İlk kurşunu atan şehre konsolosluk

BIRAKAYIM artık, bu banallik, bu vasatlık, bu gözü dönmüş yandaşlık ve şakşakçılık içinde yazacak bir şey kalmadı dediğim an, birisi öyle bir laf ediyor ki kendimi tutamıyorum.

Haberin Devamı

* * *


Mesela dün Yılmaz Özdil’in yazısı...
İzmir’e “Başbakanlık ofisi açacağım” diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu’na öyle bir laf etti ki...
Üzerinde çok ciddi düşünmek gerekir.


* * *


Şöyle dedi Özdil:
“İlk temas istiyorsa, ofisi filan boşverip ‘konsolosluk’ açsa daha iyi olur belki...”


* * *


Laf çarpıcı...
Kurtuluş Savaşı’nın ilk kurşununu atmış bir şehir için irkiltici...
Türkiye için de irkiltici...
Ama kabul edelim ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istediği “başkanlık” sistemi için, “Öyle mi... Gel öyleyse tartışalım” dedirtecek kadar tahrik edici ve yaratıcı bir cümle...


* * *


Hadi gelin tartışalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istediği başkanlık sisteminde, T.C., İzmir’e konsolosluk açarsa ne olur..
Bu konsolosluk kimlere hizmet verir...

Haberin Devamı


Önce bölgelere ayırıp sonra ‘cumhurlar başkanı’nı seçeceğiz


BAŞKANLIK mı istiyoruz...
Tamam yapalım...
Ama bir şartla...
Amerikan usulü olacak...
-Önce Türkiye’yi federal bölgelere ayıracağız. Yani her bölgenin kendi “cumhur”u olacak.
-Her bölge kendi yöneticisini seçecek...
-Her federal bölgenin kendi başkenti olacak...
-Yukarıda Türk bayrağı dalgalanacak, onun bir metre altında bölgenin bayrağı...
-Savunması, dışişleri tek olacak. Türkiye Birleşik Devletleri’nin resmi dili Türkçe, milli marşı tek olacak...
-Sonra bütün bu bölgelerin insanları “cumhurlar reisi”ni seçecek..
Daha güzel, insanın ağzını daha dolduran bir isim değil mi...
Sayın Cumhurbaşkanı... Madem Yeni Türkiye’yi kuruyoruz, radikal bir şey yapalım.
Var mısınız...
Ama dikkat... Karar vermeden seçim haritasını önümüze koyup, federal Türkiye haritasını çizeceğiz.

Gelin başkanlı Türkiye’nin federal haritasını çizelim


Sayın Cumhurbaşkanı...
Geliniz “Başkanlı Yeni Federal Türkiye Cumhuriyeti’nin muhtemel siyasi haritasını” birlikte çizelim.
-YÜZDE 50’NİN
ALTINDASINIZ:
İç Ege federal bölgesinde birkaç şehir hariç, yüzde 50’nin üzerinde değilsiniz.
-YÜZDE 50’NİN ALTINDASINIZ: Alın İstanbul kantonunu... Siyasete başladığınız şehir, Türkiye nüfusunun beşte biri... Ekonominin kalbi...
Yüzde 50’nin altındasınız...
Yani en iyi ihtimalle fifty fifty...
-BİRİNCİ DEĞİLSİNİZ: Trakya’nın bir ucundan ötekine, yüzde 50’nin üzerinde değilsiniz, ayrıca seçimde birinci de çıkmadınız.
-BİRİNCİ DEĞİLSİNİZ: Giriniz Çanakkale’den çıkınız İskenderun’dan, Ege, Akdeniz... Sahilin bütün federal bölgelerinde...
Yüzde 50’nin altındasınız, üstelik birinci de değilsiniz...
-KAYBETTİNİZ: Alın Güneydoğu federal bölgesini... Orada birkaç il hariç, bütün bölgeyi kaptırmışsınız...
-ALNINIZIN AKIYLA
KAZANDINIZ:
Öteki federal bölgelere gelince... Karadeniz, Doğu Anadolu, İç Anadolu...
Alnınızın akı, bileğinizin hakkıyla sizin...
Çıktı mı güzel bir “Tek adamlı yeni Türkiye federal haritası” karşınıza...
Şimdi karar veriniz...
Nerelere ofis açacaksınız, nerelere konsolosluk...

Haberin Devamı


İzmir konsolosluğunun İzmir’e ve Türkiye’ye vereceği hizmetler


FEDERAL sistemin şu yararları olur.
-Her bölge ayrı bir “cumhur” haline gelip kendi yöneticisini seçeceği için sistem demokratikleşir.
-Her bölgenin her insanı, kendi hayat tarzını tehdit altında görmez, özgürce yaşar.
-Her bölgenin başkanı, kendi bölgesini kalkındırmak için yarışır, böylece “bütün cumhurların reisini” seçerken daha iyi performans kriterleri ortaya çıkar.
-Kürt sorununun çözümü için mükemmel bir altyapı oluşur.
-Beştepe Sarayı bugünkü tartışmalardan kurtulur, gerçek anlamda bir ‘cumhurlar yerleşkesi’ haline dönüşür. Var mısınız...
T.C. vatandaşlık numaramın bana verdiği yetkiyle kendi adıma söylüyorum: Ben varım...

Yazarın Tüm Yazıları