Yargıç da F-16 pilotu kadar önemli

15 Temmuz sonrasında devletin haline bakınca aklıma Özdemir Asaf’ın dizeleri geldi:

Haberin Devamı

‘Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu/Birinciliği beyaza verdiler.’

 

Kanlı darbe girişiminden sonra daha net bir şekilde gördük ki, Türk Silahlı Kuvvetleri, emniyet teşkilatı, yargı, içişleri, milli eğitim, hemen hemen bütün devlet kurumları aynı hızla kirlenmiş...

 

Birinciliği ‘yargı’ya vermek gerekir.

 

Tertemiz, bembeyaz olması gereken odur.

 

‘Et kokarsa tuz basarsın; tuz kokarsa?’ özdeyişindeki ‘tuz’dur o...

 

O kokarsa iş işten geçmiş demektir...

 

Kimsenin aklına bile getirmediği bir dönemde Türkiye’nin kanlı bir darbe girişimiyle karşılaşmanın belirleyici nedenlerinin başında yargının kokmuş olması gelir.

 

Haberin Devamı

Herkesin ve her kurumun güvencesi, sığınacağı son kapı olması gereken yargının bir kumpasın hâkim unsuru olması 15 Temmuz’a giden yolu açtı...

 

DÖRTLÜ MEKANİZMA

 

Nasıl çalışıyordu mekanizma?

 

Önce FETÖ’cü emniyet kolları sıvıyordu.

 

Yasadışı dinleme, takip, her türlü yöntemle malzeme toplama, yoksa uydurma...

 

Sonra bu uydurma malzemeyi FETÖ’cü bir yayın organına veya kullanılmaya uygun birine servis etme...

 

Böylece kamuoyunda infaz sürecini başlatma...

 

Ardından FETÖ’cü emniyet mensuplarının gözaltı işlemi yapıp, insanları gece yarısı, sabaha doğru, kameralar eşliğinde yaka paça alıp götürmesi...

 

Sonra, Cemaat’ten bir savcının sorgusu ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etmesi...

 

Haberin Devamı

Nihayet yine Cemaat’ten bir yargıcın tutuklaması ve cezaevine göndermesi...

 

Sistem sivilde de askerde de böyle çalıştı...

 

İnsanlar yaşamlarını yitirdiler, sakat kaldılar, hastalandılar, yıllarını cezaevlerinde geçirdiler, mesleklerinden oldular, işsiz kaldılar, itibarsızlaştırıldılar...

 

Bu dörtlü mekanizma Türkiye’ye nefes aldırmadı...

 

Bir korku imparatorluğu yarattı...

 

Her şeyin ‘kumpas’ olduğu çok ama çok geç anlaşıldı...

 

O kadar geç anlaşıldı ki, Türkiye 15 Temmuz gibi bir felaket yaşadı...

 

Türkiye’nin en gözde kurumu Türk Silahlı Kuvvetleri, tarihinin en kötü durumuna düştü.

 

F-16’lar gurur kaynağımız Gazi Meclis’i bombaladı...

 

Helikopterler, tanklar, makineli tüfekler

 

Haberin Devamı

halkımıza çevrildi ve ölüm kustu...

 

Kolay atlatılacak bir travma değil...

 

O kadar ağır bir travma ki, şimdi halkın en çok güvendiği, en çok gurur duyduğu, çocuğunu gururla teslim ettiği Türk Silahlı Kuvvetleri’ne halkını bombalamayacak F-16 pilotları aranıyor.

 

Kumpasın TSK’dan gönderdiği pilotlara geri dönüş kapısı açılıyor.

 

TSK için hızla önlem almak elbette acilen yapılması gereken bir iş...

 

İhtiyaç duyulan savaş pilotlarının bulunması, yetiştirilmesi gerekli.

 

Bu ihtiyaç bir şekilde karşılanacaktır.

 

GÜVENCE OLACAK YARGI

 

Asıl sorunu çözecek olan ise yargıdır, FETÖ’ye değil, Anayasa’ya, yasalara, hukuka bağlı yargıç bulmak en az F-16 pilotu bulmak kadar önemli hatta ondan daha da önemlidir.

 

Haberin Devamı

Yargı temizlenmez, beyaza dönmezse, alınacak önlemler de bir süre sonra yetersiz kalabilir.

 

Temiz yargı, hem bizi 15 Temmuz’a getiren süreçte neler olup bittiğini ve bu dönemin sorumlularını ortaya çıkarıp cezalandırmak hem de bundan sonra tekrarını önlemek için öncelikli olan ihtiyaçtır.

Yazarın Tüm Yazıları