Türkiye G-20’ye ‘Yapısal tedbir aklı’ verebilir mi?

Türkiye’nin G-20 dönem başkanlığı sırası geldi ve belli ki bu 1 yıllık sürede sürekli “yapısal tedbir” sözünü duyacağız.

Haberin Devamı

Başbakan Davutoğlu’nun bu yöndeki açıklamasından sonra Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, “Biz kendi dönem başkanlığımızda hem 20 ülke, hem dünya, hem kendimiz için ‘yapısal reform, yapısal reform, yapısal reform” demeye devam edeceğiz” demiş.
Babacan’ın “kendimiz” için yapısal tedbir talebini çok iyi anlıyorum. Çünkü kendisi tıkanan noktaları gördü ve zaman içinde zaten sık sık yapısal tedbirleri gündeme getirdi. O nedenle G-20 dönem başkanlığını fırsat bilerek Türkiye ekonomisi için yapısal reform talebini tekrarlaması gayet anlaşılır.
Ancak G-20 ve dünya için yapısal tedbir talebinde bulunmak farklı bir şey...
Açıkçası; Türkiye’nin dünyaya, gelişmekte olan 20 ülkeye “yapısal tedbir aklı” verebilecek durumda olduğunu sanmıyorum. Bence Türkiye G-20 dönem başkanlığı için kendisine daha erişilebilir, inandırıcı olabileceği hedefler koysa, bununla dünyanın önüne çıksa, saygınlığı açısından daha uygun olurdu.
Her şeyden önce yapısal tedbir kavramının içini herkesin farklı doldurduğunu bilmek gerekiyor. ABD için yapısal tedbir farklı, AB için farklı, gelişmekte olan ülkelerin her biri için farklı, gelişmemiş ülkeler için ise çok daha farklı olarak algılanıyor. Ortak tanım için; daha çok popülist kaygılarla kemikleşip, ekonomik denge ve ilerlemeyi tehdit eder boyutlara varmış tıkanma noktalarını aşmak ve ileriye dönük yeni bir sistem kurmak için atılan sistemli adımlar diyebiliriz. Bu çağda yapısal tedbir kavramının içine ister istemez, “küreselleşmeye uyum için gereken çağdaş adımlar ve kurumsallaşma”nın katıldığını da söyleyebiliriz.
Tüm ülkeler için yapısal tedbirin anlamı, önceliği farklı iken böyle bir gündemle ortaya çıkmak, pek akıllıca değil. Bence bu söyleme karşılık dönem başkanlığı sırasında sadece “gelişmemiş fakir ülkelere yardım” diye, gelişmiş ülkelere çağrı yapılmakla yetinmek zorunda kalınacak.
Bence işaleminin organizasyonu olan B-20’nin dönem başkanlığını üstlenen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun bu süre için açıkladığı “KOBİ’lerin geliştirilmesi” amacı; çok daha ayakları yere basan, somut, uygulanabilir ve sonuç alınabilecek gerçekliğe sahip bir amaç.

Haberin Devamı


‘YAPISAL TEDBİR ALDIN MI?’ DİYE SORARLAR…

Haberin Devamı


Türkiye yapısal tedbir dese de, ekonomisinde tıkanan bir çok nokta olmasına rağmen, 12 yıldır önemli bir yapısal tedbir almadığını tüm dünya biliyor. Bırakın 2000-2001 yılında alınan ekonomideki yapısal tedbirlerin nemasıyla yetinmeyi, bu ekonomik tedbirlerin zaman içinde gerektirdiği hukuk ve yargı reformu gibi üst yapı reformlarını yapmayarak, hatta mevcudu bozarak bu ekonomik reformları da işlemez hale getirdiğini de tüm dünya izledi.
Babacan’ın samimi olarak, yıllardır yapısal reform istediğini ama zamanın Başbakanı Tayyip Erdoğan tarafından bunların reddedildiğini, bizim gibi tüm dünya da gördü. Bu nedenle en kırılgan ekonomiler arasına girdik. Yine tüm dünya biliyor ki; ne kadar lafı edilse de, bu tedbirlerin alınması, hala Erdoğan belirleyici olduğu için, bundan sonra da zor.
Son açıklanan yapısal tedbirler de, sonradan içi dolmazsa, bu tanımı haketmiyor. Ancak gereken yapısal tedbidler yapılırsa bu elbette büyük bir eksikliği giderir.
Söylenen yüksek teknolojiye sahip, katma değeri yüksek mal üretmeyi sağlayacak yapısal tedbirlerin uygulanmasının önündeki bence en büyük engel; buna uygun “demokrasi ve bilimsel bakış” gibi temel anlayışların olmayışı...

Yazarın Tüm Yazıları