Mehmet Âkif Ersoy’un övdüğü müzisyen

MÜZİĞİN genetik bir özelliği olduğunu söyleyebilirim.

Haberin Devamı

 

Bugün bunu bir kere daha ispatlayan yeni bir örneğinden söz edeceğim: Işılay ailesinden.

 

Bir gün Cengiz Işılay adlı okurumdan bir e-posta aldım. Türk müziğinin ünlü kemanilerinden ve bestecilerinden Sadi Işılay’ın oğlu. Daha sonra kendisiyle yaptığımız sohbet üzerine randevulaştık ve gazeteye geldi. Sohbetimiz esnasında Işılay ailesi hakkında bilgi verdi.

 

Sadi Işılay’ı radyodan çok dinledim, konserlerine de gittim. Sadi Işılay (keman) - Yorgo Bacanos (ut) - Mesut Cemil (çello) çaldıkları saz eserlerini çok beğenirdim. Eski Türk filmlerini seyretmiş olanlar, Beklenen Şarkı’yı çalan saz heyetinin başında Sadi Işılay’ı hatırlayacaklardır. Sadi Işılay (1899-1969) hem icracı hem besteci olarak Türk müziğinin önemli sanatçılarından biriydi.

 

Haberin Devamı

Bestelerinden bazılarını yazarsam, birçoğunuz mırıldanmaya başlayacaktır:

 

‘Ruhumda ölen nağmede sevda sesi var mı?’, ‘Bir kır çiçeğinden daha tazesin’, ‘Manada güzel, ruhta güzel, tende güzelsin’, ‘Bende hicran yarasından da derin bir yara var’, ‘Yolları gurbete bağlayan dağlar’, ‘Sultaniyegâh sirto’, ‘Muhayyerkürdi saz semaisi’. Özellikle Muhayyerkürdi Saz Semaisi çok beğendiğim bir eserdir.

 

Cengiz Işılay’ın anlattıklarından bir kısmını aktarmalıyım:

 

Üsküdar Rufai Tekkesi’nde yapılan musiki ağırlıklı bir toplantıda, Sadi Işılay bir keman taksimi yapar. O sırada orada bulunan şair Mehmet Âkif Ersoy, bu taksimden çok etkilenir ve sigara paketinin üzerine Işılay’a ithaf ettiği bir şiir yazar ve taksim sona erdikten sonra kendisine verir.

 

O satırlar bugün Sadi Işılay’ın mezar taşında yazılı. Söz konusu mısraları daha sonra 1995’te bestekâr Rüştü Eriç suzinak makamında bestelemiştir.

 

Haberin Devamı

Mehmet Âkif Ersoy’un şiiri şöyle:

 

Bütün eşya hüdayı zikreden bir sırr-ı hikmettir.

 

Kemânın bîgüman, Alla-ü ekber’den ibarettir.

 

Hulûsumla seni tes’id edersem çok mudur Sadi?

 

Tecelli eyleyen kudret elinde başka hâlettir.

 

* *  *

 

CENGİZ IŞILAY’ın 440 binin üzerinde parçadan oluşan bir koleksiyonu var ve yaklaşık 44 bin albüm ediyor. Bir dönem İKSV Caz Festivali’ne danışmanlık görevi de yapan Işılay’ın 1989’da TRT’de (Radyo 3) başladığı ‘Mavi Nota’ başlıklı caz programı kesintisiz devam ediyor. Ayrıca 2005 yılından beri de Açık Radyo’da da program yapıyor.

 

Ailenin bir diğer müzisyen üyesi Emir Işılay (1978), Cengiz Işılay’ın oğlu.

 

Amerika/Boston’da bulunan Berklee Müzik Okulu’ndan 2002’de “Caz Kompozisyon” ve “Film Müzikleri” bölümlerinden birincilikle mezun oldu.
Los Angeles/Hollywood’da “Film Müzikleri Besteciliği” alanında çalışıyor ve birçok film müziğinde onun imzası var...

 

* * * 

 

Haberin Devamı

BİR ailede iki icracı, besteci ve bir programcı.


Müziğin ailede sürmesine iyi bir örnek olsa gerek.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları