Sırlar kitabı

Cilasız, donuk, inceltilmemiş bir aynaydı.

Ruhsuz bir beden gibi.

Ve İnsan yaratıldı...

Ve ayna, insanın suretinde tamam oldu...”

* * *

Bayramda ne okumalı diye sorarken...

“Yeniden okuma” geldi aklıma.

Muhyiddin İbn Arabi’nin Fusûsu’l-Hikem’ini aldım raftan...

Bir başka deyişle “Sırlar Kitabı”...

Bu bayram yeni kitapların değil, okunmuş kitapların peşine düştüm.Bakın bakalım...

20 yıl önce okuduğunuz bir kitap, 20 yıl sonra okuduğunuzda aynı şeyleri mi söylüyor?

İRFAN TARİHİ

Mesela...

Kitabın sunumunu yapan Abdülhalim Şener, Arabi için ilk cümleyi şöyle kuruyor:

“İrfan tarihinin en mühim şahsiyetlerinden birisidir.

”‘İrfan tarihi’ ne güzel bir tanım...

Ve bakın Arabi’nin doğup büyüdüğü topraklara...

Şam... Musul... Bağdat...

Acıdan kabuk bağlamış topraklar...

Hâlâ kan akıyor...

Oysa 1100’lerden bu yana nasıl bir ‘irfan tarihi’ vardır bu topraklarda...

Nereye gitti bu tarih?Şimdi sormanın zamanı değil mi?...

* * * 

Mesela...

‘Vize’ uygulamasını hendeklerle çevrilmiş bir ‘ortaçağ kapısı’na dönüştüren Avrupa’ya bakıp...

Mültecilere yaptığı muameleyi ve ‘ırkçı yükselişi’ görünce...

Stefan Zweig’ın ‘Yarının Tarihi’ kitabı okunmaz mı?Şimdi bir kehanete dönüşmüştür bu kitap...

Teknolojisi ilerledikçe, insanlık değerleri gerileyen bir Avrupa hayali olabilir mi?

Avrupa’nın insanlık değerleri açısından bu düşkün hali, ‘Yarının Tarihi’ okunurken sorgulanmaz mı?

TAVSİYE EDİYORUM

Yeni kitaplar yerine kendi okuma tarihinizden, kendi irfan tarihinize doğru eski kitaplarda yeni okumalar yapın...

Zaman, yaratıcı aklı ve muhakemeyi öylesine yeniliyor ki...Korukların zamanla üzüm olması gibi...

Zaman, okunmuş kitapları, okunmamış dünyalara dönüştürüyor.

MARDİNLİ GENCİN HDP’YE MESAJI

NUSAYBİN’den çıkmış...

Batı’da huzur aramaya gelmiş...

Ama dönmek istiyor... Su içtiği toprakları özlüyor...

Kısa bir sohbet yaptık.

- Şimdi seçim olsa kime oy verirsin?

- Abi bak, şimdi nereye sıkıştık... HDP’ye vermek istiyorum... Ama...

- ‘Ama’sı ne?

- Yani bu millet kandan, ateşten, ölümden yoruldu. Ya abi!.. De ki, biz artık birçok şeyi sağladık. Daha bu silah nedir? Ne yapacaksın yani? Toprak mı kazanacaksın? Sınır mı çizeceksin? Bunu isteyen mi var?

- Peki ne olması lazım?

- Abi olacak olan şudur... Yalnız Kandil böyle istedi diye olmaz... HDP bir tavır koyacak... Yeter! Millet bıktı usandı diyecek. Bak, dinine, inancına, değerlerine bağlı Kürtler var... Onları dinleyen var mı? HDP dinleyecek... Eğer bu ülkenin partisiyse, Türkiye’nin sesini dinleyecek. İşte o zaman tamamdır... Silah susar... Millet kazanır abi... Yoksa biz niye göçelim...

Evet arkadaşlar...

Bu kardeşimin sesini duyan var mı?

---------------------

NOT: Arabi’nin anlatımı benim çıkardığım özettir.