Savaş fotoğrafçısı savaşta can verdi

ROBERT CAPA’nın fotoğrafları İzmir Folkart Galery’de (1) sergileniyor. Serginin adı: ‘Kanın Beyaz Sesi’.

Haberin Devamı

Hangi nedenle olursa olsun, savaş dünyanın gündeminden düşmüyor, sâri bir hastalık gibi bir yerde bitiyor, başka bir yerde başlıyor.

#tarih dergisinde bir yazı okudum: ‘Savaş Muhabirliği: Namluları Objektif-Tetikleri Deklanşör’ (2).

Robert Capa’nın sergi kataloğunun başındaki dileğine kim katılmaz:

“Hayatımın sonuna kadar bir savaş fotoğrafçısı olarak işsiz kalmak istiyorum.”

Savaş fotoğraflarına bakarken, belleğimde birçok ressamın resimleri, birçok yazarın romanı, öyküsü, şiiri canlandı.

Bu fotoğrafları gören bir siyasetçinin, savaş lafını duyduğunda söyleyeni yanından kovması gerekir. Savaş üzerine birçok kitap okumuşsunuzdur ama görselliğin vuruculuğuyla hiçbiri yarışamaz.

Albümde, Coşar Kulaksız’ın Endre Ernö Friedmen, Bandi, Andre (Robert Capa’nın) Kısa Hayatı yazısını okursanız, fotoğrafçının yaşamını, mesleki aşamalarını ayrıntısıyla öğrenebilirsiniz.

Capa, 1913 yılında Budapeşte’de (Macaristan) doğdu. Sonunu Kulaksız şöyle ifade ediyor:

“25 Mayıs 1954 yılında, yıllar sonra sıcak savaş fotoğrafçılığına dönüş yaptığı Vietnam görevinde Thai Binh’te Vietnamlıların döşemiş olduğu bir mayına basarak hayata veda eder.”

Gene katalogdaki yazısında Richard Whelan; “1938’de İspanya içsavaşı fotoğrafları yayınlandığında onu, ‘Dünyanın En Büyük Sanat Fotoğrafçısı’ sözüyle övdüler” diyor.

Yıl yıl çektikleri fotoğrafların yanındaki notlar, sergiyi gezeni bilgilendirmesi açısından işlevsel bir çalışma. İyi şair Kemal Özer’i rahmetle anarak ünlü bir Bulgar şairi Nikola Vaptsarov’un Tarih şiirinden son dörtlüğü okuyun. İyi şair Alova’nın Türkçesinden:

“Kadrimizi bilecek misin bari
Besledik seni bunca olayla
Giderdik kanmayan susuzluğunu
Binlerce insanın kanıyla.”

Fotoğrafları gördüğünüzde, savaşı lanetlersiniz.

#tarih’teki dosyanın adı: Kırım Harbi’nden Günümüze Ateş Altındaki Gazetecilik-Birileri tetiğe bastı onlar deklanşöre... Yazı M. Tanju Akad imzasını taşıyor.

Ölen foto muhabirlerinin sayısına baktığınızda, mesleğin bıçak sırtında yaşamak olduğunu anlarsınız:

“Kore Savaşı’nda ölen gazetecilerin sayısı 17. Vietnam 63 muhabir kaybıyla tek başına 2. Dünya Savaşı’na yaklaşmış. 2003 yılında Irak’ın işgali sırasında sadece ilk iki haftada 16 gazeteci ölmüş.

2. Dünya Savaşı’nda ölenlerin sayısı ise 69.

Robert Capa için de “Her zaman ateşe en yakın muhabir” tanımı yapılıyor.

ROBERT CAPA sergisini görün, savaşın korkunçluğunu bir kez daha belleğinize mıhlayın.

Haberin Devamı

(1) Folk Art Gallery, Folkart Towers, B Kule, Manas Bulvarı, Bayraklı/İzmir
(2) #tarih dergi, Şubat 2016, Sayı:21

Yazarın Tüm Yazıları