Urla’ya gelmek için 35 neden ve 3 bonus

TANSU artık Urlalı olduğu için ben de Urlalı sayılırım.

Haberin Devamı

Belediye başkanımız Sibel Uyar’ın davetlisi olarak “Enginar Festivali”ne geldim.

 

***

 

Hürriyet Ege, cuma günü harika bir İzmir gazetesi yapmış.

 

Orada “İzmir’e gelmek için 35 neden” diye bir bölüm var.

 

Çok yaratıcı ve esprili olmuş.

 

***

 

Tabii bu 35 nedene 36, 37, 38 diye giden bonuslar da eklenebilir.

 

Alaçatı, Çeşme, Seferihisar ve ötekiler...

 

Yani 171 bin hektarlık bir yarımada...

 

Türkiye’nin yeni Toscana’sı...

 

***

 

Haberin Devamı

İzmir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu harika bir şehri ve üzerinde kurulduğu harika yarımadayı yeniden yaratıyor.

 

***

 

Bu hafta size Tansu’nun yeni memleketini anlatacağım...

 

Galiba yakın bir zamanda benim de memleketim olacak...

 

BİR GÜN ERDOĞAN’LA ENGİNAR FESTİVALİNE GELECEĞİZ

 

BURAYA gelince, bize “yeni” diye yutturulan, eski felaketten bile beter bir Türkiye’yi unutuyorum...

 

İyi hissediyorum kendimi... Cumhurbaşkanı da öyle hissediyor olmalı ki, yazlık ev için burayı seçti...

 

Allah ömür verirse, ikimiz de ileride burada güzel bir emeklilik dönemi geçirir, enginar festivallerine birlikte gideriz...

 

Çünkü gelmemiz için şu 35 neden ve 3 bonusu var.

 

Haberin Devamı

 Urla’ya gelmek için 35 neden ve 3 bonus
Fotoğraf: Tansu ÖZKÖK

 

ŞARAP SEYYAHLARINA YİRMİ KM’LİK BAĞ YOLU

 

URLA Şarapçılık’ın iki ortağı Can Ortabaş ve Bülent Akgerman gerçekten iki vizyoner insan.

 

Bölgenin şarap üreticisi bir araya gelip bir “bağ yolu” projesi yapmışlar.

 

Urla Şarapçılık, Urlice, USCA, Mozaik, Limantepe, Bağevi, Şatomet...

 

Önceki gece Urla Şarapçılık’ın “Uzbaş Çiftliği”nde bu projeyi tanıtan bir gece düzenlendi.

 

İsteyenler bu bağ yolunu izleyerek, her şarap üreticisinin mekânını ziyaret edebilecek.

 

Yani Urla’da bir tür Napa güzergâhı oluşuyor.

 

Bu arada geçen yıl Urla Şarapçılık’ın bağ evini geçen yıl 80 bin kişi ziyaret etmiş.

 

Bu yıl 100 bini geçeceklerini söylüyorlar.

 

Haberin Devamı

Türkiye turizmi dibe vururken, onlarınki fırlamış.

 

BORNOVA MİSKETİ SEVENLERE İYİ HABER

 

REŞİT Soley, İzmir’de tesadüfen bulduğu küçük bir bağdan aldığı üzümle Bornova misketini yeniden hayatımıza soktuğu günden beri bu üzümde büyük bir gelecek görüyorum.

 

Bağ yolu projesinin tanıtım gecesi Şatomet ve USCA’nın ürettiği Bornova misketi beyazlarını tattım.

 

Sek bir beyaz şarap yapmayı başarmışlar. Meyvemsi şarap sevenler için iyi bir yaz sürprizi olabilir.

 

URLA ERKEK DEĞİL DİŞİ BİR KASABA

 

URLA Belediye Başkanı Sibel Uyar bağ yolu tanıtım gecesinde konuşurken, “Urla’nın dişi kişiliğe sahip bir ilçe olduğunu” söylüyor.

 

Enginar festivalini gezerken söylediğinin ne kadar doğru olduğunu her adımda hissediyorsunuz.

 

Haberin Devamı

El sanatlarının sergilendiği masaların çoğunun başında kadınlar var.

