum. Galatasaray'ın oyuna hakim olmasının sebebi ne kadar Tolga'ysa, öne değil de yana oyunun sebebi de Tolga'dır. Tolga'nın oyun mantalitesi ve stili, garanti ve topu kaybetmeme üzerine olduğu için doğal olarak risksiz, geriye ve yanlamasına tercihler ortaya çıkıyor. 

 

Haberin Devamı

Riekerink'in bunu bilmemesi imkansız olmasına rağmen hala iki orta sahadan birini daha ofansif kullanmayı becerememesi de sıkıntıyı büyütüyor.  

 

SNEİJDER KAÇAK OYUNU...

 

Tarifsiz bir oyuncu Sneijder. Tam olarak tarif etmek zor çünkü özellikleri itibarı ile standart bir bölge oyuncusu kalıbına sığmıyor. Galatasaray ona sahip olduğu için şanslı. Nedenini örnek vererek anlatayım.

   

Geçtiğimiz yıl Beşiktaş'ı farklı kılan oyuncuların başında Sosa geliyordu. Bu sene Oğuzhan iyi başlayamayınca Beşiktaş beklenenin altında kaldı.

   

Fenerbahçe'de yıllardır sorun aynı. Hala arayış var. Galatasaray bu tarz oyuncuya sahip tek takım. Peki, bu özel oyuncuyu iyi kullanıyor mu yada Wesley o çabayı gösteriyor mu.

 

Wesley'in problemi, daha doğrusu Galatasaray'ın problemi Wesley'in rakip kaleye yakın bölgede top almak ve oynamak yerine kaçak oynayıp kenara atıyor olması. Ceza alanı yakın çevresi, Galatasaraylı futbolcular için yasak alan gibi.        

 

Kaldı ki Wesley, top tekniği, ani dönüşleri, zekası sayesinde rakibinden erken düşünme gibi avantajları ile çok farklı sorun çözüm seçenekleri çıkarabilir. Wesley, ceza alanı üstünde mutlaka olmalı ki en kötü faul kazandırıp sadece duran toptan bile işi bitirebilir. Yani Wesley kendi işini kendi görebilir ama gel gör ki Wesley gole yakın bile oynamıyor. 

 

NEDEN KAYBETTİ....

 

Kimileri vardır ekibine sadece takımın hocası olur, kimileri ise ekibini hocanın takımı çevirir. Riekerink takımın hocası olmaktan öteye geçemeyecek. Galatasaray kaybetti çünkü,

 

1- Riekerink maç başlamadan maçı bitirdi.

 

2- Bireysel hatalar Galatasaray'ı bitirdi.

 

3- Tolga geri ve yana oynayarak oyunu bitirdi.

 

4- Eren mücadele etmeyerek hücumları bitirdi.

 

5- Sneijder kaçak oynayarak kalitesini bitirdi.

 

6- Riekerink yanlış müdahalelerle kendini bitirdi.

 

7- Yönetim bu mağlubiyetle kredisini bitirdi.

Yazarın Tüm Yazıları