Eşimin ailesinin tutumu bizi çok üzüyor

Sevgili Güzin Ablacığım, evliliğimde ciddi bir sorunumuz var: Eşimin ailesi bize çok kötü davranıyor.
Eşim, ailenin en büyük oğlu. Dört kardeşi var. Annesiyle babası tüm çocuklarını sevgiyle kucaklamış olsalar da, bize uzak davranıyorlar.
Evimize gelmiyor, görüşmek istemiyorlar. Biz onlara gittiğimiz zaman da düşman gibi davranıyorlar. Hakaret ediyor, eşimi de beni de küçümser gibi konuşuyorlar. Torunlarına karşı bile özlem duymuyorlar. Bu durum bizi çok üzüyor.
Biz eşimle severek evlendik. 10 yıllık evliliğin ardından birbirimizi hâlâ seviyoruz. Bir oğlumuz, bir de kızımız var.
Ailenin bizi suçlamasının nedeni ise genç evlenmiş olmamız ve eşimin o dönemde maddi durumunun pek iyi olmaması.
Ama Allah’a şükür birbirimize destek olarak ferah bir hayata ulaştık. İyi para kazanıyoruz ve mutluyuz.
Şimdi de bizi çok fazla para sarf etmekle suçluyorlar. Onların da bir eksiği yok. Ayrıca eşim annesine, babasına sık sık para yollar. Daha bu yaz çamaşır makinelerini yeniledik. Yine de bizi hiç sevmiyor, görmeye katlanamıyorlar. Bunu da açık açık belli etmekten kaçınmıyorlar.
Eşim de, ben de bu durumdan ister istemez etkileniyoruz. Ne yapmalıyız, nasıl davranmalıyız?
* Rumuz: Yorgun melek

Sevgili kızım, sanırım seni bir kere sevmemişler ve bu böyle sürüp gitmiş.
Eşini, yani sevgili oğullarını ellerinden almış, böylece çok büyük bir suç işlemişsin!
Bazı tutucu aileler, evlatlarının aşk evliliği yapmasını asla affedemezler. Onlara göre evlilik, gerekli olduğu için yerine getirilen, kurulu düzenin bir parçasıdır, neslin devamı içindir, o kadar... Sevmek ve sevilmek de ne demek!
Bazı anneler, oğullarının bir başka kadını sevmesine asla katlanamazlar. Bir de tabii eşinin iyi para kazanması ve belki de diğer çocuklarından daha rahat bir hayatınız olmasını çekemiyorlardır.
Zaman zaman annelerin bile çocukları arasında ayrım yaptığını görerek şaşırıyorum.
Burada size yardım edebilecek, aranızdaki kopmuş bu sevgi bağını yeniden kurmanıza yardımcı olabilecek varlıklar, çocuklarınızdır.
Onların babaanneleriyle ve büyükbabalarıyla sık sık görüşmesini sağlayabilirseniz, belki onların sayesinde size yeniden ısınabilirler.
Çocuklarınızın onlara gitmesini, arada bir yaptıkları bir resmi, güzel bir karneyi, onlara göstermelerini sağlayın.
Yıldönümlerini, anneler-babalar günlerini, kandillerini vs. kutlamalarını hatırlatın.
Böylece bir barış bağı kurulabilir aranızda...
Ama onların bu tavrının evliliğinizi yaralamasına asla izin vermeyin.

Eşim, hamile olduğu için ona yaklaşmama izin vermiyor

Güzin Abla, ben yeni evli bir gencim. Eşim 2,5 aylık hamile. Bu nedenle ona yaklaşmama izin vermiyor, yatakta benden kaçıyor. Nereden öğrendiyse, ilişkinin bebeğe zarar vereceğini söylüyor.
Acaba gerçekten hamilelik sırasında, cinsel ilişkiye girmek bebeğe zarar verir mi?
Ne zamana kadar ilişki sürdürülebilir? Bu konuda bilgi verir misiniz?
Rumuz: Yeni evli

Sevgili oğlum, eşin hamile kaldıktan sonra gittiği doktoru ona bu yönde öneride bulunmuş olabilir. Ya da duyduklarından, okuduklarından etkilenerek hareket ediyordur.
Doktorlar genelde hamileliğin ilk üç ayında, cinsel ilişkiyi tamamen kesmeyi değilse de, mümkün olduğu kadar azaltmayı öneriyorlar. Çünkü bu ilk üç ay, düşük yapma ihtimalinin en kuvvetli olduğu aylar.
Eğer doktor bir düşük tehdidi görmüşse, o zaman cinsel ilişki tümüyle kesilir. Hatta doktor geleceğin annesine, hamilelik boyunca yatmayı, ağır iş yapmamayı, uzun süre ayakta kalmamayı da önerebilir.
Bunlar tabii sorunlu hamilelik dönemlerinde uygulanması gereken önlemler.
Bu gibi sorunlar dışında da hamilelik sırasında, kadının normal adet görmesi gereken o belirli günlerinde ilişkiye girmesi tehlikelidir.
Yine son aylarda, cinsel ilişki erken doğuma sebep olabilir.
Bu nedenle sevgili oğlum, eşinin bir bebek beklediği şu çok hassas ve çok kutsal günlerinde biraz daha anlayışlı davranabilir, bir süre için doğacak bebeğinin ve genç annenin sağlığını düşünerek kendini frenleyebilirsin.