 

Yemek atölyelerinin çoğunu kadınlar yönetiyor.

 

Belediye başkanı kadın...

 

Harika bir restoranı var.

 

Adı “Beğendik Abi” ama sahibi bir kadın.

 

Tansu ve birçok insandan övgü dolu şeyler dinlemiştim.

 

İlk defa gidiyorum ve söyleyeceğim tek şey şu:

 

Az bile söylemişler.

 

Adı artık bütün Türkiye’de duyulan bu ilçede kadınlar egemen...

 

Erkekler de kendilerini çok iyi hissediyorlar.

 

NEDEN EN ÇOK OTUZ BEŞİNCİ HOŞUMA GİTTİ

 

İZMİRLİ gayrimenkulcülerin hazırlattığı ilanda klasik bazı gerekçeler de sayılıyor.

 

En yaratıcılarını seçerek veriyorum:

 

- Taşı toprağı değil, insanı altın.

 

- Evlerin hâlâ balkonu, hâlâ manzarası var.

 

Haberin Devamı

- Ev alırken güzel komşu da alıyorsunuz.

 

- İzmir’de bekârlık sultanlıktır.

 

- Batan müteahhit yok gibi.

 

- En önemli sebep de şu: “Eğer 34 sebebimiz olsaydı, ‘İstanbul’a taşının’ derdik ama son bir sebebimiz daha var. İzmir’in kendisi kadar kızları ve erkekleri de güzel. Hem içleri hem dışları. Bakarsınız ileride çocuğunuz bir İzmirliye gönlünü kaptırır, ailesi geleceği görüp şimdiden ona bu güzel şehirde bir ev aldığı için ömrü boyunca duacınız olur.”

 

BAKIN CIA SEÇİMDEN 2 GÜN ÖNCE BİZE NE YAPIYORMUŞ

 

SANATÇILAR sokağında yürürken bir tezgâh dikkatimi çekiyor.

 

Üzerinde açık bir laptop ve yanında şu yazıyor:

 

“Yukarı bak: Bunlar bizi zehirliyor.”

 

Bülent Güvenç Türkiye Chemtrail Mücadele Grubu diye grup oluşturmuş.

 

Tek kişilik bir sivil toplum hareketi.

 

Facebook’ta 7 bin 500 takipçisi varmış.

 

Uçakların bıraktığı gazların nasıl üzerimize yağdığını şekillerle, fotoğraflarla anlatıyor.

 

CIA’e takmış.

 

Her seçimden iki gün önce, Türkiye’nin uzaydan çekilen fotoğraflarına bakıyormuş.

 

CIA Türkiye’nin üzerine algıyı yavaşlatıcı bir gaz tozu serpiyormuş.

 

Seçimin hemen ertesi bu toz gidiyormuş.

 

Urla çarşısı Hyde Park gibi.

 

Herkese fikirlerini serbestçe anlatabileceği tek kişilik bir masa veriliyor.

 

Bazıları da böyle epey eğlenceli.

 

‘ENGİNAR MÜHİM’ İSE EĞER HAYAT DAHA MÜHİMDİR HEM DE ÇOK MÜHİMDİR

 

FRANSA’da Beaujolais şarabı neyse, Urla’da da enginar o...

 

Sebzelerin Hıdırellez’i...

 

Bahar enginarla geliyor.

 

Tabii yanına mutlaka taze baklayı da alarak.

 

Sanatçılar çarşısında gezerken, el sanatlarını sergileyen Birgül Yüksel’in tezgâhının önünde duruyorum.

 

Urla’ya gelmek için 35 neden ve 3 bonus

 

Harika kolyeler, küpeler, bileklikler yapmış.

 

Arkasındaki duvara ise bu festivali en güzel özetleyen o sloganı asmış:

 

“Enginar mühim...”

 

Bir ay önce Alaçatı’da otlar mühimdi.

 

Bir adım ötede zeytin ve zeytinyağı mühim...

 

Üzüm bağı mühim...

 

Çünkü hayat mühim...

 

En mühimi o...

Yazarın Tüm Yazıları