Bir koalisyon tüyosu: ‘Eğer bakmayı bilirseniz bazen bir fotoğraf yeter’

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Davutoğlu bugün CHP ile görüşüyor.
Bu görüşme birkaç kademeli olacaktır elbette.
Davutoğlu düşüncelerini söyleyecek. İlkeleri sıralayacak.
Kılıçdaroğlu da görüşlerini açıklayacak.
CHP klasik olarak, ‘konuyu yetkili kurullarına’na götürecek.
Sonra kulisler, yorumlar... Partilerin ‘üst düzey’ yetkililerinden alınmış detaylar...
Ve o detaylar üzerine gelişen tahminler... Onlarca TV yorumu... Yüzlerce köşe yazısı...
Bütün bunlar tamam.
Ama ben şimdi farklı bir şey söylüyorum. Eğer gerçekten bir AK parti-CHP koalisyonu olacak mı diye merak edecekseniz...
Bu yorumlar, tahminler kadar ve belki de ondan daha önemli bir şey var...
Görüşme sonrası liderlerin yüz ifadesi...
Açıklama yapan parti yetkililerinin mimikleri...
Gönüllerindeki koalisyonun izlerini bulabilirsiniz orada.
En yakın ihtimalin desenlerini çıkarabilirsiniz...
Ne kadar yüzlerinden sır vermemeye çalışırlarsa çalışsınlar...
Bazen bir an, bir mimik, bir fotoğraf, bir bakış, en gizli duyguyu bile açığa çıkarabilir.
Ben çoğu zaman açıklamaları, mimiklerle test ederim. Size de tavsiye ederim.
Sonra birlikte yorumlarız.

Haberin Devamı

Koalisyon dışında memleketten haberler

MEMLEKETTEN iki haber vereyim... Birisi Rize’den... Diğeri Mardin Midyat’tan. Birisi kör bürokrasinin acımasız fotoğrafı. Diğeri bir kaymakamın bürokrasiye ders gibi sözü.


ÖNCE RİZE


Bir koalisyon tüyosu: ‘Eğer bakmayı bilirseniz bazen bir fotoğraf yeter’

Bakın şu fotoğrafa... Yaylasına kalkan olmuş bir kadın... Ormanlarına siper olmuş bir melek...
Gönül Günay...
Rize Çamlıhemşin’den... Diyor ki:
“Doğada sığınacak yer kalmadı. Her şeyimiz elimizden alındı. Ormanlarımız gidiyor. O dağları da delik eşik ederek doğayı yok edecekler. Ben o dağlarda büyüdüm. Bu doğanın yok edilmesi beni çok üzüyor. Birilerine apartman mı yapacaklar?”
Çamlıhemşin yaylaları bir doğa harikasıdır... Acı yeşil dağlarına yağmur yakışır.
Sabahları çiy yeşili buğusu, tandırlardaki ekmek kokusuna karışır...
Böyle bir güzelliği dünyada az bulursunuz...
Bu fotoğraf beni çok üzdü.
Kimdir bunlar?
O yaylanın kadınlarını niye dinlemezler? Kuşları, ağaçları, yaylaları neden düşünmezler?
Sağır bürokrasi, kör mevzuat neden böyle duvar olur?
Rahmetli Sadun Boro abimizin dediği gibi:
“Ne olur bari bizden sonraki nesillere de kirlelebilecekleri bir miktar doğa bırakın.”

Haberin Devamı


‘5 İNEKLE 5 ÇOCUK BÜYÜTEN ANNENİN SEVGİLİ OĞLU’


Midyat Kaymakamı Oğuzhan Bingöl...
Sevgili kardeşim...
Kaymakamlığın resmi sitesine cep telefon numaranı yazıp, öyle güzel bir laf etmişsin ki...
Bütün bürokratların tam arkasındaki duvara asması gereken bir söz:
“Ben Erzurum Hınıs’ta bir annenin bin bir zorlukla 5 inekle okuttuğu 5 çocuktan biriyim. Zor durumlarda devlete ulaşamamanın ne olduğu iyi bilirim. İhtiyacı olan vatandaş bana istediği zaman ulaşsın diye telefonumu yazdım.”
Sevgili kardeşim! İyi ki oradasın... Yine oralarda bir yerde iki kişi daha biliyorum...
Birisi sabahın köründe kilometrelerce yol yürüyen çocukları ellerinde değnekle vahşi hayvanlardan koruyan öğretmen...
Diğeri kadın doğum servisinde günde 150 hasta bakan genç doktor hanım...
Onlara da sahip çık...
Sevgili Oğuzhan!
Seni yetiştiren o annenin ellerinden öpüyorum...
Helal olsun!

Yazarın Tüm Yazıları