Torba dolusu popülizm ve af düzenlemeleri

60 madde ile TBMM’ye gelen ‘torba yasa’ olarak adlandırılan düzenleme, tahmin ettiğimiz gibi, Komisyondan 150 madde olarak geçti.

Haberin Devamı

Bu hafta TBMM Genel Kuruluna gelecek olan yasaya, burada da maddeler eklenmesi halinde kapsamı daha da genişleyecek. Birbirinden farklı konularda düzenlemelerin bir araya getirilmesi nedeniyle, belki de çorba denilemediği için, torba adı verilen düzenleme, bence yasa yapma biçiminden içindeki maddelere kadar, hiç gelmese çok daha iyi olacaktı. Soma faciasına denk gelince, belki de vahşi kapitalizm koşullarındaki çalışma koşulları iyileştirilir diye umut edildi ama tam tersi oldu. Madenciler için göstermelik ücret maddeleri kondu, facianın nedenlerinden taşeronluk sistemi bile tam olarak önlenmediği gibi, maden ocaklarında “yaşam odaları artı” maddesi bile, AKP’lilerin oylarıyla reddedildi.
Geriye ne kaldı derseniz; tümüyle popülist, yasa ve kurallara uymayan vatandaşlar, işadamları ve devlete af getiren maddeler yeraldı. Başından beri belli ki Hükümetin amaçladığı buydu. Bu arada Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle popülizm had safhaya ulaştığı için, çeşitli kesimlerin desteğini almak için pürüzlü konular gündeme girdi, yeni aflar, imtiyazlar getirildi.
Özet olarak, devletin, kendisi dahil, koyduğu kurallara uymayanlara kıyak çektiği bir torba düzenleme oldu. Bir başka deyişle devletin koyduğu kurallara uyan dürüst vatandaşlar ve işadamları cezalandırılmış oldu.
Düşünün; Maliye Bakanı bile “bu kadar da olmaz” deyip, “kasa affı” denilen af maddesine karşı çıktı ama buna rağmen torbanın içine kondu. Bu madde Reza Zarrab maddesi olarak da kayıtlara geçti, yani parasının hesabını veremeyen birilerine af getirilmiş oldu. Ondan sonra da Maliye çıkıp, normal faaliyetlerle kazanılmış paraların hesabını soracak, sizce olabilir mi?
Hükümet kendine de kıyak çekti ve yasalara aykırı olduğu için durdurulma kararı çıkan 5 büyük özelleştirme projesine af getirildi. O zaman “acaba yasadışı verilip af gelen bu özelleştirmelerin altında ne vardı?” diye düşünülmez mi?
Yine Hükümet kendi belediyelerinin projeleri arasında yer alan teleferik projeleri için kendine af getirdi. Yani mağdur edeceği vatandaşın hakkını yedi. Evinin üstünden teleferik geçen vatandaş belediyeye hesap soramayacak.

Haberin Devamı

VAHŞİ KAPİTALİZM MADDELERİ

Haberin Devamı

Şahsen bu maddelerin tümüne baktığımda, aynı zamanda kurallı piyasa ekonomisinden geriye dönüş maddeleri olduğunu da görüyorum. Her şeyden önce getirilen aflarla yasalara uyan vatandaşlar, vergisini, SGK primini normal ödeyen, parasının hesabını verebilen işadamları cezalandırılıyor. Kurallara uymayanlara ödül anlamı geliyor ki; bunun adı vahşi kapitalizmdir. Meralara bina yapılmasının önünü açan, vatandaşın teleferik hattı gibi mülkiyet hakkına giren haklarını gasp maddeleri de yine kuralsızlığı özendiren vahşi kapitalizm maddeleri. Kasa affı ise tümüyle kayıt dışılığı özendiren, hesabı verilemeyecek paraları teşvik eden, kara parayla mücadeleye tümüyle ters bir madde…
Bu arada TÜRGEV ile gündeme gelen vakıflara belediyelerin yapacağı tahsisler de bu torba içine girdi. Belediyeler arsa yanında istedikleri taşınmazlarını sağlık, eğitim, sosyal hizmet ve turizm amaçlı tahsis edebilecekler. Haksız rantın vakıflar yoluyla dağıtılmasının önü iyice açılıyor ve tümüyle kayıt dışılığı, kayırma ve yolsuzluğu özendiren düzenlemelerin arttığı çok açık.
Görüldüğü gibi yıllardır savaşı verilen; Batı ile entegre olacak kurallı piyasa ekonomisinin inşası, bu kafayla mümkün değil. Tersine her gün yeni geri adımlarla, Batıdan ekonomik anlamda da uzaklaşmaya devam ediyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları