Sahillere insansız hava aracı

MEĞER ne çok özlemişiz...

Haberin Devamı

El ele verip bir meseleyi birlikte çözebilmeyi...
Konuşarak, danışarak... Bu memleketin güzelliklerini korumayı.
Sarılarak çözmeyi...
O kadar mutlu olduk ki...
İztuzu’nun doğal haline bırakılma kararı üzerine dün o kadar çok tebrik aldık ki...
Hiç kuşkusuz en büyük rol, insanı dinleyen Çevre Bakanı İdris Güllüce’nindir.
El ele vermek nasıl mı olur?
O toplantıyı organize eden bizler, o güzellikler için mücadele eden siz doğa tutkunlarıyla birlikte eğer bir damla faydamız olduysa işte budur el ele vermenin adı.
İztuzu kurtuldu ya...
Belki biraz protokol yazısı gibi olacak ama, yazmadan edemedim:
Bu kararın alınışında emeği geçen herkes için gönderdiğiniz kutlamalar önünde saygıyla eğiliyorum...
Memleket severler, doğa tutkunları, denizciler...
İyi ki varsınız.

Haberin Devamı

SAHİLLERE YENİ DÜZEN

Önceki gün yaptığımız toplantıda Bakan Güllüce’nin de onay verdiği çok önemli gelişmelerin ilk adımları atıldı diyebilirim...
Danışma kurulları: Türkiye çevrecilik tarihinde belki de ilk kez sivil inisiyatif devletle buluşarak sahillerimizin ve doğanın korunabilmesi için bir kapı aralamış oldu.
Türkiye’yi bölgeler bazında ele alıp her bölgeye has sivil heyetlerle devlet kadrolarının bir araya geleceği çevre kurulları gündemde.
Kıyı koruması: Özellikle Mandalya Körfezi’nden Fethiye’ye kadar olan sahillerimizin bir bölümü zaten koruma altında. Bunların yeniden değerlendirilmesi için özellikle Sadun Boro’nun katkılarıyla bir harita çalışması düşünülüyor.
Sıkı denetim: Toplantımız sırasından Bakan Güllüce çok önemli bir gelişmeyi de aktardı.
O da şu:
“Sahillerimizi artık insansız hava araçlarıyla denetleyeceğiz. İnsansız hava araçlarının sürekli olarak yapacağı görüntülemeler merkezimizde değerlendirilecek. Kaçak yapılaşmalar belirlenecek. Aynı zamanda insan kaçakçılığı da denetlenecek.”
Sadun Boro belki de toplantının en kritik sözünü söyledi.
Dedi ki:
“Bu dünya denizlerinde neredeyse gezmediğimiz yer kalmadı.
Bakın Akdeniz boyunca Kuzey Afrika’ya sığınacak bir koy bulamazsınız. Gerek iklimi gerek kıyı bandının yeşilliği ve denizlerinin güzelliği...
Ve en önemlisi bir dantel gibi örülmüş bu Güney Ege koylarının dünya denizlerinde eşi yoktur.
Allah bize bu cenneti bağışlamış, ne yazık ki yeterince farkında değiliz.”
Toplantının bir başka boyutunda Can Pulak aynen şöyle dedi:
“Ömrünü çevreye adamış bir insan olarak yıllardır ilk kez bizi dinleyen bir bakan gördüm, tebrik ediyorum.”
Dokuz Eylül ve ODTÜ’den gelen hocalarımız, denizlerimizin florası ve biyolojik yapısı üzerine değerli çalışmalarını sundular.
Sevgili dostum Meriç Köyatası o sahillerdeki yat turizminin ‘her şey dahil’ otelciliğinden kat kat daha fazla getiri sağladığını belgeledi.
Çevre Bakanlığı bürokratları büyük bir nezaketle ve dikkatle çalışmalarını aktardılar, bilgileri paylaştılar.
Ben o masada neyi gördüm biliyor musunuz:
m Eğer her türlü kamplaşmadan, nefretten, katı devletçilikten, merkeziyetçilikten birbirimize karşı sağır olmaktan kurtulabilirsek çözemeyeceğimiz hiçbir mesele yok.
Bunun için önce zihinlerimizdeki duvarları yıkmamız gerekiyor.
Çevreyi korumak için önce birbirimize karşı saygı kültürünü korumalıyız.
El ele verip yarattığımız dalga İztuzu sahillerini temizledi.
Caretta caretta’lara yeniden hayat oldu.
İyi ki varsınız.
NOT: Bu arada İztuzu kararı nedeniyle gelen çok sayıda kutlama ve tebrik yanında TURMEPA Başkanı Tezcan Yaramancı da bu müjdeli kararı kutladı.

Yazarın Tüm Yazıları