Net: CHP daha çok ekonomi konuşacak

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla yaptığımız sohbetten arta kalan notlarını ve izlenimlere devam edelim. Kılıçdaroğlu’nun katıldığım bir yorumu oldu.
Dedi ki...
“Daha fazla refah ve daha fazla demokrasi talebi birlikte olmalı... Güçlü bir demokrasi ekonomi desteklemeden, güçlü bir ekonomi özgürlükler genişlemeden düşünülemez...”
CHP’nin önceki seçimlerde demokrasi, laiklik vurgusunu çok yaptığı, ekonomik mesajları ikinci plana attığı eleştiri konusuydu.
Öyle anlaşılıyor ki; bu sefer ekonomi teması önde olacak.
Daha doğrusu demokrasi vurgusu ne kadar yapılıyorsa, ekonomi de o kadar işlenmiş olacak.
Birçok çevre CHP’nin ekonomi yönetimine kimi getireceği, hangi politikaları öne çıkaracağı, büyüme ve yapısal değişikliklere nasıl baktığını merak ediyordu.
Dünkü haber bu konuda da bir planın işlediğini gösteriyor.
2001’de Türkiye’yi krizden çıkaran Kemal Derviş milletvekili olarak değil belki, ama olabilecek bir hükümette ekonomi bakanlığını kabul ettiğini açıkladı.
Bu önemli...
Çünkü hem içeride ekonomiye yön verenler, hem de uluslararası finans çevreleri ekonominin kaptanlığını yapacak ismi çok önemsiyor.
Kabul edelim ki; Derviş reçetesi Türkiye’nin ekonomik istikrarında ve büyümesinde önemli bir etkendi.
Şu net.
CHP bu sefer ekonomi konuşacak, istikrar güvencesi verecek, emekliye, işsizlere dönük projelerini anlatacak.
Bunun toplumsal karşılığı var mı?
Elbette cevabını halk sandıkta verecek.
Emekliye dini bayramlarda iki maaş ikramiye sözünün bile şimdiden bir karşılığı olduğunu söyleyebilirim.

Davutoğlu da aday olur mu?
Bu seçimde gözler yine İzmir’de olacak.
Baksanıza CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu İzmir’den aday; üstelik ön seçime giriyor.
Ön seçim için parlak isimler var. Pazar günkü listeyi herkes gibi ben de merak ediyorum.
AK Parti Kılıçdaroğlu’na karşı güçlü iki bakanıyla yarışa dahil olmak istiyor.
Duyuyorum; Türkiye’nin iyi tanıdığı isimlerle İzmir için temastalar.
HDP sürpriz yapabilir.
Önce Süreyya Önder ismi öne çıktı; şimdi “Selahattin Demirtaş da olabilir” deniliyor.
MHP’de birinci sıralar belli de, ikinci sıralar için büyük bir mücadelenin olduğunu biliyorum.
Bu kadar hareketten sonra ister misiniz Başbakan Davutoğlu da İzmir’den aday olsun.

Sürpriz beklenmiyor ama
Kılıçdaroğlu her ne kadar “Ön seçimde benden fazla oy alan bir aday adayı çıkarsa gözlerinden öperim” dese de, böyle bir sonucun elbette siyasi sonuçları olur. Gerçi bir sürpriz beklenmiyor. Aksine İzmir teşkilatı, hatta aday adayları bile Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den aday adayı olmasına çok sıcak bakıyor. Ama yine de siyaset siyasettir. Söylenenler kadar sonuç da önemlidir.

Siyaset satrancını oynamak
Bütün bu süreç; Kılıçdaroğlu’nun İzmir ikinci bölgeden aday adaylığı, son Fuar İzmir açılışı sırasında İzmir Valisi’ne yapılan protesto sırasındaki tavrı ve birçok detay Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu çok daha ön plana çıkardı. Siyaset satranç gibidir. Doğruyu söylemek gerekirse; Kocaoğlu da siyaset satrancını iyi oynadığını herkese göstermiş oldu.