HDP kongresi ve Öcalan’ın bu mesajına dikkat

İLGİNÇ şeyler oluyor Türkiye’de...

Haberin Devamı

Siyaset nehrinin yataklarında orta ölçekli depremler yaşanıyor.
Mesela:
-Sosyalist Enternasyonal üyesi CHP’nin MHP ile anlaşarak, muhafazakâr bir cumhurbaşkanı adayı çıkarttığı günlerde...
Ankara’da...
HDP büyük kongresinde duvarlardaki sloganlar şöyleydi:
Barışçı parti, ekolojist parti, kadın parti, LGBTİ parti, emekçi parti, eşitlikçi parti, en genç parti, rengârenk parti, özgürlükçü parti, halkçı parti, demokratik parti.
Bu sloganlar Avrupa’da tipik bir sosyal demokrat parti kongresinin sloganıdır.
Dedim ya, değişik şeyler oluyor Türkiye’de...
Mesela Öcalan...
HDP kongresine gönderdiği mesajda şöyle diyor:
“71 devrimciliği devlete isyan devrimciliğiydi. 40 yıldan sonra devletle müzakere önemlidir. Zira devrimci mücadeleler ancak nitelikli müzakerelerle kalıcı insanlık barışına dönüşebilir.”
Önümüzdeki barış süreci açısından Öcalan’ın HDP kongresine gönderdiği bu mesaj çok önemlidir. Bu sözler bana, son dönemde Avrupa’da ve dünyada yükselen en geniş halk kesimlerini ve en geniş “Tercih kültürleri”ni kavramaya çalışan sosyalist hareketin kodlarını hissettiriyor. Bunun içinde işçi haklarından eşcinsel haklarına protesto kültüründen çevre duyarlılığına kadar her şey anlaşılıyor.
Müzakereyle kurulan yeni toplumların sinyalidir bu.
Duvardaki bütün sloganlarda zaten,
bu toplumda yaşayan herkesin kendi tercihini bir büyük demokrasi potasında eritmesini anlatıyor.
İşte o yüzden merak ediyorum...
Türkiye solundan, sosyal demokrat hareketlerinden acaba nasıl izlendi bu kongre?
Protokol olarak mı?
Yoksa sahici mi?
Dedim ya, siyasetin nehir yataklarında İlginç şeyler oluyor...
CHP ve MHP’nin yalnızca Erdoğan’a karşı “oy çalma” amaçlı muhafazakâr aday çıkarttığı bir dönemde,
HDP kongresinde sloganlar patlıyor:
“Her yer Gezi her yer Taksim...”
Başka şeyler oluyor artık Türkiye’de...
Sosyal demokrasi ya da sosyalist arayışın nehir yatakları sarsılıyor.
Doğrusu gidip izlemek isterdim HDP kongresini ama olmadı.
Dün T24’ten canlı yayın yapan Murat Sabuncu’dan izledim.
Sabuncu o kadar güzel anlatıyordu ki salonu...
Benim aktardıklarımla yetinmeyin, mutlaka okuyun o canlı yayını.
O kongreyi izlerken...
Anlatmak istediğim ya da anlamaya çalıştığım özet şudur:
-Türkiye’de sosyal demokrat hareket kendi içinde tam bir “ideolojik karmaşa” ya da travma yaşarken...
-CHP içinde ‘devletçi/ulusçu’ yapılanma ‘bürokrat/diplomat’ yoğunlaşma yükselirken...
HDP kongresinde seçilen divan üyelerine bakın:
Başörtüsüne özgürlük için mücadele etmiş bir isim olarak Hüda Kaya...
Cinsel tercihleri yüzünden baskıya uğramış bir isim olarak Esmeray...
Ve Garo Paylan...
Türkiye’deki Ermenilerin hakları için mücadele eden bir aydın.
Nasıl bir halklar terkibi...
Devam edersek...
Değişik şeyler oluyor gerçekten.
CHP’nin gençlik tabanı içinde, devletçi olmakla olmamak arasındaki tartışmalar sürerken.
Gezi platformu orada kendine bir yer bulma soğukluğu yaşarken...
Ankara’da...
HDP kongresine ODTÜ’lü gençler davet ediliyor... Gezi davet ediliyor.
Ve ODTÜ öğrencileri önce kürsüye çıkıp slogan atıyorlar.
Sonra içlerinden bir temsilci konuşma yapıyor...
Dikkat edin, bir üniversite öğrencisi siyasi parti kongresinde kürsüye çıkıp konuşuyor.
Ve salon bir sloganla inliyor:
“Özgürlük sokakta, ODTÜ kavgada olacaktır.”
Evet, Türkiye bu Cumhurbaşkanlığı seçimiyle, aslında bambaşka bir atmosferin, bambaşka bir iklimin eşiğine gidiyor.
Siyasetin nehir yatakları sarsılıyor.
Sağlıklı bir sarsıntıdır bu. Sahicidir. Naylon değildir.
HDP kongresi, bu anlamda Türkiye demokrasisi için çok faydalı bir gelişmenin ilk işaretidir...
Ve bu arada unutmadan...
Nihayet ODTÜ’lü gençlerin konuşabildiği bir siyasi parti kongresi de gördük.

Yazarın Tüm Yazıları