Zafer ibresi kimi gösteriyor

Her seçimin bir ince hesabı vardır. Anketler bu yüzden yapılır.

Haberin Devamı

Meydanlardaki sloganların, mesajların ince ayarı buna göre verilir.
Bu seçimin ince ayarı iki noktada kesişiyor.
Yurtdışı oylar ve HDP oyları.
Neresinden bakarsanız bakın yurtdışında kullanılacak oyların oranı, toplam oylara göre yüzde 5 civarındadır.
Az değil...
Son seçimlerdeki oy oranlarına ve kamplaşmaya bakarsanız, yüzde 5 çok şeyi değiştirir.
Çok şeyi belirler.
Elbette seçim yalnızca bir “oy aritmetiği” değildir.
Ruhu vardır. İdealleri vardır. Duygusu vardır.
Toplumsal hedefleri vardır.
Ama eğer seçmen eğilimi birbirine yakın oy oranlarındaki bir kamplaşmaya sıkışmışsa...
İşte o zaman yüzde 5’in nereye gideceği önemli olur.
Oradaki yüzde 5’in çoğunluğunu alan aday, aslında aldığının iki misli etki yaratır rakibine karşı.
Çünkü rakibe gitmeyen oylar, aynı zamanda rakipten düşen oy demektir.
Ve üstelik kendinize eklenen oy anlamına gelir.
Ki o yüzden çarpan etkisi iki mislidir.

Haberin Devamı

ALMANYA OYLARI

Yurtdışında oy kullanacak seçmenin büyük çoğunluğu Almanya’dadır.
Almanya’ya sık gidiyorum.
Bendeki izlenime göre oralarda AK Parti organizasyonu oldukça kuvvetli.
Daha şanslı görünüyor.

ALEVİ BAŞKANIN AÇIKLAMASI

CHP ve MHP’nin çatı adayda birleşmesi, kamplaşmanın çizgisini daha da kalınlaştırmıştır.
Çatının getirisiyle götürüsünü hesaplamak da kolay değildir.
Örneğin, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Köln’de Avrupa Alevi Birlikleri Derneği’ni ziyaretinde bunu hissetmiştir. Dernek başkanı toplantıdan sonra öyle bir açıklama yaptı ki...
Tam bir soğuk duş.
Çorum’u, Kahramanmaraş’ı, katliamları hatırlatıp, “MHP’yle ortak olan bu CHP’ye nasıl oy veririz?” diye sordu...
Hiç beklenmedik bir çıkıştı bu.
Başkan kendi görüşlerini mi dile getirdi, yoksa tüm Alevi seçmenlerin sözcüsü olarak mı konuştu?
Onu bilemem ama çok sertti.
Gerçi tam tersi düşünen Alevi seçmenler de var.
Ama en önemlisi bu çıkış, millet iradesinin “cepte” olmadığını göstermesi açısından dikkat çekiciydi.

İKİNCİ TUR

Haberin Devamı

Bu seçimlerin hâkim sorusu şudur:
İkinci tura kalır mı?
Kalırsa HDP oyları nereye yönelir?

HDP oyları için de iki faktör var...
1- Barış sürecinin ilerleyiş hızı...
2- MHP’nin HDP’ye ve barış sürecine olan sert tutumu...
Bu iki faktörü değerlendirirsek...
AK Parti barış süreciyle ilgili olarak Meclis’e çok önemli bir yasa tasarısı getirdi.
Tasarının önemi, süreci götürecek olanların kanun karşısında ellerini serbest bırakmasıydı.
Yani:
Öcalan’la müzakere yapmak suç olmaktan çıkıyor.
Bunun siyasi tercümesi şudur:
Ey Kürt seçmeni! İşte yasayı çıkarıp yetkiyi aldım. Eğer beni desteklersen, o yetkiyle önümüzdeki dönemde eve dönüş de dahil bir dizi düzenlemeyi yapabilirim... Kanı durdurup, çözümü sağlayabilirim.”
Öcalan’ın bu detayı atlamayacağını herkes biliyor...
O açıdan ilk turda en yüksek oyu alarak halktaki gücünü göstermeyi, ikinci turda da AK Parti adayına yönelmeyi strateji olarak planlayacaktır.
Demirtaş’ın adaylığı bu planı doğrulamıştır.
İkinci faktör MHP faktörüdür.
HDP’nin birçok nedenle MHP’ye oy vermeyeceğini herkes biliyor.
O açıdan da oylar çatı adaya değil, AK Parti adayına yönelir...
Beklenti budur.

Haberin Devamı

MUHAFAZAKÂR GÖRÜNTÜ

Mesele Ekmeleddin İslamoğlu’nun kişisel durumuyla, şahsıyla ilgili değildir.
Elbette sayın İslamoğlu değerli bir şahsiyettir.
Ancak CHP ve MHP’nin o ismi, muhafazakâr tabandan “oy alma kurnazlığı” gibi getirmiş olması ya da böyle bir imaj yaratılması ayrı bir sıkıntıdır.
Böyle bakınca İhsanoğlu’nun Erdoğan’dan oy alabileceğine inanmıyorum.
Elbette seçim döneminde vereceği mesajlar bu imajı silebilir.
Ama şu an için durum budur.
Toparlarsak:
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde dışarıdaki yüzde 5 ve içerideki yüzde 8-10 HDP oyu belirleyici olacaktır.
Elbette millet iradesi “cepte” değildir.
Anketler, analizler, yorumlar demokrasi sahnesinde yalnızca birer repliktir...
Asıl senaryoyu millet sandıkta yazar.
Şu an Ankara kulislerindeyim.
Siyasetin en hızlı günlerini yaşıyoruz...
Bugün itibarıyla AK Parti adayı da açıklanmış oluyor.
Elbette siyaset zemininde değişiklikler olabilir.
Irak ve Suriye faktörü var.
Çatı adayı büyük bir performans gösterebilir...
Demirel’in lafıdır. Siyasette 1 hafta bile çok uzundur.
Ama ben bugün Ankara kulislerindeki “ince hesaplar” üzerinden bakınca, zafer ibresini AK Parti adayına daha yakın görüyorum. Yarın devam ediyoruz...

Yazarın Tüm Yazıları