Şile orman yolundaki köpekler perişan durumda

Şile orman yoluna atılmış köpeklerin hali içler acısı. O kadar susuz, o kadar çaresizler ki... Hiç olmazsa belirli mesafelerde onların ulaşabileceği küçük çeşmeler yapılsa...

Haberin Devamı

Feyza Hanım, ablam Şile’deki evine hep eski yollardan gider. Oralarda ormanlara atılmış köpeklere yemek vermek için. Dün ağlayarak aradı beni ve ormanın derinliklerine atılmış yeni ameliyatlı, hasta köpeklerin içler acısı halini anlattı.
Biliyorum, bu acı hikâyeler sürüp gidecek, sona ermeyecek...
Ama hiç olmazsa oralarda belirli mesafelerde küçük çeşmeler yapılsa...
Belediyeler hayvanları bıraktıkları yerleri biliyorlar nasılsa, onların ulaşabilecekleri yere yakın küçük çeşmeler koysalar ne iyi olur...
Ablamın yanında götürdüğü su yetmemiş onlara... O kadar susuz, o kadar çaresizmişler ki...
Kimseyi vicdana çağırmak gibi bir niyetimiz yok.
Bu tür yazıları okuyan bazıları “İnsanlar açken” diye başlayan cümleler kuracak biliyorum. Elbette yaratılanların en değerlisi insandır. Zaten bunun için biz değerli insanların koruyuculuğuna emanet edilmiştir o dilsiz zavallı hayvanlar.
Ormanda yavrularına yemek bulmak için dolaşan bir hayvana zevk için nişan alan bir kişi aynı anda en az dört canlıyı öldürdüğünü hiç düşünmüş müdür?
Aç kalan küçük yavrular annelerini nasıl da ağlayarak beklemiş, günler sonra da açlıktan ölmüşlerdir.
Feyza Hanım, daha yazacak çok şey var. Mesela sitelerin bahçelerinden toplanıp atılan kediler... Sokakları mekân edinmiş köpek ve kedileri zehirleyen acımasız insanlar...
Biz insanlar ne zaman ki çaresizden yana oluruz, ne zaman ki Allah’ın bu emanetlerine sahip çıkarız, sonsuz mutluluğa ancak o zaman kavuşuruz.
Ne olur... Yaşatalım. İnsanları, hayvanları...
Ne olur...
Sevgi ve saygılarımla...
Emine Ekşi

Haberin Devamı

Sevgili Emine Hanım, biz hayvanseverin en sık duyduğu, en çok canını sıkan iki cümle vardır; “Bu hayvanlara harcadığınız parayla birkaç çocuk okutsanıza...” ya da “Bunca insan açken siz hayvanları besleyeceğinize...” diye başlayan cümlelerdir bunlar.
Oysa hayvanı seven, insanı da sever.
Ben inanıyorum ki, hayvanlar için çırpınan insanlar, bu dünyada görevlidirler ve onlar aynı zamanda ihtiyaç sahibi insanlara da yardım ederler.
Büyüklerimden en az yüzlerce defa duyduğum bir söz vardır: “Komşun açken, sen tok yatarsan, istediğin kadar ibadet et; hiç hükmü yoktur.”
Bu sözleri ben hiç aklımdan çıkarmam, herkesin de böyle hatırlamasını isterim. Ancak ben bunun sadece insanlar için değil, hayvanlar için de geçerli olduğuna inanıyorum. O nedenle çevremde görebildiğim, bulabildiğim kadar hayvan besliyorum.
Ve tabii elim yettiğince insanlara da yardım ediyorum.
Çeşme yaptırmak, milli geleneğimizdir.
Eğer maddi imkanı yerinde insanlar bu yazınızı okur ve sevaba girmek isterlerse, bu yol üzerine bir-iki çeşme yaptırarak hem insana hem de hayvana yardımcı olabilirler işte...
Ayrıca yaza girdiğimiz şu günlerde, hiç değilse kapınızın önüne bir yoğurt kabıyla su bırakmayı sakın ihmal etmeyin sevgili dostlar.
Hayvanlar açlığa birkaç gün dayanabilirler ama susuz 48 saatten fazla yaşayamazlar.

Yazarın Tüm Yazıları