Eğer gazeteciler yürüyorsa

OKUR, eğitimini alırsın ama bizde, bizim meslekte usta çırak ilişkisi de en az üniversite kadar önemlidir. Birçokları gibi ben de şanslıydım. İyi gazetecilerin yanında yetiştim.
Hayatımız onları izleyerek, yaptıklarını daha iyi yapmaya çalışarak ve gazeteciliğe bir şeyler katarak geçti.
Staj yaparak başladık, yöneticilik yaparak da devam ediyoruz.
Gazeteciliğin özü haberdir.
O yüzden ister haber müdürü ol, ister yazı işleri müdürü, ister genel yayın müdürü, haberciliğinden vazgeçemezsin.
Muhabirlik mesleğimizin en üst mertebesidir aslında...
***
Üstatlarımız, ustalarımız, ağabeylerimiz, ablalarımız şöyle derdi:
“Kalemini kır, ama sakın satma...”
Aslında bu sözü söyleyen Sedat Simavi’ydi.
Simavi, mesleğe yeni başlamış genç gazetecilere bu tavsiyeyi etmişti.
Ve bu genel bir kabul görmüştü.
Haber bizim namusumuzdur.
Haber bizim kutsalımızdır.
Haber bizim olmazsa olmazımızdır.
Ve habercilikte objektif kalmak gerçekten zordur.
Bizim mesleğimizi güçleştiren de budur.
***
Örneğin bizler haber yapmayı severiz, ama habere konu olmayı sevmeyiz.
Daha doğrusu haberlerimizle, yazılarımızla konuşulmasını tercih ederiz, yaptıklarımızla değil...
O yüzden gazetecileri haber varsa görürsünüz, haber yoksa gazeteci de yoktur.
Dün gazeteciler sokaktaydı...
İstanbul’da Taksim’de, İzmir’de de Konak’ta bir araya geldi.
Gazeteciler yürüyorsa, yolunda gitmeyen bazı şeyleri söylüyorsa ve bunu demokratik hakları için yapıyorsa bir yerlerde sorun var demektir.
Aslında sorunun özü demokrasinin zayıflığıdır.
Her fırsatta yazıyorum.
Problemleri aşmanın doğru yolu demokrasiden geçer.
Demokrasi de tahammül ister, hoşgörü ister, özveri ister.
Zordur, sıkıntılıdır, ama daha başka ve daha iyi bir yol yoktur.
***
Söylüyorum.
Objektif olmak, objektif kalmak gerekir.
Bizim mesleğimizde bu çok önemli bir kuraldır.
Elbette hepimizin bir dünya görüşü var, elbette herkes gibi gazeteciler de gidip sandıkta bir partiye oy atar.
Ama hepsi oraya kadardır.
Gazeteci habere gittiğinde, yazısını yazmaya oturduğunda tarafsızdır.
Taraf olduğu şey demokrasiden başka bir şey değildir.
Medya aynadır, toplumun aynası...
Aynanın karşısına geçtiğinizdeki kadar net ve gerçekçi bir medya olmak zorundadır.
Bize böyle öğretildi ve biz gazeteciliği öyle yapıyoruz.
Ve böyle yapmaya devam edeceğiz.