Arkadaş dur bir dakika

BAYRAM geçti değil mi...

Haberin Devamı

Bayramlaşma da bittiğine göre, bayram sırasında hâlâ düvel-i muazzama ile kavga etmeye devam edenlere, bu ülkenin bir vatandaşı olarak, artık biz de birkaç kelam edebiliriz.
Yani ta şuramıza kadar gelip de bayram duygusu ile lahavle çekip içimizde bıraktığımız duyguları...

* * *

Direkt Başbakan’a sesleneceğim..
CNN’e verdiği mülakatta söylediği sözleri ta uzaklarda dehşetle okudum...
Amerika Birleşik Devletleri’ne diyor ki:
“Siz Esad’ı devirmeye karar verirseniz, biz de askerimizi Suriye ve Irak’a sokarız...”
O öyle diyor ben de şöyle diyorum.
Bak arkadaş... Dur orada... Biraz dur ve düşün. Bir değil, iki değil, üç-beş değil on, yüz, bin düşün.
Sonra da, bu ülkenin insanlarını tebaa değil de vatandaş olarak görüyorsan, bize şunun cevabını ver.

* * *

Haberin Devamı

Yani bu millet, bu analar-babalar çocuklarını, kardeşlerini oraya sırf senin o dibe vurmuş Suriye politikan haklı çıksın diye mi gönderecek...
Şam Camisi’nde bir türlü namaz kılamadığın için ayranı bir türlü kabaramamış Osmanlı damarın tatmin olsun diye mi gideceğiz oralara...
Yani senin Enver Paşa hayallerin gerçekleşsin, başka bir ülkenin başındaki adamı devirme kibrin, süklüm püklüm olmuş ‘Bu mahalle benden sorulur’ raconuna iadeiitibar edilsin diye mi...
Bundan mı yani...
Yani hiç ayrım yapmadan eline silah verdiğin o kara adamlar, o kafa kesen adamlar Türkiye için tehlike değil...
Ama bir tek Esad’ın devrilmesi önemli öyle mi...

* * *

Suriye olayları başladığı günlerde, ilk defa ben açıkça yazdım.
Dedim ki: “Bu politika sınırımızı Peşaver’e çevirir...”
Dedim ki: “Bu politika Afganistan’ı sınırımıza getirir...”
Bugün de diyorum ki:
Dünyanın aklı, mantığı ağır bastı, ama sizin gençlik hayalleriniz, Enver Paşa idealleriniz, Müslüman Birader emelleriniz bir türlü yatışmadı.
Bak arkadaş...
Evet burası Türkiye.
Evet büyük ülke.
Evet düvel-i muazzamaya karşı Kurtuluş Savaşı vermiş...
Ve bunu kazanmış ülke.
Gerektiğinde yine savaşır.
Kadınları, erkekleri yine bu vatan için canını verir.
Ama çık millete mertçe söyle..
Ya, “Benim asıl amacım IŞİD değil Esad’ı devirmek” de..
Ya da “Türkiye’yi savaşa sokmamak için Esad’ı bahane ediyorum” de...

* * *

Haberin Devamı

Evet IŞİD bu ülkenin geleceği için büyük ve kapkara bir tehdittir.
Vatanımız için, çocuklarımızın güvenliği için savaşırız.
Ülkemizin menfaati için tek yumruk haline geliriz.
Yüreğimiz tek çarpar...
Ama, milletçe büyük bir “Ama”mız var...
Senin Esad’ı yıkma hayallerin için değil.
Senin Şam’da namaz kılma ihtirasın için hiç değil.
Ülkemiz için savaşırız...


Kürt arkadaş bir oraya bak bir de buraya


MAKUL Kürt kardeşim...
Anadilini özgürce konuşmak, göğsünü gere gere “Ben Kürt’üm” diyerek yaşamak isteyen...
Bu ülkenin sevincinde ve kederinde beraber olmayı yüreğinden isteyen...
En az Kürtlüğü kadar, Türkiye’yi de göğsünü gere gere yaşayan kardeşim...
Meselem seninle değil. Katiyen değil.
Şimdi sen kenara çekil, öteki adama sesleneceğim.
Dün Türkiye’yi baştan sona ateşe vermek isteyen o adama...

* * *

Haberin Devamı

Bak arkadaş...
İşine geldİği zaman “Kahrolsun TC devleti” diye bağıracaksın.
İşine gelmediği zaman “Türkiye devletinin ordusu göreve” diye sokağa çıkacaksın, yakıp yıkacaksın.
İşine geldiği zaman “Kurtuluş Savaşı’na biz de katıldık” diye o gururdan pay isteyeceksin.
İşine gelmediği zaman o savaşın muzaffer komutanına dil uzatacak, ilkelerini göğsümüzde taşıdığımız insanın heykellerini yakacak, kafasını koparacak, ayaklar altına almaya kalkacaksın...

* * *

Yok öyle şey...
Yok, olamaz ve olmayacak...
Medeni bir ülkeye yakışan şekilde sessizce durduk. Çözümü bütün kalbimizle destekledik.
İçimize sinmeyen şeyleri bile sindirdik.
Ama bir dakika... Senin değerlerin varsa, bil ki, bizim de değerlerimiz var.
Sen kendi değerlerinin ayaklar altına alınmasın istemiyorsan, benimkini de yakıp yıkmayacaksın.
Ortadoğu’nun karanlık faturasını, kendi ülkene kesmeyeceksin.
Samimiysen, bu ülkede birlikte yaşamak istiyorsan, sevinci ve kederi paylaşmaksa arzun eğer,
sen de sahip çıkacaksın.
O yaktığın yıktığın, darmadağın etmeye kalktığın şeylerin hepimizin malı olduğunu, ayaklar altına almaya çalıştığın değerlerin bizler için kutsal birer emanet olduğunu sen de bileceksin.
Şunu da çok iyi bileceksin. Kobani’de gönlümüz, yüreğimiz, vicdanımız seninle.
Ama burada senin yanında değil.
Kenarda da değil...
Tam karşında...

* * *

Haberin Devamı

Biz bu Cumhuriyet’i fedakârlıklarla, acılarla kurduk.
O yüzden kıymetini çok iyi biliyoruz.
Bir bak sınırın öteki tarafına.
İyi bak...
Gör oradaki kapkara adamı. Gözünü kırpmadan kardeşinin, kardeşimin kafasını kesen o karanlık kafayı gör.
Sonra bir de bu tarafa bak.
Yüzyıllardır yaşadığın ülkene..
Cumhuriyetine..
Ve o Cumhuriyet’i kuran kahraman ve aziz insana..
İyi bak...
Eğer aklın, yüreğin, vicdanın varsa...
Kendin kırarsın o aziz insana uzanan eli...


NOT: Arkadaşım Teoman Hünal uyardı. Bayram yazı dizilerinde geçen “Holly See”, “Kutsal Deniz” değil, “Kutsal Koltuk” anlamına geliyormuş. O telaşla deniz kelimesinin bile nasıl yazıldığını unutmuşum. İstediğiniz kadar okuyun, çalışın. İçinizde bazen böyle cehalet adacıkları kalıyor. Sizden özür diliyorum, Teoman’a ve uyaran öteki okurlarıma da teşekkür ediyorum. Bu defalık “cehalet jokerimi” kullandım varsayın.

Yazarın Tüm Yazıları